Günde 50 ile 100 adet saç dökülmesi normal

Acıbadem Kocaeli Hastanesi Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Arda Eminzade, saçlarda her gün ortalama 50 ile 100 tel kaybının normal olduğunu söyledi.

Dr. Arda Eminzade, "Saç büyümesi ve dökülmesi bilimsel açıdan üç farklı aşamadan oluşuyor. Aktif büyüme fazı (anajen), geçiş veya ara faz (katajen) ve dinlenme fazı (telojen). Sağlıklı bir insanda saçların yaklaşık yüzde 90'ı büyüme halinde ve yüzde 10'u ise dinlenme evresinde bekliyor. Her gün ortalama 50-100 adet tel kaybını normal olarak kabul ediyoruz. Bu sayının üzerindeki saç dökülmesi zaman içinde saçların seyrelmesine sebep olur. Genel olarak seyrelmenin sebebi, büyüyen saçların azalması, dinlenme fazındaki saçların artışı ve saçların incelmesinden kaynaklanıyor" dedi.

Reklam
Reklam

Kadınlarda yaygın ve iz bırakmayan saç dökülmesinin iki ana kategoride değerlendirildiğini anlatan Eminzade, "Kadın tipi saç dökülmesi ve telojen effluvium (dinlenme fazı saç dökülmesi). Bu iki kategori dışında, yaygın alopesi areata (saçkıran) ve saç kaybına sebep olan bazı genetik hastalıklar da kadınlardaki yaygın saç kaybının diğer sebeplerindendir. Kadın tipi saç dökülmesi ön veya tepe kısmındaki saçların azalması ve incelmesi şeklinde görünür. Genelde orta hattaki saçlarda incelme daha belirgindir.

Farklı şiddetlilerde görünmekle birlikte, kadınlarda saç ön çizgisi korunmuş olur. Bazen özellikle menopoz sonrası dönemde erkek tipi saç dökülmesi gibi ön saç çizgisinde gerileme görülebilir. Dinlenme fazı saç dökülmesinde genel bir saç dökülmesi söz konusudur ve hasta saçlarını tararken çok sayıda saçın dökülmesinden şikayet eder. Ön ve tepe kısmındaki saçlarda erkeklik hormonu (androjen) duyarlılığı var. Kadın tipi saç dökülmesine hormon dengesizliği sebep olabilir. Dinlenme fazı tipindeki saç dökülmesinde yoğun stresli olaylar, doğum, emzirme, ateşli hastalıklar, bazı ilaçlar ve tedaviler, doğum kontrol haplarının kesilmesi, kilo verme, yoğun diyet, kansızlık, tiroid bezi hastalıkları (guatr), genel anestezi, ameliyat, psikolojik olaylar (boşanma, yakınını kaybetme) ve fiziki travmalar etkilidir. Kadınlarda yaygın saç dökülmesi daha çok dinlenme fazı tipi şeklinde görünür ve bu durum en sık kansızlık (anemi) yüzünden başlar. Aşırı ve uzun süreli adet kanamaları, dengesiz beslenme ve vejetaryenlerde kansızlık gelişebilir. Kadın tipi saç dökülmesinde genetik faktörlerin etkili olduğu tam olarak kanıtlanmamıştır. Tahmin edilen genetik geçiş tarzı, birçok genin etkili olması yönündedir. Yaş olarak, ergenlik dönemi sonrası başlayabilir, fakat bu tip saç dökülmesinde çoğu zaman 40-50 yaşlarında saç kaybı şikayetleri başlar. Telojen effluvium her yaş grubunda başlayabilir" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

Saç dökülmesinin özellikle travmatik olaylarda 2-5 ay sonra başladığını dile getiren Eminzade, "Bu tip saç dökülmesinde genetik faktörlerin etkisi bilinememektedir. Kadınlarda saç dökülmesinin nedenleri ilk olarak ayrıntılı muayene, çekme testi (pull test) ve saç telinin mikroskopik incelenmesi gerekir. Hormonal dengesizlik belirtileri var ise eğer (adet düzensizliği, tüylenme vs) kan tetkikleri ile hormon profili istenir. Ayrıca kansızlık, protein kaybı ve diğer faktörlerin etkileri, farklı ve ayrıntılı
kan tetkikleri ile araştırılır. Trikogram cihazıyla saçların daha fazla ayrıntısı elde edilebilir. Büyüme ve dinlenme fazındaki saçların oranını hesaplarken, saç dökülmesinde teşhis ve dijital kayıtlar ile tedaviye cevabın takip edilmesi mümkün olup, daha başarılı ve bilimsel bir yaklaşım sağlanır. Tedavi tamamen sebebe dayalıdır. Kansızlık durumunda eğer demir veya vitamin eksikliği kanıtlanmışsa, demir ve vitamin eksikliği tedavi edilir. Tiroid hastalığı durumunda endokrin uzmanı gözetimiyle tedaviye başlanır.

Reklam
Reklam

Eğer aşırı diyet ve yetersiz beslenme durumunda, protein eksikliği varsa, protein replasman tedavisi verilir. Yumurtalık ve böbrek üstü bezinden salgılanan androjen hormonların fazlalığı tespit edilirse, anti-androjen ilaçlar verilebilir. Tedavinin diğer ayrıntıları hastanın özel durumları değerlendirilerek planlanır. Bazı kozmetik ürünler, güneş ışını, x-ışını, sıcak, çekme ve su, saç dokusu üzerine olumsuz etki yaparak, saçların incelmesine sebep olabilir. Sağlıklı saç teli çevresel faktörlere karşı dayanıklıdır. Hasar görmüş saçlar daha kolay şekilde kozmetik ürünlerden etkilenerek, kırılgan olur ve dökülmeye uğrar. Unutmamak gerekir ki kozmetik ürünlerin büyük bir kısmı zararsızdır. Hatta saç yapısında olumlu etkileri de olabilir" diye konuştu.

Dr. Arda Eminzade, saç ekme ve saç çıkarttığı iddia edilen bitkisel ürünlerle ilgili olarak da, "Saç ekme çeşitli tekniklerle yapılabilir. Kadınlarda özellikle mini-graft yöntemi seyrek alanlara yapıldığında iyi sonuçlar alınabilir. Saç ekiminde cerrahi yöntemlere başvurmadan önce, diğer tedavi yöntemlerinin değerlendirilmesi, uygun hasta seçimi ve uygun cerrahi tekniği iyice araştırılmalıdır. Bitkisel ürünlerin saç dökülmesi üzerindeki etkisini araştıran bilimsel yayınlar yeterli ve kapsamlı değildir.
Ancak bazı bitkisel ürünlerin antioksidan etkileri, vitamin içerikleri ve bazen hormonal dengeyi sağlayan özelliklerinin faydalı olduğu düşünülüyor" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: