HDP'li Yüksekdağ: Arkadaşlarımız hapsedilirse, Türkiye'deki özgürlükler mücadelesi darbe alır

"Devrimci Karargah Örgütü" davasının Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde 24 Aralık Çarşamba günkü karar duruşması öncesi, Taksim'deki Cezayir Toplantı Salonu'nda davayla ilgili basın toplantısı düzenlendi.

Toplantıya, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, SDP Onursal Başkanı Akın Birdal, KESK Genel Başkanı Lami Özgen ve DİSK Genel Başkanı Kani Beko ile bazı HDP'li milletvekilleri katıldı.

Toplantıda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, sosyalistlerin yargılandığı Devrimci Karargah Davası'nda adaletin ve adaletli olanın yaşama geçmesi çağrısı üzerine bir araya geldiklerini belirtti. Yüksekdağ, "Bu ülkede adaletsizlikten yana çok şey oluyor. Bu ülkede söz söyleme özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü gasp ediliyor. Halklarımız, işçilerimiz, emekçilerimiz hak mücadelesi yolunda sayısız müdahaleyle, baskıyla, tutuklamayla karşı karşıya kalıyor" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Dar mücadele alanlarında iradesini, tavrını ortaya koyanların hapishanelere doldurulduğunu ve bu tutumun yıllardan beri bilinçli bir politika olarak uygulandığını savunan Yüksekdağ, bu politikaların kökeninde Terörle Mücadele Yasası'nın yer aldığını ve bu politikaların AK Parti döneminde baskıcı, otoriter bir karaktere büründüğünü iddia etti.

Yüksekdağ, "Kendi söylediklerinin dışında hiçbir sözün söylenmesine tahammül edemeyen, tek ses ve tek çizgi diktatörlüğünü oluşturmaya çalışan bir siyasi anlayışla karşı karşıyayız. Elbette bu tekçilik karşısında en fazla sivrilenler de sosyalistler olacaktı. Tıpkı bugün Devrimci Karargah Davası'nda asırlık cezalarla hapse atılmak istenen arkadaşlarımız gibi" diye konuştu.

Davada yargılanan arkadaşlarının hapsedilmesinin, Türkiye'deki özgürlükler mücadelesinin "çok büyük bir darbe alması" anlamına geleceğini savunan Yüksekdağ, bugün hapsedilmek istenenlerin, Türkiye'yi özgürleştirme mücadelesinde en önde duranlar olduğunu söyledi.

Yüksekdağ, "Türkiye halkları, geride bıraktığımız yıllar boyunca çok yoğun saldırılarla karşı karşıya kalmış olsalar da, aynı zamanda çok büyük ve güçlü mücadele hamleleri de geliştirdiler. HDP'nin kuruluşu aslında bu çizginin, mücadelenin bir ürünüydü. İşte bu davalarla halkımızın bu birleşik mücadele yürüyüşüne ve bu yürüyüşün güç kazanan yanına bir darbe vurulmak isteniyor. Biz bunu asla kabul etmeyeceğimizi ifade etmek istiyoruz. Talebimiz, isteğimiz çok açık ve nettir: '21 Eylül Davası'nda yargılanan bütün arkadaşlarımızın üzerinde sallanan o tutuklama kılıcı derhal kınına geri sokulmalıdır" dedi.

Reklam
Reklam

'Bu dava düşürülmelidir' diyen Figen Yüksekdağ, davanın halkların meşru mücadele nezdinde çoktan hükümsüz hale geldiğini söyledi.

SDP Onursal Başkanı Akın Birdal ise demokrasiyi "dört ayaklı bir masa"ya benzeterek, "24 Aralık'taki karar gerçekten mahkumiyetle biterse, o masa ayakta durmaz. Bu nedenle adalet, özgürlük istiyoruz ve 2015 yılına bu duygularla girmek istiyoruz" dedi.

HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de, geçmişte bu tür tutuklamalara maruz kalanların genellikle yalnız kaldıklarını dile getirerek,

günümüzde ise giderek herkesin kaderinin daha çok birbirine bağlandığını ve davanın da bunun somut bir örneği olduğunu kaydetti. Yargıtay'dan, yaşanan "rezalete" son verilmesini talep eden Kürkçü, "Türkiye'de aslında iddianameler medyada yayınlanıyor, duruşmalar sokakta yapılıyor. Kim sokakta güçlüyse, o davasını kazanıyor. O nedenle, bizim bu davanın hakkını verebilmemiz için bu dayanışmayı sonuna kadar sürdürmemiz gerekir" diye konuştu.

DHA

Anahtar Kelimeler: