HAK-PAR Başkanı Bozyel: Yeni anayasa çağ atlama fırsatı sunuyor

Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı Bayram Bozyel, “Yeni anayasa yapımı Türkiye’ye çağ atlama fırsatı sunuyor. İnsanlığın demokrasi, özgürlük ve toplumsal adalet yolunda edindiği enin tecrübe dünyamızda kalıcı bir barışın inşası için güçlü bir zemin oluşturmaktadır. Söz konusu güçlü zemin ve elverişli uluslararası iklim, aynı zamanda Türkiye’nin çağ atlaması, özel olarak da yeni bir anayasa yapmak için büyük fırsat oluşturuyor.” dedi.
Bozyel, "Kürt halkının haklarını tanıyacak Demokratik Anayasa için öneriler’ konulu basın toplantısında yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Prestige Otel’de gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bozyel, dünyada gerçekleşen köklü değişim isteğinin Türkiye’de de beklendiğine vurgu yaptı. Geçen yıl 12 Eylül’de yapılan referandum ve 12 Haziran genel seçim sonuçlarının yeni anayasa talebini daha görünür hale getirdiğine işaret eden Bozyel, “Tekçi, ırkçı, otoriter ve militarist zihniyetli değer ve kurumlar aşınıyor. Her geçen gün daha da açığa çıkan hak ve özgürlük temelli talepleri karşılamaktan uzaklaşıyor. Türkiye’nin kendini demokratik, çoğulcu ve evrensel değerler temelinde yeniden yapılandırması bakımından eski rejim bir ayak bağına dönüştü.” diye konuştu.

“DEMOKRATİK ORTAM OLUŞTURULMALI, ETKİN KATILIM SAĞLANMALI”
Yeni, demokratik, çoğulcu ve evrensel hukuk standartlarını esas alan bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Bozyel, yeni anayasanın toplumu oluşturan bütün kesimlerin etkin katılımı ile sağlanabileceğine işaret etti. Yeni bir anayasa için yasal ve toplumsal zemini yasakçı unsurlardan ayıklamanın önemli olduğunu söyleyen Bozyel, yasakçı zihniyetin ürünü düzenlemelerin bir an önce kaldırılması gerektiğine kaydetti.
Geçmiş dönemde yapılan yasaların, ortak özellikleri arasında tekçi, otoriter ve baskıcı bir zihniyetle gerçekleştirildiğine değinen Bozyel sözlerini, şöyle sürdürdü:
“Bu yüzden geçmiş dönemde yapılan anayasaların referans alınmaması gerekiyor. Yeni anayasa yepyeni bir sayfaya yazılmalı ve Türkiye’nin çoğulcu yapısını esas alan demokratik ve özgürlükçü bir ruhla yapılmalıdır. Yeni anayasada herhangi bir ideolojiye atıfta bulunulmasına gerek yoktur. Yeni anayasa toplumsal değişime ve gelişmelere karşı duyarlı, değiştirilemez hükümlerden uzak, gelecek kuşakların inisiyatifini ipotek altına sokmayacak bir karakterde yapılmalıdır.”

“GEÇMİŞİN HASAR TESPİTİ YAPILMALIDIR”
Yeni bir toplumsal sözleşmenin temel sütunlarını dikmeden önce geçmişle bir mühasebe yapılmasının önemine dikkat çeken Bozyel, “Türkiye Osmanlı bakiyesi olan çok uluslu, çok dilli, çok kültürlü, çok din ve mezhepli bir coğrafya üzerinde kuruldu. Kürtler söz konusu coğrafyanın birimlerinden birisini oluşturuyordu. Zilan, Dersim ve Ağrı’da olduğu gibi birçok katliama maruz kaldı. Bunların muhasebesi yapılması gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Bozyel, yeni anayasada bulunması gereken özellikleri şu şekilde sıraladı: “Kürt halkının ulusal kimliği tanınmalı ve bundan kaynaklanan ulusal demokratik hakları güvence altın almalı. Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları bölgede Kürtçe, eğitim dili olarak kullanılmalı, kamusal alanda Türkçe’nin yanı sıra resmi dil olarak kabul edilmeli. Kürtçe ve Kürdistan ismiyle siyasal partiler kurulabilmeli, bu alanda serbestçe faaliyet gösterebilmeli.”
Dün TBMM’de konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın "Kürtlere hakları verilecek" sözlerini de değerlendiren Bozyel, “AK Parti 2005’ten bu yana olumlu çalışmalar ortaya koydu. Referandum süreci de bunlardan bir tanesiydi. Ancak en son yapılan genel seçimlerden sonra şoven ve kaba yöntemlere başvurduğunu gördük. Bu nedenle eğer hükümet yeniden açılım ruhunu gerçekleştirip bu konuda adımlar atarsa bundan memnuniyet duyacağız ve sonuna kadar destek vereceğiz.” değerlendirmesini yaptı.