CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (sas) hakaret içeren filme tepki göstererek, "Biz ABD’den özür değil, gerekeni yapmasını bekliyoruz. Gereken, söz konusu saldırıyı yapanları hukuk önünde cezalandırmaktır.” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin, özel bir TV'deki programa konuk oldu. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’e (sas) hakaret içeren filme tepki gösteren Tekin, “İnançlara hakaret etmek kimsenin haddi değildir. Peygamber Efendimiz'e (sas) yapılan çirkin saldırıyı şiddetle kınıyorum. Biz ABD’den özür değil, gerekeni yapmasını bekliyoruz. Gereken, söz konusu saldırıyı yapanları hukuk önünde cezalandırmaktır. Batı ve ABD medyası, çirkin saldırıyı eylemler ile kınayanları terörist ilan ederek olayı kapatamazlar.” diye konuştu.
Afyonkarahisar’daki mühimmat deposunda kaza ihtimalinin milyonda bir olduğunu öne süren Tekin, “Burası çok özel, korunaklı bir yer. Burası ayrıca, mobese sistemi ile inceleniyor. Nerede mobese kayıtları? Mobese sistemini izleyelim. Kaza olmasını en fazla biz temenni ediyoruz ama görüntüleri paylaşalım. Tüm giriş çıkışlar incelensin ve sonuçlar paylaşılsın. Zaten mobese yok ise büyük bir eksikliktir. Biz kaza ihtimali zayıf diyoruz, aksini ispatlasınlar. Halen sağlıklı bir sonuç alınamamıştır. Görevden alınmalar ve tutuklamalar var. Kaza ise neden tutuklama ve görevden alınmalar var. Ortada çelişkiler var. Bu kargaşa gizlenemez, gerçekler kısa sürede ortaya çıkacaktır. Sabotaj ihtimalinin yüksek olduğunu tekrar ediyoruz.” dedi.
"TERÖRÜN ELİNDEN ARGÜMANLARI ALALIM"
Tekin, 30-35 yıldır Türkiye’de şiddet olaylarının yaşandığına dikkat çekerek, “Bu ülkede emekli, işçi, çalışan, esnaflar zor durumdaysa bunun temel nedeni yaşanan şiddet olaylarıdır. Bu işe katrilyonlar harcanıyor. Birçok yöntemler denendi ama sonuç elde edilemedi. Faili meçhuller, köy boşaltmalar, koruculuk sistemi gibi metotlara da başvuruldu ama sonuç alınamadı. Alınamaz da. Evrensel hukuku hayata geçirip, insan haklarına dayalı bir mücadele verirsek terörün elindeki argümanları alırız. Terörü güçlendiren argümanları ortadan derhal kaldırılmalıyız. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’e de büyük görev düşüyor. Çözüm için siyasi partileri bir araya getirip bir yol haritası çizilmesine katkı sağlamalıdır. Bu konuda akademik çevreler, aydın ve sivil toplum örgütlerinden destek alınmalıdır. Baskı ile sorunu çözemeyiz. Sorunu hemen şimdi çözmek zorundayız. CHP, açılımın başladığı ilk günlerde destek vermemekle suçlandı. Şimdi destek vermek istiyoruz. İç barışın sağlanması için her türlü desteğe hazırız. Hiçbir evladımızın burnu artık kanamasın. Bu, hükümet tarafından bugün kabul edilmiyor.” diye konuştu.
"TERÖR OLAYLARINDA KOMŞULARIN ETKİSİ DE VAR"
Tırmanan şiddet olaylarında komşu ülkelerin de etkisi olduğunu ifade eden Tekin, şunları ifade etti: “Suriye, İran ve Irak var. Suriye’de devam eden olaylar ortada. İşte İran. Geçtiğimiz yıl Karayılan konusunda sergiledikleri tutum. Anadolu Ajansı, Karayılan’ın İran tarafından yakalandığını duyurdu. Sayın Bülent Arınç konu hakkında bilgi verdi. İran ise bir yanıltma politikası izleyerek bizimle oynadılar. Bölgedeki ülkeler terörü kullanıyor. Egemen güçlerinin planları da var. Bunu devlet biliyor. Devlet, bu konuyu daha ciddiye almalı ve önlem almalıdır. Dış politikamız da yeniden gözden geçirilmelidir.”
Bölgede istihbarat örgütlerinin cirit attığını ifade eden Tekin, “Mezhepsel ve etnik çatışma meydana getirmek isteyenlerin oyunlarına gelmeyelim. Şiddetin dilini kullanmaktan uzak duralım. Çok acılar yaşandı. Sivas, Çorum, Maraş olayları unutulmadı. Benzer acıları yaşatmak isteyenlere fırsat vermeyelim. Provokasyonlara gelmeyelim.” diye ifade etti.
"BAŞÖRTÜ SORUNU ARTIK AŞILMALIDIR"
Başörtüsü konusunda da açıklamalarda bulunan Tekin, “Bu konu artık aşılmalıdır. Bir önceki YÖK Başkanımız, bizim son süreçteki tutumumuzdan dolayı bize teşekkür etti. Üniversitelerde sorun çözüldü. Kısmen bazı üniversitelerde sorun olabilir. O da aşılacaktır. Kamuda ise az sayıda da olsa başörtülü çalışanların olduğunu görüyoruz. Bizim bu konuda hiçbir sorunumuz yok. Benim ailemdeki kadınların da yarısı örtülüdür. Bu tartışma konusu yapılamaz. Yapanları ayıplarım. Türkiye, örtü konusunu artık aşmalıdır. Biz parti olarak bu sorunu aştık. Türkiye, bu hastalıklardan kurtulmalıdır. 28 Şubat döneminde bile benimle birlikte çalışan başörtülü hanım vardı. Şu anda bizimle çalışan çok sayıda örtülü kadın var. Laiklik başka, sosyal yaşam ve inançları başkadır. Bunları karıştırınca ciddi sorunlar yaşandı. Bu sorunları geride bıraktık.” diye konuştu.
"ARKADAŞIMI YENMEM BENİ TATMİN ETMEZ"
“CHP yıllardır neden iktidar olamıyor” sorusunu ise Gürsel Tekin şöyle cevaplandırdı: "Bir özeleştiri yapmak istiyorum. 83’de partiye katıldım. Darbe mağduru olmuş bir partiye. Hep sorunlar yaşandı. Sorunlar içe dönük mücadeleye dönüştü. Sorunları toplumsal mücadeleye dönüştüremedik. İç iktidar mücadelesine daldık. Son 20-25 yıl süreci iyi kullanamadık. Bize baskılar ve kendi hatalarımız ile geriledik. Ama artık önümüzde yeni bir süreç var. Herkes yeni bir CHP görecek. Yani içe dönük değil, 30 yıllık alışkanlıklarından kurtulan bir CHP. Benim arkadaşımı yenmem beni tatmin etmez. Onun karşısında iktidar olmam anlam taşımaz. Bizim genel anlayışımız iktidar ile mücadele olacak ve hedefimiz iktidar olacak.” şeklinde konuştu.
"BU ANAYASA İLE YOLA DEVAM EDİLEMEZ"
Devam eden anayasa çalışmalarına da değinen Tekin, şunları ifade etti: “Genel seçim öncesi siyasi partilerin temel iddiası cuntacıların dayattığı uygulamayı değiştirmektir. Ve tarihi gün geldi. Tüm siyasi partiler de bu anayasa ile yola devam edilemeyeceğini görüyor. Anayasa çalışmaları, polemiklere kurban edilmemelidir. Halkımız, yeni ve özgürlükçü anayasayı hak ediyor. Yurttaşların tüm kaygılarını gideren, baskıları ortadan kaldıran, özgürlükçü, hepimizin nefes alabileceği bir anayasaya ihtiyacımız var. Hepimizin sorunlarına ilaç olacak bir anayasa yapılmalıdır. Kimse bundan kaçmamalıdır. Kim kaçarsa yarın tarihi sorumluluk altında kalır. Halk da umut ediyorum hesabını sorar.”
"ÇETELERİN ÜZERİNE SONUNA KADAR GİDİLMELİ"
CHP'li Hurşit Güneş’in, “Silivri'ye gitmediğimiz gün bu parti düzelecek” sözlerini değerlendiren Tekin, “Çeteler, faili meçhul cinayetler, gayri meşru işlerle uğraşanlar ve darbecilerin üzerine sonuna kadar gidilmeli, Türkiye bu kirlilikten kurtulmalıdır. Buna kimsenin itirazı yok. Bu olayların en mağduru olan siyasi hareketiz. Bunun adı Silivri ya da başka bir şey. Evrensel hukuk olsa kimse Silivri ile ilgilenmez. Yargı müdahaleleri ortadan kalksa gündemden düşer. Önce hukuku düzeltmeliyiz. Bu düzelirse sorun kalmaz. Tartışmalar sona erer. Yarından itibaren evrensel hukuki hayata geçirelim. Gerekli düzenlemeleri el birliği ile yapalım. AKP bundan korkmasın.” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz