Van'daki İslam Mahallesi'nde yaşayan 29 yaşındaki Tan, 7 yıl önce Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü bünyesinde açılan Ahşap İşleme Kursu'na katıldı. Kursta ahşap işleme sanatının inceliklerini öğrenen Tan, satranç takımı yapmaya başladı.
Doğadan topladığı kurumuş ceviz ağaçlarını ve dallarını atölyede işleyen Tan, ürettiği satranç taşları ve tahtasını, boş zamanlarını satranç oynayarak değerlendiren ilçe sakinlerine satıyor, il dışından sipariş verenlere gönderiyor. Kurs sayesinde meslek sahibi olan Tan, satranç takımlarının yanı sıra hediyelik eşya ürünleri de yaparak kuruyan ağaçları ekonomiye kazandırıyor.
Tan, AA muhabirine, yediden yetmişe çok sayıda Bahçesaraylının satranç oynadığını söyledi.
Satrancın ilçede ayrı bir öneminin olduğunu belirten Tan, "Katıldığım kursta ahşap işleme işini öğrendim. Kurs sayesinde hayata bakış açım değişti. Önceden ağaçlara baktığımda bir anlam ifade etmiyordu, şimdi çok farklı bir gözle bakıyorum. Aldığım eğitim hayatımda birçok şeyi değiştirdi." dedi.
Kursta aldığı eğitimle satranç taşı yapmaya başladığını anlatan Tan, şunları kaydetti:
"Haftanın bir günü doğaya çıkarak kurumuş ağaçları ve dalları topluyorum. Atölyede bu ağaçları işleyip zımparalıyorum. Sonra belli boyutlarda kesiyorum. Kale, fil, şah ve piyonları tek tek ölçülendirdikten sonra torna makinesinde işleyip satranç taşı ve tahtasına dönüştürüyorum. Satranç taşı olmayacak ağaçlardan da tablo ya da sehpa yapıyorum. İlçede atıl durumda olan, yakılacak ağaçları ekonomiye kazandırıyorum. Yediden yetmişe oynanan bir satranç kültürümüz var. Ben de bu yönüyle destek vermeye çalışıyorum."
Tan, ölçüye göre aldığı siparişleri hazırlayıp müşterilerine ulaştırdığını ifade ederek, "Ürettiğim satranç takımlarını Türkiye'nin bütün illerine ve ilçelerine gönderiyorum. Suudi Arabistan ve İsveç'e de gönderdim. Yaptığım işle hem satranç kültürünü canlı tutmaya çalışıyorum hem de insanların ağaca bakışını değiştiriyorum. Ağaç parçasından nelerin çıkabildiğini görüyorlar. Ölçüye göre sipariş alıyorum. Bir satranç takımı 15-20 günde tamamlanıyor. Tek tek zımparalanması, oyulması zaman alıyor. Özellikle at ve kale çok uğraştırıyor. İlçede benim dışımda yapan yok. Kimse bu işe meslek gözüyle bakmıyor. Bu mesleğin bitmesini istemiyorum." diye konuştu.
Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Fatih Yıldız da bu mesleği yaşatmak için ahşap şekillendirme ve oymacılık kursları açtıklarını dile getirdi.
Unutulmaya yüz tutmuş bu mesleği yeni nesillere aktarmaya çalıştıklarını aktaran Yıldız, "Açtığımız kursta yetişen Yusuf Tan, usta oldu. Ömrü biten ceviz ağaçları onun elinde sanat eserine dönüşüyor. Bu çalışmayla ilçemizin bir kültürel değeri olan satranca katkı sağlamış oluyoruz." dedi. (AA)