Sağlık Bakanlığı Aşı Bilim Kurulu, kızamık aşısıyla ''bir çocuğun hayatının karardığı, Türkiye'nin hatalı aşı yüzünden SSPE cehennemi olduğu'' iddiası üzerine toplandı
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu, toplantı sonrası Bilim Kurulu üyeleri ile basın toplantısı düzenledi.
Sağlık Bakanlığının hiçbir dönemde bayat ya da bozuk aşı yapılmasına izin vermediğini bildiren Torunoğlu, bu konuda Bakanlığın son derece hassas davrandığını vurguladı.
Türkiye'de uygulanan aşıların Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezinde biyolojik kontrolden geçirildiğini, dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir uygulama olmadığını anlatan Torunoğlu, ''Analizden geçirilmemiş hiçbir aşıyı uygulamaya sokmadık'' dedi.
Sağlık Bakanlığı Aşı Bilim Kurul Üyesi ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da iddiaya konu olan çocuğun SSPE hastalığına, kızamık aşısı olmasından dolayı değil, aşı olmadığı için geçirdiği kızamık hastalığından yakalandığını bildirdi.
SSPE hastalığının kızamık aşısı olmadığı için kızamık geçiren çocuklarda 7 ile 8 yıl sonra ortaya çıktığını anlatan Ceyhan, bu hastalığın görülme oranının 10 binde 1 olduğunu söyledi.
Türkiye'de aşılama oranlarının gelişmiş batı ülkelerinin seviyesine ulaştığını, bu nedenle artık yılda ancak 3-5 vakaya rastlandığını ifade eden Ceyhan, İstanbul'da bir süre önce görülen 60 vakanın bu nedenle büyük haber olduğuna dikkati çekti.
Ceyhan, ''SSPE hastalığı, kızamık aşısından dolayı ortaya çıkmaz, aşılanmadığı için kızamık geçiren çocuklarda görülebilir. Kızamık aşısı tam aksine SSPE'yi önler'' diye konuştu.
Aşılama sayesinde bugün dünyada birçok hastalığın artık ortadan kalktığını kaydeden Ceyhan, çocuk felci ve çiçek hastalığının minimize edilmesiyle insanların artık bu hastalıklardan ölmediğini belirtti.
Bu hastalıklar görülmediği için artık tıp fakültesindeki öğrencilere öğretemediklerini belirten Ceyhan, şunları kaydetti: ''Aşılama oranlarının yüksek seviyede olmasından dolayı SSPE hastalığının artık Türkiye'de 7-8 sene sonra görülmeyeceğini ümit ediyoruz. 2007 yılında vaka sayılarında çok büyük düşüş oldu. Bu nedenle 2015 yılından itibaren artık ülkemizde SSPE görülmeyecek. Ancak aşılama oranlarının bu seviyede devam etmesi gerekiyor. Aşılama bir gönül meselesidir. Bu tür iddialar şevkimizi kırıyor. Bu iddiaları duyan ailelerden, çocuklarını aşılatmayanlar olursa ve bir çocuk bile SSPE hastalığına yakalanırsa bunun sorumluluğunu kim üstlenecek.''
Ceyhan, bir soru üzerine, Türkiye'de halen bin 51 SSPE hastası olduğunu söyledi. Sağlık Bakanlığı Aşı Bilim Kurulu Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ufuk Akova da SSPE'nin bebekken kızamık geçiren çocuklarda yıllar sonra ortaya çıktığına işaret etti.
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Torunoğlu, Bitlis'te normal dozun üzerinde verem aşısı yapılan bebek ile ilgili haberler üzerine soruşturma başlatıldığını ve ilgili personelin açığa alındığı bildirdi.
Aşı Bilim Kurulunda konunun ele alındığını ve bebeğe tüberküloz tedavisi uygulanması ve üç ay süreyle izlenmesi kararı alındığını belirten Torunoğlu, aşıya bağlı bir komplikasyon görülmeyen bebeğin hayati tehlikesinin de bulunmadığını kaydetti.
Mehmet Ceyhan ise diğer ülkelerde de normalden fazla doz aşılama vakaları olduğunu ancak dünyanın hiçbir yerinde bundan zarar gören kişi bulunmadığını bildirdi.
Sağlık Bakanlığının uyguladığı aşıların tek doz olduğunu, sadece verem aşısının çoklu doz halinde bulunduğunu belirten Ufuk Akova, ''Bu nedenle böyle bir olayın diğer aşılar için yaşanması mümkün değil. Verem aşısı için de başka benzer bir olay görülmedi'' şeklinde konuştu.