Bir çift bebek sahibi olmaya karar verdiği andan itibaren bu alanda uzman bir doktora danışmalıdır. Yapılan tetkikler sonucunda hiçbir engel ya da sorun tespit edilmediyse sağlıklı bir hamilelik süreci için korunmasız olarak ilişkiye girilmelidir. Girilen ilişki sonrasındaki birkaç günden itibaren kadının kendi vücudunda fark edemeyeceği bazı belirtiler yaşanabilir. Ancak hamilelik durumu ilk aşamada bir doktor tarafından sağlık kuruluşunda yapılabilecek kan testleri ile ortaya çıkar. Hamile olan bir kadının kendi vücudunda gözlemleyebileceği ve fark edebileceği değişiklikler, ilişkiden yaklaşık 10 ya da 12 gün sonra yaşanmaya başlar. Bu belirtiler her zaman hamilelik habercisi olmayabilir.
Adet dönemi öncesinde yaşanan bazı genel belirtiler hamile olan kadınların yaşadıkları ile karıştırılabilir. Bu iki durumun belirtilerini ayırt edebilmek için en doğru yol bir doktora danışmak ve hamilelik testi yaptırmak olacaktır. Eğer bebek sahibi olmak isteniyorsa ve bilinçli bir şekilde planlı olarak korunmasız cinsel ilişkiye girildiyse belirtileri öncelikli olarak hamileliğe yormak son derece normaldir. Ancak evde yapılan hamilelik testleri ya da sağlık kuruluşlarında yapılan kan testleri ile hamile olunup olunmadığı anlaşılabilir. Hamilelikte ve adet döneminde görülen şişkinlik, hazımsızlık, yorgunluk ya da uyku hâli, cinsel istekte artış, akıntıda artış gibi belirtiler ortaktır. Hamilelik ve adet belirtilerinin ayırt edilebilmesindeki en önemli nokta eğer ilişki yaşandıysa ve PMS döneminde olduğunuzu düşünmüyorsanız mutlaka test yaptırmanız gerekir.
Hamileliğin ilk ay belirtileri genel olarak kadın tarafından gözlemlenmesi zor bir şekilde birinci haftadan itibaren başlar. Bu belirtiler ancak kan testlerinde görülebilir değişikliklerdir. Bu dönemde görülen belirtiler erken hamilelik dönemi adı altında değerlendirilmektedir. Kişiden kişiye değişiklik gözlemlenebilir ve farklılık gösterebilir. En güvenilir olarak kabul edilen kan testleri kesin sonucu verebilmektedir. Döllenme yaşandıktan sonraki 10-12 içerisinde belirtiler yaşanmaya başlanabilir. Ancak belirti yaşanması her kadında olmak zorunda olan bir durum değildir. Kişi hamile olsa da belirti yaşamayabilir.
Çeşitli sebeplere bağlı olarak kadınların adet döngülerinde değişiklik yaşanabilir. Erken başlayan adet kanamaları da bu değişikliklerden biridir. Her erken adet görme durumu hamileliğe yorulmamalıdır. Eğer hamile olmak isteniyorsa ve erken adet görülme durumu varsa zaman kaybetmeden bu alanda uzman olan bir doktora başvurulmalı ve gerekli testler yaptırılmalıdır. Çünkü bu gecikme farklı başka sorunların habercisi de olabilir. Erken regl olmak hamilelik belirtisi değildir ancak başka bir rahatsızlığın belirtisi olabilir.
Hamileliğin en bilinen belirtileri arasında göğüslerde hassasiyet hissi de bulunmaktadır. Bebek beklenmiyorsa ya da beklendiği halde hamilelikten emin olunamıyorsa bu belirti adet döneminden önceki süreçte olunduğunun işareti de kabul edilebilir. Hamilelik testi yaptırmadan ve bir doktor tarafından hamilelik tanısı koyulmadan bu belirtinin hamileliğin işareti olduğu düşünülmemelidir. Evde yapılan testlerden ziyade kan testleri daha garanti kabul edilen sonuçlar vermektedir. Göğüslerde hassasiyet hamilelik belirtisi olabildiği gibi adet belirtisi olarak da karşımıza çıkar.
Bir kadın hamileliğinin ilk günlerinde olduğunu vücudunda yaşanan değişikliklerden anlayamayabilir. Çünkü hamileliğin ilk hafta belirtileri genel olarak belirgin değildir ve kanda oluşur. Kandaki HCG hormonunun seviyesinin yükselmesi ile hamileliğin kaçıncı haftasında olduğu da anlaşılabilir. Ancak regl öncesi dönem gibi hamileliğin ilk günlerinde de hassasiyet, şişkinlik, ağrı gibi bariz belirtiler yaşanabilir.
Kadınların hamile olduklarını anlayabilmesi ve bundan emin olabilmesi için hissedilen belirtiler yeterli değildir. Hissedilen belirtiler regl öncesi dönem ya da regl sonrası dönemden kaynaklanıyor olabildiği gibi başka rahatsızlıklar, stres, mevsim geçişi gibi durumlardan da kaynaklanabilir. Bazı durumlarda evde yapılan gebelik testleri de kesin tanı koyabilmek için yeterli olmaz. Bu nedenle eğer korunmasız olarak ilişkiye girildiyse ve hamilelik şüphesi varsa en kesin ve garanti kabul edilen çözüm bir sağlık kuruluşunda kan testi yaptırmak olacaktır.
“Hamileyim ama belirti yok” endişesi olan kadınları rahatlatacak en kesin yöntem bir doktora danışarak doktorun yönlendirmesi ile hamilelik testi yaptırmak olacaktır. Çünkü kişiden kişiye değişkenlik gösteren bünyeler bazen hamilelik belirtisi de göstermeyebilir ya da beklenen belirtiler daha ileri zamanlarda görülebilir. Hamile olup da belirti göstermemek normal bir durum olarak karşılanır ve her kadında belirti yaşanmak zorunda değildir.
En bilinen hamilelik belirtilerinden bazıları adet döneminde gecikme, baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, yorgunluk, aşerme, göğüslerde hassasiyet, vajinal akıntı, duygularda değişiklik, sık sık idrara çıkma, belde ve kasıklarda ağrı olarak kabul edilmiştir. Ancak bu belirtilerin hiçbiri tek başına yeterli değildir. Çünkü farklı sebeplere bağlı olarak görülebilen bu durumlar her zaman hamilelik habercisi olmayabilir. En sağlıklı sonuç bir doktor tarafından yapılacak olan testlerle ortaya çıkacaktır.