Hak-İş Başkanı Arslan: Sağduyu sahibi herkes teröre ve silaha hayır demeli

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, yeni ve sivil bir anayasanın ilkeleri, sütunları ve iskeletinin...

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, yeni ve sivil bir anayasanın ilkeleri, sütunları ve iskeletinin demokratik inisiyatif, insan hakları ve sivil toplum olması gerektiğini söyledi. Türkiye'de kan ve gözyaşının artık durmasını isteyen sağduyu sahibi herkesin şiddete teröre ve silaha kararlılıkla hayır demesi gerektiğini vurgulayan Arslan, yeni anayasa çalışmalarında toplumsal zenginlikleri kucaklayan, toplumun her kesiminin talep ve katkılarının kişi hak ve özgürlüğünün hukukun üstünlüğünün dikkate alınmasından yana olduklarını ifade etti.
HAK-İŞ Konfederasyonu'nun 12. Olağan Genel Kurulu ile 36. kuruluş yıl dönümü etkinlikleri, JW Marriott Otel'de düzenleniyor. Genel Kurul'a, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de katıldı.
Salonda Hakkari'nin Çukurca ilçesinde şehit düşen 24 asker için "Acımız büyük, şehitlerimizi rahmetle anıyoruz" yazısı yansıtıldı. Bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Sendikayı tanıtan sinevizyon gösterisinin ardından Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, açılış konuşması yaptı.
Arslan, genel kurulda güçlü, kararlı bir Hak-İş'in vizyonunu ve yol haritasını ortaya koyan çalışmayı hep birlikte gerçekleştireceklerini söyledi. Dünya ve Türkiye'nin tarihin hiçbir evresinde görülmeyen hızlı bir değişimin etkisinde olduğunu dile getiren Arslan, barış ve kardeşlik ekseninde kurulmasını istedikleri yeni dünya düzenine kendilerini hazırladıklarını ifade etti. Hak ve adalet, huzur ve esenlik, refah ve paylaşım, sevgi ve hoşgörü zemini üzerinde yükselen, yeni 2000'li yıllarda medeniyetleri buluşturan yeni bir anlayışı talep ettiklerini belirten Arslan, Hak-İş üyesi Fahri Yıldız'ın 31 Mayıs 2010 tarihinde İsrail askerlerinin insanlık dışı saldırısı sonucu hayatını kaybeden 9 şehitten biri olduğunu belirterek, Yıldız ve tüm şehitlere Allah'tan rahmet diledi. Bu vesileyle uluslararası camiadan Gazze ablukasının kaldırılmasını talep ettiklerini anlatan Arslan, Türkiye'de ve dünyanın her bir noktasında doğal afetler sonucu yaşanan açlık ve yoksulluk ve sefaletin sona ermesi için çalıştıklarını ifade etti.

Reklam
Reklam

"ÇATIŞMA YERİNE UZLAŞMA İSTİYORUZ"
Sendika-siyaset ilişkisini bundan önce olduğu gibi bundan sonra da bağımsız olarak belirledikleri ilkeler ve kriterler çerçevesinde yürütmeye devam edeceklerini dile getiren Arslan, şöyle konuştu: "Çünkü biz çatışma yerine uzlaşmayı, uzlaşmanın temel unsuru olarak da barış ve adaleti, öncelikli olarak görüyoruz. Karşıtlık yerine sosyal ortaklığa önem veriyoruz. Sosyal model, sosyal diyalog, sosyal sorumluluk, üretim, verimlilik, rekabet, örgütlülük, endüstriyel demokrasi gibi kavramları ön yargılardan uzak, özümseyerek ve geliştirerek ülkemize kazandırmaya gayret ediyoruz. Hak-İş olarak olayları geriden izlemek gibi bir aymazlık ve sorumsuzluğa geçit vermedik. Ülkemizi, çalışanları ve geleceğimizi ilgilendiren bütün oluşumlarda yer aldık. Ülkemizin demokrasi standartlarının yükseltmesi için yoğun çaba sarfettik. Bu kapsamda darbe anayasasının üzerinden, daha on yıl geçmeden yeni sivil bir anaya ihtiyacını, düzenlediği Anayasa Kurultayı ile ilk defa haykıran Hak-İş oldu."

Reklam
Reklam

"YENİ ANAYASANIN İLKELERİ DEMOKRATİK İNİSİYATİF, İNSAN HAKLARI VE SİVİL TOPLUM OLMALI"
Demokrasiyi engelleme girişimlerine karşı da cesaret ve kararlılıkla toplumun vicdanı olduklarını dile getiren Arslan, bundan böyle de çoğulcu, sivil ve demokratik bir anayasa için destek vermeye, öncü bir rol üstlenmeye devam edeceklerini belirtti. 12 Eylül 2010 Anayasa değişikliği referandumuna da 'Darbelerin karanlığından demokrasinin aydınlığına evet' sloganıyla destek verdiklerini anlatan Arslan, referandum sonrası yeni sivil ve demokratik bir anayasa taleplerini de ortaya koyduklarını ifade etti.
Yeni ve sivil bir anayasanın ilkeleri, sütunları ve iskeletinin demokratik inisiyatif, insan hakları ve sivil toplum olması gerektiğinin altını çizen Arslan, şöyle devam etti: "Anayasaların önsözünden sonuna kadar, devletin ideolojik karakterini yansıtan unsurların saklı olabileceğine dikkat çekmek istiyoruz. Bu saklı unsurlar, teşkilat; yönetim, lider ve ideoloji boyutlarında kendisini gösterir. Bilinmelidir ki ideoloji, hemen her modern devletin karakteri olma vasfını, Fransız ihtilalinden günümüze kadar açık ya da kapalı olarak korumaktadır. Bundan kaçınmanın en önemli göstergesi de anayasada insana, insan onuruna ve insan emeğine yapılacak vurgudur. Bu nedenle anayasanın başlangıç ilkelerinden itibaren bütününde demokratik inisiyatif, hukuk, haklar ve özgürlükler ile sivil toplum boyutu ön planda tutulmalıdır. Hak-İş hem diğer sivil toplum örgütleriyle birlikte çalışmakta hem de kendi bünyesinde anayasa hazırlık komitesi kurarak kendini hazırlamakta ve süreçlere katkı vermektedir. Çünkü yaptığımız araştırma üyelerimizin yüzde 81'inin yeni bir anayasa isteğini ortaya koymaktadır. Yeni anayasa çalışmalarında toplumsal zenginlikleri kucaklayan, toplumun her kesiminin talep ve katkılarının kişi hak ve özgürlüğünün hukukun üstünlüğünün dikkate alınmasından yanayız. Sivil siyasetin etkinliğini artıran modern katılımcı ve demokratik bir yönetim amaçlanmalıdır. Anayasanın sosyal ve ekonomik haklar ve ödevlere ilişkin hükümleri düzenlenirken 'sendikal hak ve özgürlükler yeni anayasanın aksesuarı olmamalı', sendikal hakların özüne dokunan yasaklamalardan kaçınılmalı, uluslararası normlara uygun sağlam güvenceler oluşturulmalıdır."

Reklam
Reklam

"BÖLGEDE BİREYİ ESAS ALAN REFORMLAR DEVAM ETMELİ"
Son yıllarda ülkemizin yakaladığı güven, istikrar ve barış ortamının terörle bozmak, yapısal reformların önünü tıkamak isteyenlerin yine harekete geçtiğini ifade eden Arslan, "Şiddeti meşrulaştırıp kollektif aklı yok eden tehlikeli bir oyunu aklı selim sahibi herkesin reddetmesi gerekir. Türkiye'de kan ve gözyaşının artık durmasını isteyen sağduyu sahibi herkesin şiddete teröre ve silaha kararlılıkla hayır demesi gerekmektedir. Türkiye demokratik açılımlarını ısrarlı ve kararlı bir biçimde sürdürmelidir. Bireyle devlet, toplumla siyaset arasındaki güven sorununu giderecek, bölge insanının hem devletine, hem de geleceğe güvenle bakmasını sağlayacak, bireyi esas alan yeni reformların kararlılıkla devam ettirilmesine daha fazla ihtiyaç bulunmaktadır. Bu noktada etkin ve kucaklayıcı modern devlet odaklı bir bakış açısına ihtiyaç vardır." diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz