Altan Tan, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nde (IKBY) yapılan referandumun Türkiye'de tartışıldığını anımsatarak şunları söyledi: "Türkiye bölgede oyun dışına itiliyor. Irak bölgesel yönetimi ve IKBY'nin İran güdümünde politikalar benimsiyor. IKBY'nin referandumuna karşı çıkarken Türkiye'nin eline sosyal, kültürel, ekonomik, siyasal olarak ne geçti anlamak mümkün değil. Kerkük, Kürtlerin yönetimindeyken feryat eden, 5 bin ülkücüyü göndermekle tehdit eden, ortalığı kasıp kavuran çevreler de şu an susmuş durumda. Kerkük'ün statüsü ne olacak? Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin durumu ne olacak? Şu an bir politika da yok. Büyük devletler oyun kurucu. Oyun kuramayan devletler ise oyun bozucu olabiir. Esas olan hem oyun kurma hem de bozma yeteneğine sahip olmaktır. Türkiye Cumhuriyeti, 3-4 sene öncesine kadar 'Ortadoğu'da bizden habersiz yaprak kımıldamaz, biz oyun kurucuyuz' deme durumumdan bugün sadece oyun bozabilme konumuna gelebilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışan sadece oyun bozmak değil oyun kurmaktır. Oyun kurma yeteneğinizi kaybetmişseniz bir müddet sonra mahallenin mızıkçısı konumuna düşersiniz. Türkiye'nin en kısa zamanda kamuoyunun desteğini alan bir Kürt politikası belirlemesi gerekir."
Altan Tan, Meral Akşener'İn başkanlığınadik İYİ Parti'ye ilişkin " Şu an ortaya koydukları projeler veya partinin programı, şahsen bizim derdimize derman gözükmüyor. Kürt siyaseti, dış politika, ekonomi, üretim, tüketim, adalet, hukuk, eğitim, dindar-laik gerilimi. Türkiye'nin ciddi sorunları var, şu noktada fazla bir şey söylemeyi göremiyorum, bekleyip görelim." değerlendirmesinde bulundu.
Altan Tan, İstanbul üzerine yapılan tartışmalar hakkında ne düşündüğünün sorulması üzerine şöyle konuştu: "Sayın Cumhurbaşkanı 'ben ihanet ettim, ben de suçluyum' diyor. Suçluya 'suçlu' deseniz de suç oluyor. Bu konuda konuşan, feryat edenlerin tamamını kınıyorum. İstanbul'a ihanet edilmedi, İstanbul'a tecavüz edildi. Bu tecavüz yapılırken siz neredeydiniz? Siz derken herkesi kastediyorum. Ben 'İstanbul'u kurtarma bakanlığı kurulsun' diye teklif verdim, dalga geçtiler. Laz'ın dediği gibi 'ne oldi?' Bu tecavüzün en yüksek derecede olanını da Esenyurt Belediyesi yaptı. En yüksek oranda emsal verdi, kat verdi. Buranın belediye başkanı da Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden beri sağ kolu."
Ankaralı Hacı Bayram Veli, mealen der ki: “Siz bir şehri yaparken, yapılırsınız…”Bu mu yaptığımız şehir? Bu şehir nasıl insanlar yapar ki?
Yeni bir medeniyet merkezi olacaktı Ankara. Eğer kimliksiz bulamaca medeniyet denilebilirse, herkesin suçlu olduğu bir “bulamaç medeniyeti” çıktı ortaya.
Ne Allah’tan, ne de hala maneviyatı olan bu şehirden, Ankara’dan ümit kesilmez. 94 yılda bozulan, 194 yılda ancak onarılır. Tabii, 194 yıl boyunca, kesintisiz, medeniyet tasavvuru olan, ama ondan da çok, vicdanlı belediye başkanlarımız olursa.” (DHA)