Hasan Celal Güzel: Başbakan 28 Şubat MGK Tutanakları Için Devreye Girmeli

28 Şubat kararlarının alındığı tarihi Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantı tutanaklarının Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmemesi, tartışmaları da beraberinde getirdi. Anavatan Partisi hükümetlerinde Devlet Bakanı, Gençlik Spor Bakanı ve Milli Eğitim Bakanı olarak görev yapan Hasan Celal Güzel, Başbakan'ın devreye girip zabıtları istemesi gerektiğini söyledi. Tutanakların gönderilmemesinin 'devlet sırrı'yla bir ilgisinin olamayacağını vurguladı. Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuşan Güzel, konuya ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: "Artık Türkiye'de rejim değişti. Tam demokrasiye doğru geçiliyor. Böyle bir durumda kalkıp MGK kararlarının Genel Sekreterliği çalışması çerçevesinde mahkeme karşısında hele o ülkenin rejimine, hükümetine kasdedilmişken; bunun ne değeri olabilir; bunun devlet sırrı neresidir? Bunun devlet menfaatiyle ilgili ne hükmü vardır? 28 Şubat'ta yapılan ve tamamen zamanın Başbakanına baskı için düzenlendiğine artık sokaktaki çocukların bile bildiği bir şeyi vermemek ne demektir. Onun yapılacak şeyde şudur: Sayın Başbakan'ın devreye girmesi lazımdır. Milli Güvenlik Genel Sekreterliği zaten Başbakan'ın şahsına bağlıdır. Getir kardeşim zabıtları demesi lazımdır. İnşallah imha etmemişlerse getirirler." "28 ŞUBAT'TA DGM'LER GENELKURMAY'A ADETA BAĞLI KURULUŞLARDI"28 Şubat sürecinde, hükümeti devirmeye teşebbüs ettikleri iddiasıyla 103 kişi hakkında açılan ve Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada bazı sanık avukatları, eski bakanlardan Hasan Celal Güzel'in 28 Şubat döneminde Batı Çalışma Grubu (BÇG) belgeleri ile ilgili suç duyurusunda bulunduğunu, buna dönemin Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'in takipsizlik kararı verdiğini; Güzel'in bu karara karşı İstanbul 4 No'lu DGM'ye itirazda bulunduğunu ancak bunun reddettiğini dile getirmişlerdi. Sanık avukatlarının bu savunmasını değerlendiren Güzel, o dönem Türkiye'de militarist bir darbenin yapıldığını ve DGM'lerin askerin tesiri altında olduğunu söyledi. Daha sonra bu mahkemelerin kaldırıldığını hatırlatan Güzel, konuya ilişkin kendisinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde 5 dava kazandığını vurguladı. "DGM'ler maalesef tamamen emir altında çalışan; Genelkurmay'a adeta bağlı kuruluşlardır." diyen Güzel, savcıların elinde halen 16 sene sunduğu belgelerin olduğunu kaydetti. "Çok şükür, Elhamdulillah bugünleri de gördüm." ifadelerini kullanan Güzel, bu belgeleri savcılar başta olmak üzere dönemin devlet kuruluşlarına verdiğine dikkat çekti.Sanık avukatlarının mahkemenin menfi kararına dayanmalarının gülünç bir hadise olduğunun altını çizen Güzel, "Siz zaten o dönemi darbecileriyle, hukukuyla, yargısıyla yargılıyorsunuz. Yaptığınız bu. Zaten o zaman hukuk işlese bu darbe olur mu? Bu suçlar işleniyor diye tek mahkeme tatkikata geçmiş mi? Bunu şikayet eden tek benim, belgeli bir şekilde. Adam kalkıp, 'ne diye şikayet ettin' diye beni içeri alıyor. Ondan sonra da bu şekilde karar veriyor. Şimdi bunu, sanıkların suçsuzluğuna gerekçe gösteriyorlar. Bu savunmaya ben başka yerimle gülerim." diye konuştu.