İZMİR (AA) - İzmir'deki depremde çöken binalardan Yılmaz Erbek Apartmanı B Blok için yürütülen soruşturmada, haklarında "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açılan 2 tutuklu sanıktan biri tahliye edildi.
İzmir'de 30 Ekim 2020'de yıkılan binalara ilişkin yürütülen soruşturmalar kapsamında, 1 Eylül'de ilk duruşması yapılan Yılmaz Erbek Apartmanı B Blok'a ilişkin 2'si tutuklu 10 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu.
Müştekilerin ifadelerinin dinlendiği duruşmada verilen aranın ardından mahkeme heyeti, tutuklu sanık binanın fenni mesulü mimar N.B'nin tahliyesine, diğer tutuklu sanık yapı sahibi M.Y'nin tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Heyet, tutuksuz yargılanan 8 sanık hakkındaki ev hapsi ve imza şartlarının kaldırılması, yurt dışı çıkış yasaklarının devamını da kararlaştırdı.
- "Çürük beton tartışması"
Duruşmada söz alan müştekilerden Güven Erbek, arsa sahibi Muharrem Erbek'in oğlu olduğunu, babasının tutuklu sanıklardan yapı sahibi M.Y ile binanın yapımı konusunda anlaştığını, bu süreçte babasıyla M.Y. arasında "hazır beton dökülmediği, çürük beton kullanıldığı" için tartışma çıktığını hatırladığını ifade etti.
Enkazda annesini kaybettiğini dile getiren Erbek, sorumluların cezalandırılmasını istediğini söyledi.
Müştekilerden Caner Sari de babasının çöken markete ekmek almak için gittiğini ve o esnada depreme yakalandığını belirterek, "Bu marketlere girdiğiniz zaman çıkışınız yok. Olası bir felakette dolanmadan çıkış kapısına ulaşamıyorsunuz. İş güvenliği gereği bu şekilde yapılar olmaması gerekir. Kurumlardan, şahıslardan ve belediyeden şikayetçiyim." diye konuştu.
Market çalışanı Bahadır Aksakal da mağazada acil çıkış kapısının bulunmadığını, kendisinin deprem esnasında depo kapısına yakın olduğunu, vefat eden insanların ise çıkış kapısına gittiğini, çökmenin burada meydana geldiğini söyledi.
Eşi ve kızıyla enkazın altından çıkarılan apartman görevlisi Kevser Oruç ise "Deprem Allah'tan geldi ama kulların hataları çok. Şikayetçiyim sorumluların cezalandırılmasını istiyorum." dedi.
Depremde markette alışveriş yapan babasını kaybeden Mehmet Naci Ülger ise binanın altına market kurularak yıpratıldığını, kolon kesilme tartışmalarının aydınlatılması için market içi görüntülerin istenmesi gerektiğini söyledi.
- "Kolonları M.Y'nin inşaat işçileri kesti"
Yıkılan binanın karşısında berber dükkanı bulunan tanık U.Ö. ise binanın kolonlarının kesildiğini savundu.
U.Ö, yapı sahibi M.Y'yi yıllardır tanıdığını, müşterisi olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"2001'in son aylarında markete kiraya verildiğini duydum. Orada 8 dükkan vardı. Camları, kapısı yapılı, duvarları örülüydü. Ocak ayından sonra tek dükkan haline döndürmek için yıkıldı. Muharrem amcayla (Erbek) M.Y. dükkanın yıkılmasıyla ilgili sürekli kavga içindeydi. 3 kolonun yıkıldığını biliyorum. Markete kiraya verildikten sonra kolonları M.Y'nin inşaat işçileri kesti. 10 yıl sonra ikinci kez tadilat yapıldı. Depo yeri değişti."
Tutuklu sanık M.Y. ise hakkındaki iddiaları reddederek şu savunmada bulundu:
"Dükkanların cephe tadilatı hiçbir zaman olmadı. Orta duvar ayırıcı olan yerleri cephe değişikliğine girmeden belediyeden izin alarak ayırdık. Biz mağazayla anlaşma yaptıktan sonra belediye gelip iş yeri açma ruhsatı verdi. Hiçbir zaman tenekeyle beton dökmedik. Kolonların tamamı hazır beton. Avukatlarımda faturaları vardır."
M.Y, tanık U.Ö'yü fazla tanımadığını, kolonlara yönelik iddialarının doğru olmadığını ileri sürdü.
Duruşma, eksiklerin giderilmesi için ertelendi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz