HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, 28 Şubatçılardan yargı önünde hesap sorulmasını ve bu dönemlerde mağdur olanların mağduriyetlerinin giderilmesini istedi.
HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan, 28 Şubat post modern darbesinin 15. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, “28 Şubat 1997 post modern darbesinin 15. yılında yapılacak bir değerlendirme, Türkiye’nin bugünkü siyasi ve ekonomik gündeminden ayrı düşünülemez. Bugün içinde yaşadığımız sıkıntıları anlamak için JİTEM, Batı Çalışma Grubu, Susurluk, 28 Şubat, Şemdinli, 27 Nisan ve Ergenekon bağlantıları ortaya konularak karanlık ilişkiler açığa çıkartılmalıdır." dedi.
Ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme ancak özgürlükçü ve demokratik bir ortamda mümkün olabileceğine dikkat çeken Arslan, "Türkiye’de demokrasinin askıya alındığı bütün süreçler çalışanların ve emekçilerin, yani toplumun büyük bir kesiminin zarar görmesine neden olmuştur. Yaşanan anti demokratik süreç dolayısıyla yüksek dış borç stokları; siyasi iradeyi felç etmiş, toplum fakirleşmiş ve devlet yerli ya da uluslararası finans çevrelerine mahkum hale gelmiş, 16 banka batırılmış, 50 milyar dolarlık fatura topluma ve devlete çıkartılmıştır. İrtica-laiklik söylemi ile pek çok kesim mağdur edilmiş, 2000 ve 2001 krizlerini yaratan koşullar hazırlanmıştır. Bu krizlerden de en büyük zararı halk ve küçük işletmeler görmüştür. 28 Şubat'ta emek hareketinin önü kesilmiştir. Baskı ve korkularla görevlendirmelerle, sivil ve demokratik refleksler zayıflatılmıştır. Sendikalar, 1990’larda 12 Eylül travmasını atlatmış, sivil ve demokratik reflekslere yeniden dönmüşken, 28 Şubat, sendikaların demokratikleşme, sivilleşme ve güçlü, sivil ve bağımsız kurumlar haline gelme çabalarını durdurarak yeniden geri çevirmiştir. 28 Şubat sürecinde, sendikalar içerisinde ciddi bir ayrım mekanizması kullanılarak kendi otoriter karakterine ve anti demokrasiye itaatkar bir sendikal hareket yaratılmak istenmiştir." ifadelerine yer verdi.
HAK-İŞ Konfederasyonu'nun öteden beri, 12 Eylül askeri darbesine, 28 Şubat ‘Post Modern’ darbesine ve 27 Nisan ‘e-bildirgesine’ karşı çıktığını, demokrasiden yana taraf olduğuna dikkat çeken Arslan, açıklamasına şöyle devam etti: "Türkiye’nin demokratikleşme yolunda attığı adımları ve yeni anayasa çalışmalarını destekleyen HAK-İŞ, darbelerin mimarlarından ve bunlara ortam hazırlayanlardan yargı önünde hesap sorulmasını istemektedir. 12 Eylül başta olmak üzere darbecilerden yargı önünde hesap sorulmasını olumlu buluyor, 28 Şubat sürecinin mimarlarından da yargı önünde hesap sorulmasını ve bu dönemlerde mağdur olanların mağduriyetlerinin giderilmesini istiyoruz. Bir daha 28 Şubatlar, darbeler ve darbe girişimleri olmasın istiyoruz. Bunun anayasal garantilere bağlanması gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle 12 Eylül 2010 referandumunu son derece önemli buluyoruz. Yeni, demokratik ve sivil anayasa talebimizi de bir kez daha yineliyor ve gerçekleşmesini bekliyoruz.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz