Hanefi Bostan: “ Kamu Çalışanlarının Hak Kayıpları Giderilmeli”

Hükümetin sorumluluğunda olan ve yerine getirmesi gereken görevlerin olduğunu söyleyen Türkiye Kamu Sen İstanbul İl...

Hükümetin sorumluluğunda olan ve yerine getirmesi gereken görevlerin olduğunu söyleyen Türkiye Kamu Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, “Kamu çalışanlarının hak kayıplarının giderilmesi için hükümet harekete geçmelidir” dedi.Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, yaptığı yazılı açıklamada hükümetin sorumluluğunda olan görevlerden bahsetti. Hanefi Bostan, kamu çalışanlarının hak kayıplarının giderilmesi için hükümetin harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Soma’da 301 işçinin ölümü ile sonuçlanan faciadan birçok ders çıkarılması gerektiğini kaydeden Hanefi Bostan, “En önemlisi iş güvenliği ile ilgili gerekli önlemlerin alınmadığı hiçbir iş yerinin çalıştırılmasına izin verilmemeli, risk taşıyan bütün iş yerleri belli periyotlarla denetlenmelidir. Artık gerekli eğitimin verilmediği ve gerekli güvenlik önlemlerinin alınmadığı ve usulen denetlenen iş yerlerinde hiçbir ferdin çalıştırılmasına müsaade edilmemelidir. Hükümet bu konuda İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'ndaki eksiklikleri bir an evvel tamamlayarak hem işçilerin ve hem de memurların çalıştığı bütün birimlerde yürürlüğe koymalıdır” şeklinde konuştu.“İŞ SAĞLIĞIYLA İLGİLİ ÇALIŞMALAR YAPILMALIDIR”İş sağlığı ile ilgili çalışmalar yapılması gerektiğine değinen Bostan, “Hükümet kamu kurumlarında yeterli sayıda iş sağlığı ve güvenliği uzmanı kadroları tahsis etmelidir. İş sağlığı ve iş güvenliği uzmanının maaşını patron tarafından verilmemeli, bununla ilgili bir fon oluşturularak bunların maaşı fon aracılığıyla ödenmelidir. İş veren tarafından maaşı verilen iş sağlığı ve güvenliği uzmanının görev yapamayacağı gerçeği artık görülmelidir. Taşeron sistemine son verilerek iş güvencesi sağlanmalı ve insanımız köle gibi çalıştırılmaktan kurtarılmalıdır. Şurası iyi bilinmelidir ki, hiçbir şey insan sağlığından ve hayatından daha önemli değildir. Yine 301 şehidimizin ailelerine ve çocuklarına başta Hükümet ve millet olarak sahip çıkmalıyız. Onları sefaletle yüz yüze bırakmamalıyız” dedi.Akademisyenlerin makam tazminatlarının arttırılması gerektiğine de değinen Bostan, “Öncelikle bütün akademisyenlere 2002 yılından beri verilmeyen makam tazminatı verilerek görev tazminatı artırılmalıdır. Araştırma Görevlilerinin ek göstergesi 3 bin 600’e, Öğretim Görevlilerinin ve Yardımcı Doçentlerin 4 bin 800’e, doçentlerin 5 bin 300’e, profesörlerin de 7 bine çıkarılması gerekmektedir. Yine memurların ve şeflerin ek göstergesi 3 bine, şube müdürü, fakülte ve yüksek okul sekreterlerinin 3 bin 600’e çıkarılması bir zaruret haline gelmiştir. Ayrıca şeflerin birinci dereceye kadar yükselmelerine izin verilerek, şube müdürü, fakülte ve yüksek okul sekreterlerine makam tazminatı verilmelidir” diye konuştu.“TOPLU SÖZLEŞMELER MEMURUN YÜZÜNÜ GÜLDÜRMEDİ”Toplu sözleşmenin memurun yüzünü güldürmediğini söyleyen Bostan, “2 milyon 600 bin memur ve 1 milyon 800 bin emeklinin maaş ve aylıklarına yapılan zamlar yılın ilk dört ayında enflasyon karşısında erimiş bulunmaktadır. Nitekim 2013 yılı Aralık ayında 4 kişilik bir ailenin asgari geçimi için gereken miktar 3 bin 702 TL iken, 2014 yılının ilk dört ayında 202 TL arttı ve 3 bin 904 TL’ye yükseldi. 2014 yılının başında alınan 123 TL’lik zam eriyip gittiği gibi, memurlar geçen yıla göre 79 TL daha fakirleşti. Bu nedenle hükümet memur ve emekli maaş zamlarının gözden geçirmeli ve 2013 yılında yapılan toplu sözleşmede unutulan 2014 ve 2015 yılı enflasyon farkı uygulamasını hayata geçirmelidir” şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: