Konya'da bir hayat kadınını yere yatırarak ayaklarından tuttuktan sonra boğazını keserek öldürdükleri iddia edilen 3 kişiye, cinayet suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezası ve gasp suçundan 12'şer yıl 6'şar ay hapis cezası verildi. Sanıklardan cinayeti üstelenen Sefer Tamer S, "Pişmanım, yüce adalete sığınıyorum" derken, diğer iki sanık da cinayeti işlemediklerini iddia etti.
Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen hayat kadını cinayeti davasına tutuklu sanıklar Sefer Tamer S, Mustafa E. ve Muhammet Sami D. ile sanık avukatları katıldı. Bir önceki duruşmada verdiği mütalaasını tekrarlayan savcı, sanıkların TCK'nın 82/1 maddesinin H bendine göre (Kasten öldürme suçundan, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak ve işlenmesini kolaylaştırmak) ve TCK 149/1 maddesinden (gasp suçundan) cezalandırılmasını talep etti. Savcının mütalaasını kabul etmeyen sanık vekilleri, cinayeti Sefer Tamer S.'nin işlediğini belirterek, "Cinayet kasten olmamıştır. Müvekkillerimiz hayat kadını ile birlikte olmak için onun istediği yere gitmiş, fakat Sefer Tamer'in verdiği 20 YTL'yi beğenmeyen maktül, ağır hakaretlerde bulunmuştur. Bunun üzerine Sefer Tamer S., bir anda ağır tahrik altında cinayeti işlemiştir. Diğer sanıkların olayın aniden gelişmesi nedeniyle müdahale şansı olmamıştır. Gasp suçunu oluşturan hiç bir fiil ise oluşmamıştır. Buna göre Sefer Tamer'in ağır tahrik altında cinayeti işlediğinin göz önünde bulundurulması, diğer sanıklar hakkında ise beraat kararı verilmesini talep ediyoruz" dedi.
Mahkeme heyeti sanıklara son sözlerini sordu. Sanıklardan Sefer Tamer S., "Böyle bir olay yaşandığı için pişmanım. Yüce adalete sığınıyorum" dedi. Sanıklardan Muhammet Sami D. ise, "Sefer Tamer nişanlıydı. Hiç bir bayanla ilişkiye girmemişti. Mahkemede utandığım için daha önce söylemedim. O gün sadece Sefer Tamer'i gerdek gecesine hazırlamak için hayat kadınını ayarlamıştım. Ama olay farklı gelişti, pişmanım" derken, diğer sanık Mustafa E, "Söyleyeceğim bir şey yok, pişmanım" diyerek son sözünü söyledi.
Mahkeme heyeti ise, tüm sanıkların birlikte hareket ederek cinayeti işlediklerini ve gasp suçunu gerçekleştirdikleri kanısına vararak, her 3 sanığa cinayet suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Bu cezalarını 62. maddeyi uygulayarak müebbet hapse çeviren mahkeme heyeti, gasp suçundan ise ilk önce 15 yıl ağır hapis cezası verdi, daha sonra bu cezalarını 12'şer yıl 6'şar aya düşürdü.
CİNAYETİ POLİSTE FARKLI, MAHKEMEDE FARKLI ANLATMIŞTI Bir önceki duruşmada Sefer Tamer S. polisteki ifadesini değiştirip farklı bir şekilde cinayeti anlatmıştı. Nişanlı olduğu öğrenilen Sefer Tamer S, poliste hep birlikte cinayeti işledik derken, duruşmada şunları söylemişti: "Hayat kadını, Mustafa ile birlikte oldu. Daha sonra ben de ilişkiye girmek istedim. Yanımda olan 20 YTL'yi önerdim. Kabul etmeyerek, 'git o paraya annen ve kız kardeşinle birlikte ol' dedi. Hayat kadınını arabadan indirdim ve arkadaşlardan biraz uzaklaştık. Küfür etmeye devam etti. O sırada ben de yanımdaki bıçağı çıkartarak ona doğru salladım, boğazına gelmiş orada ölüverdi. Pişmanlık duyarak oradan ayrılırken, suç aleti bıçağı da 200 metre ileriye attım."
Olay, 15 Mart 2007 tarihinde merkez Selçuklu ilçesi Sarayköy Kuruçay mevkisinde meydana gelmişti. Polis, hayat kadını Hülya K. ile 40 YTL'ye anlaşıp, daha sonra öldürüp gasp ettiği iddia edilen Sefer Tamer S, Mustafa E. ve Muhammet Sami D'yi kısa sürede yakalamış, jandarma ekiplerine teslim etmişti. Mustafa E. ile Muhammet Sami D'nin elleri ve ayaklarından tuttuğu Hülya K'yi Sefer Tamer S'nin boğazını keserek öldürdüğünü ilk ifadelerinde söyledikleri iddia edilmişti.