Gümüşhane’de ‘doğu Karadeniz’ Markası İçin Destek İstediler, ‘kültür Ve Ekoturizme’ Vurgu Yaptılar

Gümüşhane Valisi Oktay Memiş, Turizm İşletmecileri ve Seyahat Acentaları Derneği (TİSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çavga ve beraberindeki Yönetim Kurulu üyelerini makamında kabul etti.Ziyarette, TİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çavga, TİSAD Denetleme Kurulu Başkanı Selim Yavuzyılmaz, Başkan Yardımcıları Mehmet Aktürk, Yönetim kurulu üyesi Alahattin Şahin, Danışma kurulu üyesi Yrd. Doc. Dr Coşkun Eruz ile birlikte Gümüşhane Kültür ve Turizm İl Müdürü Hüseyin Ateş de hazır bulundu.Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Vali Memiş, “Gümüşhanemiz tarih boyunca sahip olduğu özel konum nedeniyle bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış, Karadeniz ile doğu Anadolu geçiş güzergahında olan kültürel anlamda zengin bir şehirdir. Gümüşhane, hem Karadeniz’in hem de Doğu Anadolu’nun zengin tarihi ve gelenekleriyle beslenerek kendine has bir doku ortaya çıkarmıştır. Bu denli zengin kültüre ev sahipliği yapan şehrimizin ziyaretçi sayısını artırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Limni gölü ve Süleymaniye’deki yatırımlarımızın yanı sıra Torul ilçemizde yapımı tamamlanan cam teras şehrimizin ziyaretçi sayısını olumlu anlamda etkilemiştir. Ortadoğu’dan gelen ziyaretçilerimiz Limni Gölü Tabiat Parkı’na ve Tomara Şelalesi’ne yoğun ilgi gösteriyorlar” dedi.“Bölge turizminin geleceği bir kişinin dudakları arasında”TİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Çavga ”Gümüşhane Doğu Karadeniz Bölgesinin Dağlar Arasında gizlenmiş, zengin madenlerin , antik yolların, milletlerin, dinlerin, ve de kültürlerin geçiş ve kaynaşma potasıdır. Gümüşhane 3000 yıldır, demir madenlerini ilk kez işleyen Haldianlar’dan (Haldlar), Drillere, İskitlere, Kafkas halklarına, Rum Hıristiyanlar ve Biz Müslüman Türklere ev sahipliği yapan, sürdürülebilir Doğa ve kültür turizmi için değerlendirilmeyi bekleyen bir ilimizdir. Bölgemizin “doğu karadeniz” markası altında tek elden pazarlanması durumunda Gümüşhane tarihi ve kültürel zenginlikleri ile markanın en önemli bileşenlerinden biri olacaktır. Gümüşhane sahip olduğu değerler bakımından dünyanın birçok ülkesinden profesyonel turist ağırlayacak bir şehirdir. Bilindiği üzere bölgemiz Pazar olarak Ortadoğu coğrafyasına kilitlenmiş durumda. Bölgemize gelen yabancı turistlerin yüzde 90’a yakın kısmını Suudi turistlerin oluşturduğunu düşünürsek bölge turizminin ve turizmcilerinin kaderinin Suudi kralın iki dudağının arasına sıkıştığını söyleyebiliriz. Bu durum bölgemiz için büyük bir tehdittir. Bu tehdidin riskini azaltabilmemiz için bölgemizin tüm değerlerini ön plana çıkarıp kurumsal pazarlamasını sağlamamız gerekmektedir. Bizler bu ziyaret ile bölgemizin ‘Doğu Karadeniz’ markası altında tek elden koordine edilmesi ve pazarlanması konusundaki desteklerinizi ve fikirlerinizi almayı hedefledik” diye konuştu.“İpekyolu markamız tek Pazar bağlılığımızın can simidi”TİSAD Başkan Yardımcısı Mehmet Aktürk ise “Gumüşhane bir kültür madeni. Cehennem Vadisi içinde bulunan, İmera köyü ve Krom Antik Kenti, Sümela Manastırı ve yaylalar üzerinden Santa Harabeleri’ne ulaşabilecek mükemmel bir güzergâha sahip. Öyle bir destinasyon düşününki kültür, tarih, doğa, endemik, fotoğrafçılık gibi birçok turizm ürününü içinde bulundursun. Rotasını çizdiğimiz destinasyon bu özelliklerin hepsine sahip. İpekyolu markamızı ön plana çıkardığımızda Uzakdoğulu misafirler için bölgemiz vazgeçilmez nitelikte olacaktır. Onun için bir an önce bu avantajları fırsata çevirmemiz gerek. En kısa sürede ortak bir çalışma ile Santa, Cehennem Vadisi (İmera ve Krom Antik Kenti) bölgenin kazanımına sunulmalı ve İpekyolu detayının işlenmesi gerekli” diye konuştu.“İnsanlığın ortak mirasına sahip çıkalım”TİSAD Danışma Kurulu üyesi Yrd Doç. Dr. Coşkun Eruz, “İnsanlığın geçmiş ve bugününe ait olan, somut ve soyut her türlü eseri, yaşamın her aşamasını kapsayan kültüre yönelik olarak gerçekleştirilen ve ilgilenilen toplumu ve mekânı tanıma, öğrenme ve yaşama amaçlı kültür turizmi, son yıllarda artan bir ilgi görmektedir. Dünya Turizm Örgütü, yapılan turizm seyahatlerinin yüzde 37’sini kültür turizminin oluşturduğunu ve bu talebin her yıl yüzde 15 oranında artacağını tahmin etmektedir. 2005’te UNESCO tarafından kültür yolları, dünya mirası kategorilerinden birisi olarak kabul edilmiştir. Dünya mirası listesi ve dünya mirası aday listesinde insanlığın ortak mirası olan kültür yolları önemli bir yere sahiptir. Antik çağdan günümüze doğu ile batıyı kaynaştıran, günümüzde, turistler tarafından en çok merak edilen yollar İpek Yolu, Anabasis Yolu, Marko Polo Yolu dünya kültür miraslarıdır. Antik çağdan günümüze Karadeniz kıyılarından, Avrupa, Anadolu ile Orta Asya arasında birçok yol inşa edilmiş ve kullanılmıştır. Uluslararası, ulusal ve bölgesel olarak bilinen ve turistik olarak merak ve ilgi uyandıran tarihi güzergâhlar (Kültür Yolları), geçtikleri alanlarda doğal, kültürel ve tarihi değerleri ile birlikte planlanarak tanıtılması durumunda, bölgemiz kültür turizmi ve ekoturizmi için önemli potansiyele sahiptir” ifadelerini kullandı.Eruz ziyaret sonunda Vali Memiş’e Murat Dursun Tosun’nun arşiv belgelerinde Gümüşhane kitabını hediye etti. Eruz “Bu kitap Gümüşhane’nin fethinden 1925 yılına kadar olan Osmanlı dönemine ait Gümüşhane ile ilgili hemen her konuda 500 orijinal Osmanlı belgesi sunan ve günümüz Türkçesi ile açıklaması yapılmış, essiz bir eserdir. Bu eseri baskısı yaptırılarak Gümüşhanelilere ulaştırılabilmesi için sizlere hediye ediyoruz” dedi.Vali Memiş kitap için teşekkürlerini ileterek kitabın basımı ile ilgili gerekli işlemlerin başlatılması talimatını verdi.