Hedefler KKTC ve AB odaklı

MERSİN (İHA) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, önümüzdeki süreçte Türkiye'nin dış politikada iki temel amacı olması gerektiğini belirterek "Bunlardan biri KKTC'nin uluslararası bir tanınmaya kavuşmasını sağlamak, diğerinin ise yıl sonunda AB ile üyelik müzakerelerine başlamak" dedi. Baykal, bu iki temel amaç için uygun bir ortamın bulunduğunu, CHP olarak bu konularda hükümete sonuna kadar destek olacaklarını söyledi.

Mersin'e 2 günlük bir gezi programı düzenleyen CHP lideri Deniz Baykal, Mersin Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti. 28 Mart seçimleri sonrası ikinci kez Belediye Başkanlığı'na seçilen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan tarafından karşılanan Baykal, Özcan'dan bir önceki dönemdeki yaptığı çalışmalar ve önümüzdeki dönemde yapacağı yeni projeler konusunda brifing aldı.

Reklam
Reklam

Baykal, Özcan'a hazırladığı projeler için teşekkür ederek, kentin sorunlarını bilen ve iyi kavrayan bir belediye başkanı olduğu için kutladı. Mersin'in Türkiye'nin 7. büyük ekonomisi olduğunu kaydeden Baykal, ancak turizm yönünden potansiyeli olmasına rağmen eksikleri olduğunu belirtti. Baykal, "Mersin'in önünde büyük bir ufuk var. Uluslararası nitelik kazanacak Mersin. Önümüzdeki dönemde bölgede, barışın ve güvenliğin tesisi ile birlikte Kafkasya'daki petrol kaynaklarının Akdeniz limanlarına bu bölgeden açılması sağlandığı taktirde, bu bölgenin olağanüstü sıçrama yapacağını ümit ediyoruz. Buna şimdiden hazırlıklı olunması gerekir. İşsizlik sorununu belediyedeki istihdam kadrosunu genişleterek çözmek mümkün değildir. Bu çıkış yolu olamaz. Yapılması gereken şey sermayeyi çekebilmektir, yatırımı sağlamaktır" diye konuştu.

"TERÖRLE MÜCADELEDE DESTEĞE İHTİYACIMIZ VAR" Gazetecilerin ABD'nin Afganistan'a Türkiye'den asker istediği şeklindeki bir soruyu yanıtlayan Baykal, bunun şimdilik bir spekülasyon konusu olarak ele alındığını ifade ederek, "Daha hiç bir şey belli değil. Bu NATO çerçevesinde bir talep midir, yoksa özel bir talep midir? Türkiye çok dikkatli davranmak zorunda. Bizim terörle mücadele konusunda uluslararası düzeyde katkılarımız çok açık. Dünya kamuoyu bunun farkında. Türkiye'nin terörle mücadele konusunda uluslararası yardıma, desteği ihtiyacı var. Biz konuda taleplerimiz biliniyor. Eksikler ortada. Bütün bunlar şekillensin, ilerde bir değerlendirme yaparız. Farazi bir şey için bir değerlendirme yapmak uygun değil. Biz uluslararası terör konusunda sorumluğunu bilen, üzerimize düşen görevi yapmış bir ülkeyiz. Şimdi bize bu konuda verilen sözlerin yerine getirilmesini bekliyoruz. Bunlar yerine getirilmiş değil. Daha Kuzey Irak'ta terör konusunda bize verilmiş sözler tutulmuş değil" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

CHP lideri Deniz Baykal, bir başka soru üzerine, Türkiye'nin önümüzdeki dönemde dış politikada iki temel amacı olması gerektiğini belirterek, bunlardan birinin Kuzey Kıbrıs'ın uluslararası bir tanımaya kavuşmasını sağlamak olduğunu söyledi. KKTC'ye yönelik olan ablukaların, ambargoların ortadan kaldırılmasını sağlamak ve uluslararası ilişkilerin önünü açabilmek Türk Dışişleri'nin öncelikli görevleri olması gerektiğini belirten Baykal, "KKTC'de yaşayan insanların her türlü kuşatmadan, haksızlıktan, izolasyondan kurtarılmasını sağlamak gerekir. Bunun için uygun bir ortam var. Bunun için Türk Dışişlerinin atak, hızlı, tutarlı bir kampanyayı bütün dünya ülkeleri nezdinde götürmesi gerekir. Tabi ABD'nin ve AB'nin özel bir durumu var. Bu bir ulusal görevdir. Bunun için iktidar, muhalefet, iş kuruluşları, demokratik kuruluşlar, hepimiz el birliği içinde çalışmalıyız. Bu mücadelenin olumlu sonuç vermesi için elverişli bir ortam var. Alınacak sonuç, çabalarımıza bağlıdır. Zaman harcamadan bu konuda harekete geçmeliyiz. Bize düşen her türlü görevi yaparız" dedi.

Reklam
Reklam

"AB MÜZAKERELERİ DERHAL BAŞLATILMALI" Başka önemli hedefin bu yılın sonunda AB ile üyelik müzakerelerine başlamak için bir somut tarihi almak ve Türkiye AB müzakerelerini derhal, en kısa zamanda başlatmak ve en kısa zamanda tamamlamak ve Türkiye'yi AB'nin bir parçası haline dönüştürmek olduğunu söyleyen Baykal, bu konuda da çok uygun bir ortamın olduğunu kaydetti. Türkiye'nin bu konuda üzerine düşen görevi yaptığını dile getiren Baykal, "Çok ciddi adımlar attı, paketler çıkardı, Kopenhag Kriterleri'ni karşılamak için üzerine düşeni gerçekleştirdi. Türkiye'nin bu konuda başı diktir. Bütün dünyaya görevini yapmış, hakkını talep eden bir ülke olarak çıkmaya hazır hale gelmiştir. Atılması gereken yeni adımlar varsa o adımları da en kısa zamanda atmamız lazım. Bunda bazı temel eksiklerimiz var. Yasalar çıktı ama bu tam olarak uygulamaya yansımadı. Yasalarda gerekli değişiklikler yapıldı ancak bunlar uygulamaya tam yansımadı. Lafta bırakarak, kanun maddesi olarak terk ederek sonuca ulaşma imkanı yoktur. Ana dili öğrenme konusu, yayın konusu uygulamaya geçirilmelidir. Önümüzde çok kısa süre var. Uygulamayı da tamamladığımız zaman dünyanın karşısına rahat bir şekilde çıkabiliriz" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Deniz Baykal, Haziran ayının 11'nde AB Parlamentosu için bütün AB ülkelerinde seçim yapılacağını da hatırlatarak şöyle devam etti:

"Bu seçimlerde Türkiye gereğinden fazla tartışılıyor. Dün akşam Fransız kanalında bu konuda bir tartışma oldu. Türkiye AB'ye girmeli mi girmemeli mi? Bütün gece bu tartışıldı. AB şimdi bunu konuşuyor bunu tartışıyor. Bu tartışmalar sonucunda AB'de bir seçim yapılacak. Kullanılacak oylar sonunda halkın tavrı ortaya çıkacak. Bu yorumlanacak, halk istiyor mu istemiyor mu, iyi olacak mı olmayacak mı? Haziran ayındaki sonucu görünce bazılarının kafası karışabilir diye kaygı duyuyoruz. O nedenle bu işi ciddiyetle götürmeliyiz. Bu Haziran engelini aşmalıyız. Yıl sonunda temmuzdan itibaren bir değerlendirme yazılacak sonra da Kasım'da Brüksel'deki zirvede karar alınacak. Türkiye ile müzakereler başlasın mı başlamasın mı? İşte biz bu kararı almalıyız. Bu sonucu alırsak Türkiye dış politika konusunda rahatlamış olacak"