ADIYAMAN (İHA) - Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Zafer Ersoy, hükümetin üzerinde düzenleme yapmak için çalıştığı 5350 Sayılı Teşvik Kanunu'nda Doğu ve Güneydoğu illerinin ayrı bir yerinin olması gerektiğini kaydetti.
AK Parti hükümetinin 5350 Sayılı Teşvik Kanunu'nun revize edilmesi için çalışma içersinde olduğunu hatırlatan ATSO Başkanı Zafer Ersoy, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde bulunan 21 il için ayrı bir paket hazırlanması gerektiğini ve bunun yapılması halinde hem işsizliğin hem de terörün son bulacağını vurguladı. Ersoy, "Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde istihdamın arttırılarak işsizliğin önlenebilmesi için devletin bir takım çalışmalar yaparak, bu bölgelere özel bir teşvik paketi hazırlaması gerekiyor. Bu yapılırsa hem işsizliği hem de terörü engelleyecektir. Terörün panzehiri ekonomik kalkınmadır. Ekonomik kalkınmada yatırımla olur. Sanayiinin gelişmesi, tarım sektörünün ivme kazanması teşvike bağlıdır" dedi.
Oda olarak böyle bir çalışma içerisinde olduklarını ve siyasilere de bu durumun anlatıldığının altını çizen Ersoy, şu anki teşvik yasasının hiçbir cazibesinin kalmadığını ileri sürdü. Ersoy, "2001 yılında 4325 Sayılı Teşvik Yasası 22 ili kapsıyordu. Daha sonra çeşitli illerin siyasetçilerinin yaptığı baskılar sonucu bu sayı 29'a daha sonra bu sayı 49 ile kadar yükseldi. Teşvik yasasının hiçbir cazip yönü kalmadı. İstanbul'daki yatırımcı bu bölgeye gelmek yerine kendine yakın illeri tercih etmeye başladı" diye konuştu.
Yeni düzenlemenin illerin coğrafi, ekonomik yapılarına ve sektörel olarak yapılması gerektiğini vurgulayan Ersoy, "Bu 21 ile sektörel bazda bölgenin ekonomik ve coğrafi yapısı gözönüne alınarak bir paket hazırlanmalıdır. Her ilin farklı bir cazip yönü olması gerekiyor. Bu yapılırsa bölgede doğan ve dışarı yatırım yapan yatırımcılar yatırımlarını memleketlerine getirecek. İşsizlik nedeniyle İstanbul'a gitmiş ve barların önünde 5-10 YTL'ye adam şişleyen gençlerimiz memleketlerine dönecek. Metropol kentteki yatırımlar bölgelere eşit şekilde dağılmış olacak. Bu sadece teşvik yasası değil ayrıca sosyal bir projedir" şeklinde konuştu.
Revize edilecek olan 5350 Sayılı Teşvik Kanunu'ndan beklentilerini de sıralayan Ersoy, "Bankaların tüm illerde uyguladığı faiz oranlarını bölgemizde yüzde 2'den yüzde 1'e çekmesi ve bu oranı da hazinenin süpvanse etmesi gerekiyor. Bunun yanında bu yasada yatırımcının metropol kentteki yatırımını bölgeye taşıması halinde nakliye desteği vermesi gerektiğini savunuyoruz" dedi.