HADER: İmralı Ile Görüşmelerin Sürmesi Şart

Harran Adalet ve Hukuk Derneği (HADER) İmralı ile görüşmenin sürmesi taraftarı olduğunu açıkladı.

Dernek Başkanı Reşit Yaşar, İmralı ile görüşmelerin sürmesi gerektiğine vurgu yaptı. Türkiye’nin dünyada söz sahibi olmasının kendi iç problemlerini adilane bir şekilde çözmüş olmasına bağlı olduğunu vurgulayan Yaşar, bu nedenle de kanayan bir yara olan Kürt meselesinin tüm meselelerden önce çözülmesi gerektiğinin altını çizdi. “Aslında mesele Türkiye’nin daha demokratik bir ülke haline gelmesi ve herkesin kendisini kendi olarak hissetmesinin şartlarının oluşturulması meselesidir.” diyen Yaşar, bunun için öncelikle şiddet ortamının ortadan kaldırılması gerektiğini ifade etti.

Demokratik haklar ve özelde Kürtlerin talepleri ile ilgili iyileştirmelerde radikal çözümleri hemen beklemenin doğru olmadığını dile getiren Başkan Yaşar, “Parlamenter demokrasiyle yönetilen ve hükümetin seçimle iş başına geldiği bir ülkede yönetenlerden kamuoyu ikna edilmeden çözüm için radikal karar almalarını beklemek safdillik olur.” şeklinde konuştu.

Yaşar, şunları söyledi: “Bu da zorlamayla değil ancak diyalogla, birbirini anlayarak, saygı duyarak gerçekleşebilecek bir şeydir. Bu husus çok önemlidir. Çünkü: Türkiye insanının büyük bir kısmı yüz yılı aşkın yanlış bir bilgilendirilmenin kurbanıdır ve meseleyi de bu yanlış bilgilenme doğrultusunda mütalaa etmektedir. Öncelikle bu yanlış bilgilenmenin düzeltilmesi gerekmektedir. Çoğunluk bu meselede belli bir olgunluğa gelmeden radikal iyileştirmelerin yapılması beklentisi içinde olunmamalıdır.”

Türkiye gibi köklü bir geçmişten gelen bir ülkeyi demokratik haklar konusunda dönüştürmek varken Kürtlerin küçük bir alana hapsedilmeleri sonucunu doğuracak eylemlerden de herkesin hassasiyetle kaçınması gerektiğini vurgulayan Başkan Yaşar, “Zira: Kürlerin geleceği Türkiye Devleti'ndedir. Bunu iyice anlayıp buna uygun tavır takınmak gerekir. İki dünya savaşını çıkararak ama sonunda oturup aralarındaki sınırları kaldıran Avrupalılardan biraz ders almak gerekir.” diye konuştu.

40 yıldır kanayan bir yara olan bu meselenin çözümünde çok fazla kırmızı çizgilere takılmamak gerektiğini öneren Yaşar, sorunun halli yolunda anlık gelişmelere göre de vaziyet değiştirmeden herkesi konumuna göre vazifesini yerine getirmeye davet etti.