Şırnak'ın Cizre ilçesi Cudi Mahallesi'nde yaralıların bulunduğu iddia edilen binadan açılan ateş sonucu, bu sabah uzman çavuş Yusuf Haldun Uslu şehit olmuş, bir uzman çavuş ve bir polis yaralanmıştı. Askeri kaynaklardan alınan bilgiye göre, yaralıların bulunduğu iddia edilen binanın etrafında 6 ev daha bulunuyor ve bunların tamamını teröristlerle dolu. Her 7 binadan da zaman zaman güvenlik kuvvetlerine ateş açılıyor.
CİZRE'DEKİ PKK ÜSSÜNÜN ŞİFRELERİ
Güvenlik birimleri, Bostancı Caddesi'nde bulunan bir evin kimin üzerine olduğu henüz tespit edilemediğini, ev konusunda mahalle muhtarının dahi bilgisi olmadığını belirtti. Muhtarın, "kayıtlarında bu binaya ait bir bilgi olmadığına ve 3 yıldır bu bina ve çevresine pek kimsenin yaklaştırılmadığına" dikkat çekti.
Bölgedeki Jandarma Özel Harekat (JÖH) birliklerinin muhtardan hemen yandaki binanın sahibinin ismini öğrendi. Evin eski sakinine telefonla ulaşan JÖH personeli, kişiden "evini terk etmek zorunda kaldığını, teröristlerin kendisini tehdit ettiğini bu nedenle de Gaziantep'e akrabalarının yanına taşındığını" öğrendi. Söz konusu evin eski sakini, "3 yıla yakındır sözde yaralıların olduğu iddia edilen binaya karanlık tiplerin girip çıktığını hatta bazı zamanlarda yabancı olduğunu düşündüğü kişilerin geldiğini, zira gelenlerin kesinlikle ne Türk ne de Kürt olduğunu, tiplerinden bunların yabancı ülkelere ait insanlar olduğunu düşündüğünü" ifade etti.
7 BİNA TÜNELLERLE BİRBİRİNE BAĞLI
Ardından söz konusu evlere yönelik inceleme başlatan Güvenlik Kuvvetleri, bu 7 binanın bazılarının duvarlardan açılan deliklerle irtibatlandırıldığını belirledi. "Bitişik olmayanlara da tünelvari kanallar açılarak geçiş sağlandığı" tespit edilen binalardan yapılan yardım çağrılarına ateşle karşılık veriliyor.
Sürekli megafonla çağrı yapılan evlerden karşılığında ateş açıldığını belirten bölgedeki askeri kaynaklar, "Yardıma ihtiyaçları var, insanlık suçu işleniyor, Güvenlik Kuvvetleri ambulanslara izin vermiyor' diye haykıran birileri bu açılan ateşlere karşılık ne diyecekler? Normal vatandaşlar ise Güvenlik kuvvetlerinin, sağlık ekiplerinin yardım talepleri neden geri çevriliyor, neden ateşle karşılık veriliyor? Yaralıların olduğu iddia edilen binanın etrafındaki diğer 6 binadan ateş açılması ne manaya geliyor? Neden 'birileri', Güvenlik Kuvvetlerinin bu bölgeden ısrarla geri çekilmesini istiyor? Nedir burada bu kadar gizemli ve değerli olan? Normal vatandaşlar ise neden onlar yardım istemiyor, neden onlar yapılan çağrılara normal vatandaş gibi cevap vermiyor da ateş açıyor? Birisi aracılık yapıp bunlar adına neden sözcülük yapma gereği duyuyor?" sorularına yanıt bekliyor.
"ETRAFINIZ ÇEPEÇEVRE SARILMIŞ DURUMDA, KAÇIŞINIZ YOK, BUNU İYİ BİLİN"
Güvenlik birimleri söz konusu evlere yönelik şu çağrıyı yaptı:
"Şunu iyi bilsinler ki, burası çepeçevre sarılmış durumda, kaçış kesinlikle yok. Buradaki yaralı olan bir kedi dahi olsa bizim kontrolümüzde veterinere gidecek, başka yolu yok ama kaçış kesinlikle yok. Unutmayın ve aklınızdan sakın çıkarmayın Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarındasınız. Kim kaçar? Suçlular kaçar. Normal vatandaş bize sarılıyor, 'nerede kaldınız, size çay demlemiştim, gözümüz yollardaydı, iyi ki geldiniz' diyor yaşlı bir teyze. Biz onu ve onun gibi vatandaşlarımız başımıza taç ettik. Peki bunlar kim? Yok vatandaş isen bırak devletin şefkatli kolları seni sarsın, iyileştirsin. Bırakın sizi sırtımızda taşıyalım, başımızın üstünde taşıyalım. Bölgedeki çoğu vatandaşımız gibi bize güven. Korkma, bizden sana zarar gelmez, eğer ki yaralıysan ve teröristler seni zorla orada tutuyorsa merak etme seni yakında gelip alacağız. Bize güven ve korkma. Ben devletim, sana dost olan benim. Bana güven ve hayatta kal. Yok eğer ki başka bir şey isen hak ettiğini bulacaksın, senin adına çığırtkanlık yapıp yardım isteyenlere güvenme. Devlet her şeyin üstündedir." (İHA)