"Hayati Risk Yoksa Evren, Mahkemeye Gelip Ifade Vermeli"

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, 12 Eylül döneminde binlerce gencin öldürüldüğünü, öldürülen gençlerin ailelerinden Kenan Evren'in mahkeme karşısına çıkarılması konusunda talepler geldiğini belirterek, "Gerçekten sağlığıyla alakalı çok ciddi ve hayati risk içeren bir durum yoksa Kenan Evren, mahkemeye gelip ifade vermeli" dedi.

Üstün, AA muhabirine darbe döneminde öldürülen insanların yakınlarının acılarını dindirmek için darbeyi yapan ya da darbeye karışan kişilerin yargılanmasının çok önemli olduğunu ifade ederek, 12 Eylül darbesinin halkın zihninde büyük acılara neden olduğunu, hiçbir yabancı gücün Türkiye'ye darbe kadar zarar vermediğini savundu.

Üstün, 12 Eylül'ün izlerinin silinmeye çalışıldığına dikkati çekerek, "Ekonomik anlamdaki izleri kısmen kaldırılmış olsa da hukuk alanındaki izlerini yeni yeni kaldırıyoruz. Bunun en önemli hamlesi de 12 Eylül 2010'da yaptığımız referandumdur. Bu referandumla ilk kez darbecilerin yargılanması gündeme gelmiştir" diye konuştu.

1960 ve 1980 darbelerinin ardından darbecilerin anayasaya kendilerini koruyucu hükümler koyduklarına işaret eden Üstün, 2010 yılındaki referandumla uygulamanın sonlandırdırıldığını vurguladı.

-"Evren, mahkemeye çıkarılmalı"-

Kenan Evren'in sağlık sorunları yaşadığını belirten Üstün, "Gerçekten sağlığıyla alakalı çok ciddi ve hayati risk içeren bir durum yoksa Kenan Evren, mahkemeye gelip ifade vermeli" şeklinde konuştu.

Üstün, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya'nın de mahkemede ifade vereceğini, bunun Türkiye için önemli bir gelişme olduğunu kaydederek, 12 Eylül darbesinin birçok ortağı olduğunu, alt kademelerindekilerin ve sivil destekçilerinin de hakim karşısına çıkarılması gerektiğini anlattı.

Üstün, darbe sürecinde öldürülen insanların yakınlarının acısının hala dinmediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"12 Eylül döneminde binlerce gencimiz öldürüldü. Bu gençlerimizin ailelerinden Kenan Evren'in mahkeme karşısına çıkarılması konusunda talepler geliyor. Ben davanın ilk duruşmasına da gittim. Orada müdahil olan mağdurların çoğu Evren'in mahkemeye getirilmesini istiyor ve ifade vermesini istiyor. Orada gördüğümüz, gözü yaşlı annelerimizin de talepleri bu yönde.

Mahkemenin oradaki gözü yaşlı insanların taleplerini göz önünde bulundurup vicdanlara su serpecek bir karar vereceğine inanıyorum."

-"PKK, 12 Eylül'ün ürünüdür"-

Üstün, 12 Eylül döneminde birçok insana işkence yapıldığını, işkencelerin PKK'nin tabanını oluşturduğunu ileri sürerek, 12 Eylül darbesinin ülkedeki birçok sosyal sistemde yıkımlara neden olduğunu, yıkımların da çok olumsuz sonuçlar doğurduğunu dile getirdi.

Özellikle cezaevlerinde gayri hukuki işkenceler yapıldığına dikkati çeken Üstün, "Bugün PKK, başımıza bu kadar bela olduysa bu 12 Eylül politikalarının bir ürünüdür. 12 Eylül darbesi birçok yapı taşını oynattı, kaosa sebebiyet verdi. Bu ortamda gayri hukuki şeyler yapıldı" dedi.

İnsanların darbe nedeniyle PKK'ya yönlendirildiğini öne süren Üstün, "12 Eylül'de cezaevlerinde yapılan ağır işkencelerden sonra birçok insan dışarıya çıktığında işkenceye uğrayanların yakınları adeta PKK'nın kucağına itilmiştir. Nitekim 12 Eylül olmadan önce de darbenin olacağı bu örgütün üst düzey yöneticilerine söylenmiş ve bu insanlar ülkeyi terk etmiştir" ifadelerini kullandı.

Üstün, sözlerini şöyle tamamladı:

"Doğu bölgesindeki insanlara cezaevlerinde ağır işkenceler yapılarak, bu şekilde PKK'nın tabanı oluşturulmuştur. Yani bu yanlış politikalar, binlerce insanımızın şehit düşmesine neden olan bir canavar ortaya çıkarmıştır. Böyle bir canavar doğduktan sonra bunu kullanacak birçok uluslararası aktör ortaya çıkmıştır. Bu maşayı herkes kullanmıştır. Bugün için de kullananlar var. Bunun en büyük nedeni 12 Eylül darbesinin politikalarıdır."