Uzmanlar, güneşin mor ötesi (UV) ışınlarının sadece cilde değil göze de zarar verdiğini belirterek mutlaka güneş gözlüğü kullanılmasını öneriyor.
Göz cilde göre daha iyi korunuyor. Gözler kafatasının içinde yer alıyor ve alın çıkıntısı, kaşlar ve kirpiklerin koruması altında.
Fakat bu doğal koruma, özellikle aşırı güneşli havalarda yetersiz kalıyor.
İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan Moorfields Göz Hastenesi'nden Dr. Raj Das-Bhaumik, "Yaz aylarında, yüksek yerlerde ve suda mor ötesi ışınlarına daha fazla maruz kalıyoruz. Kar ve su güneş ışınlarını yansıtıyor" diyor.
Mor ötesi ışınları göze zaman içinde zarar veriyor.
Dr. Das-Bhaumik'e göre vücudun kendini tamir etme yeteneği zamanla azalıyor ve hücresel seviyedeki zarar zamanla büyüyor.
Kanser, kar körlüğü, katarakt**Mor ötesi ışınların gözdeki zararlı etkilerine ilişkin bulgular, epidemiyolojik çalışmalara dayanıyor.
Bu araştırmalar, coğrafya ve yaşam tarzı gibi farklı mor otesi ışınları seviyesine maruz kalan nüfuslara odaklanıyor.
Hayvanlar üzerindeki araştırmalar da mor ötesi ışınların göze zararlarına işaret ediyor.
Bu ışınlara maruz kalmayla ilişkilendirilen hastalıklar arasında kanser, kar körlüğü ve katarakt da bulunuyor.
Bununla ilişkilendirilen bir başka hastalık da gözün dış yüzeyini kaplayan ince zarın büyüdüğü "sörfçü gözü" ya da pterigium.
UV 400**Güneş gözlüklerinin UV ışınlarından koruma oranı spektrofotometri adlı verilen bir teknikle ölçülüyor. Bu teknikle, UV ışınlarının gözlüğün camları tarafından ne kadar absorbe edildiği ya da yansıtıldığı ve ne kadarının göze girebileceği hesaplanıyor.
Brezilya'da Sao Paulo Üniversitesi'nden Prof. Liliane Ventura, 20 yıldır güneş ışınlarının ne kadar koruma sağladığına ilişkin araştırmalar yapıyor.
Prof. Ventura, gözlüklerin gerçekten gözü bu ışınlardan koruyup korumadığını gösteren bir cihaz geliştirdi.
Tek yapmanız gereken gözlüğü cihaza yerleştirmeniz. Birkaç saniye içinde UV koruma oranı ekranda beliriyor.
Dr. Das-Bhaumik ise koruma oranının 400nm (UV 400) olması gerektiğini belirtiyor.****