Hasan Doğan: 'Cesur değiliz'

Türkiye Futbol Federasyonu Başkan Vekili Hasan Doğan, zamanında görevde bulunan birilerinin ellerindeki gücü illegal yollarda kullandıkları için Futbol Federasyonu'nun bu kadar tartışıldığını söyleyerek, "Futbol Federasyonu'nun elindeki güç, bir takımı şampiyon yapmak, bir takımı küme düşürmek, bir takıma paye vermek şeklinde kullanılabilir. Herhangi bir dönemi kastederek söylemiyorum, ancak bu güç bu anlamda kullanılmış. Bugün veya dün veya 20 sene önce eğer kullanılmasaydı, Futbol Federasyonu bu kadar çok konuşulmazdı" dedi. Doğan, bir yıllık icraatlarında çok başarılı olduklarını, ancak tek eksiklerinin Haluk Ulusoy'un cesaretinin kendilerinde olmadığını söyleyerek, , daha cesur davranmaları gerektiğini ifade etti.

Reklam
Reklam

Futbol Federasyonu Başkan Vekili Hasan Doğan, Futbol Extra dergisine gündemi belirleyecek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Futbol Federasyonu'nun bu kadar tartışılmasının ve gündemde olmasını zamanında görevde bulunan birilerinin ellerindeki gücü illegal yollarda kullanmalarına bağlayan Doğan, "Futbol Federasyonu, futbol işini düzenleyen ve denetleyen bir kurumdur. Taraftarı yoktur. Kulüp değildir. Futbol Federasyonu'nun elindeki güç, bir takımı şampiyon yapmak, bir takımı küme düşürmek, bir takıma paye vermek şeklinde kullanılabilir. Böyle bir gücü var yani Futbol Federasyonu'nun. Dolayısıyla onun için bu kadar çok konuşuluyor. Çünkü bu güç bu anlamda kullanılmış. Ben herhangi bir dönemi kastederek söylemiyorum. Bugün veya dün veya 20 sene önce eğer kullanılmasaydı, Futbol Federasyonu bu kadar çok konuşulmazdı. Federasyon, kurumsal kimliği ön planda bulunan bir kurum olsaydı bu iş bu kadar çok konuşulmazdı. İşin içine girerseniz konuşulur. En basit bir şeyi söyleyeyim. Siz şimdi şikeden bahsediyorsunuz. Bir kulüp başkanı, MHK Başkanı'na, federasyon başkanına veya federasyondan birisine 'Şu maçıma şu hakemi ver' diyorsa ve o hakem de veriliyorsa bana göre bu şikedir. Ben en basitini söylüyorum size. Böyle bir şey olmuşsa o zaman federasyon konuşulur. Niye bir kulüp başkanı özellikle 'Ben bu hakemi istiyorum' desin? Bunun anlamı çok basittir. Futbol Federasyonu konuşulmasın, polemiklerin içinde kalmasın istiyorsak bunlara müsaade etmeyeceğiz bir kere" dedi.

Reklam
Reklam

"TEK EKSİĞİMİZ HALUK ULUSOY'UN CESARETİNİN BİZDE OLMAMASI"

Görevdeyken kendisine böyle bir talebin gelmediğini ifade eden Doğan, "Bugüne kadar ne Tahkim, ne Disiplin, ne de Merkez Hakem Kurulu ile ilgili tek bir talep bile gelmedi. Niye gelmedi? Çünkü telefon edecek kişi, benden bir netice alamayacağını biliyor, onun için gelmiyor. Kapatırsanız telefonu gelmez. Bu kadar basit. Sabri Çelik, MHK Başkanı seçildiği günü bana geldi. Benim Sabri Bey'e söylediğim şu oldu. 'Sen benim telefon numaramı al, ben seninkini istemiyorum. Çünkü ben seni aramam. Eğer seni herhangi birisi arar, her hangi bir şekilde tehdit ederse o zaman hemen beni bu telefon numarasından arayacaksın' dedim. Aradı. Ondan sonra biz Cemal Aydın ile ilgili soruşturmayı başlattık. Ancak Sabri Çelik yazılı ifadesini başka şekilde verdi. Hakem isteme şeklinde değil de şu üç tane hakeme maç verilmesini talep ettiğini söylemişti. Ama yazılı ifadesinde bunları söylemedi. Soruşturmaya yazılı ifadesini aldıktan sonra başlamamakla da biz hata ettik. Sabri Çelik benim kanaatimce çok güzel görev yaptı. İyi niyetli görev yaptı. Problemleri iyi bildiği için güzel ve doğru işler yaptı" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Federasyon olarak ilk yıllarında başarılı olduklarını ileri süren Doğan, "Bizim hedeflerimizin başında futbol anarşisini bitirmek, Futbol Federasyonu'na güvenirlilik kazandırmak ve kurumsallaşmayı sağlamak geliyordu. Yani üç öncelikli hedefimiz bunlardı. Benim şahsi kanaatim, şiddeti önleme konusunda önemli bir yol kat ettik. Sezon başını bir hatırlayın, 'Bu lig bitmez' deniyordu. Bu kampanyanın da faydası oldu ve kazasız belasız lig bitti. Temiz bir şekilde hem de. Yani bu konuda çok mesafe kat ettik. Güvenilirlik konusunda yönetim kurulu olarak dik durmayı başardık bu konuda da başarılı olduğumuza inanıyorum. Zaten kurumsallaşma konusunda herkesin takdiri var" dedi.

Mevcut Futbol Federasyonu yönetiminin daha cesur olması gerektiğini belirten Doğan, 'Bana göre daha cesur olmalıyız. Haluk Ulusoy'un cesareti bizde de olmalı. Şimdi disiplin talimatı da sıfırdan değişiyor. Yani bu konuda yaşadığımız sıkıntıların nedenlerinden biri yönetmeliklerin açık ve net olmaması" dedi.

Doğan, bu sezonki ligin en temiz lig diyemeyeceğini, ama bir önceki sezondan çok daha temiz bir lig olduğu düşündüğünü söyledi.

Reklam
Reklam

"FEDERASYON BAŞKANLIĞI İÇİN YÜKSEK OKUL ŞARTI KESİNLİKLE NORMAL DEĞİL"

Federasyon başkanlığı için yüksek okul şartının kesinlikle normal olmadığını belirten Doğan, "Zaten bu konuda sayın Bakanımız'a da kendi görüşümü söyledim. Ama başkanlık için dönem sınırlaması çok doğru. Çünkü mevcut sistemde iktidarda bulunan yönetimin seçim kaybetmesi mümkün değil" dedi.

Seçim döneminde Haluk Ulusoy'un mevcut yönetiminden hiçbir kişi için, "Bu, bu olursa olmam, bu olmalı" gibi bir şey söylemediğini kaydeden Doğan, "Bu doğru değil. Ben kendisine sadece bir yönetim biçimi ve yönetici profili çizdim. Mevcut yönetim kurulundan 7-8 kişinin değişmesinin çok iyi olacağını söyledim o kadar. Ama ne gidecekler, ne de gelecekler konusunda tek bir isim bile telaffuz etmedim" ifadelerini kullandı.

MHK Başkanı Ufuk Özerten'in Galatasaraylıyım demesini de değerlendiren Doğan, "Ufuk Özerten'i tanıyan insanlar onun bu söylediğinin çok normal olduğunu bilir. Ufuk'un söylediği doğru değil ama niye söylediğini de anlatayım. O kadar çok kendine güveni var ki bu konuda, 'Ben Galatasaraylıyım desem ne olacak kardeşim, herkes beni tanıyor, benim Galatasaraylı olmamdan hiçbir şey çıkmaz' düşüncesinde. Ben bile Ufuk'un Galatasaraylı olduğunu bilmiyordum. Daha komik bir şey söyleyeyim, İlhan Cavcav dahi bunu bilmediğini ve şaşırdığını bana söyledi. Hiç kimsenin bilmediği konuyu söylemek zorunda değildi. O dobra bir adamdır. Ama biraz fazla. Benim Beşiktaşlı olduğumu herkes biliyor ama beni Beşiktaşlılığım'dan dolayı bir tane eleştiren yok. Biraz da yaptığınız uygulamalarla ilgili" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

Trabzonspor'un bu sezon canı en az yanan takım olduğunu kaydeden Doğan, "Kim kaybederse o konuştu. Trabzonspor'un bütün lig maçlarına bakın, bu sene hakem olarak en talihli takım Trabzonspor'dur. Üç büyüklerle ligin ilk yarısında kendi sahasında yaptığı maçlarda hakem hataları lehineydi ama buna rağmen bir maçta hakem hata yaptı diye gürültü koparttılar" dedi.

"KESİNLİKLE FUTBOL FEDERASYONU BAŞKANI OLMAYACAĞIM"

Haluk Ulusoy yönetimiyle şu anki mevcut yönetim arasında yönetilme tarzı açısından farklılıklar olduğunu kaydeden Doğan, "Haluk arkadaşımızın zamanında Futbol Federasyonu'nun bir yönetilme tarzı vardı. Bu dönemde ise farklı bir tarz var. Aynı tarz değil. Hangisi doğrudur, bunu kamuoyu karar verecek. Ama Haluk Bey'in tarzı başkan ağırlıklı tek adam modeliydi . Haluk Ulusoy çok sevdiğim birisi, çok yakın arkadaşım aynı zamanda. Futbola da çok hizmeti geçmiş birisi. O bir modeldir. Böyle modeller Türkiye'de çokça var. Bir de çok sesli bir model vardır. Bizim federasyonumuz çok sesli bir federasyondur. Bizim federasyonun içerisinde her yönetim kurulu arkadaşımız çekinmeden, korkmadan her türlü görüşünü ifade edebilir. Bu ifadeler basına da yansıdığı için bu zaman zaman bir kavga gibi, sürtüşme gibi değerlendiriliyor. Benim veya başka bir yönetim kurulu arkadaşımızın her konuda başkanla yüzde yüz hem fikir olması mümkün değil. Çok hararetli tartışmaların yaşandığı, insanların farklı fikirleri savunduğu çok kararlar oldu. Ama ben bunu bizim federasyonumuzun zenginliği diye düşünüyorum" dedi.

Reklam
Reklam

Ersun Yanal'ın sadece A Milli Takım Teknik Direktörü olduğunu belirten Doğan, "Evet biz göreve geldiğimiz ilk zamanlarda bu konuda bir değişiklik yaptık ve kendisini A Milli Takım Teknik Direktörlüğü'nden Milli Takımlar Teknik Direktörlüğü'ne getirdik. Ancak olmadı bu. Çünkü kendisi bu sözleşmeyi imzalamadı. Ersun Hoca sadece A Milli Takım Teknik Direktörüydü" dedi.

Kendisinin federasyon başkanı olacağı yolundaki söylentilerin doğru olmadığını kaydeden Doğan, "Bunu daha önce de söyledim, şimdi de söylüyorum. Kesinlikle Futbol Federasyonu Başkanı olmayacağım. Hatta, bu 4 yıllık dönemin sonunda yönetim kurulunda bile olmayacağım. Bu kesin ve net" dedi.