"Hemofili hastaları artık hayata karışabiliyor"

Hemofili Federasyonu Kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Kaan Kavaklı: - "Genç hemofilikler artık okullarına ve eğitimlerine rahatça devam edebiliyor ve hayata karışabiliyor. Çok sayıda hemofili hastasının iş ve güç sahibi olduğunu ve ailesini kurduğunu memnuniyetle gözlemliyoruz"

İSTANBUL (AA) - Hemofili Federasyonu Kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Kaan Kavaklı, "Genç hemofilikler artık okullarına ve eğitimlerine rahatça devam edebiliyor ve hayata karışabiliyor. Çok sayıda hemofili hastasının iş ve güç sahibi olduğunu ve ailesini kurduğunu memnuniyetle gözlemliyoruz." ifadelerini kullandı.

Hemofili Federasyonundan yapılan açıklamada, genetik geçişli ve toplum sağlığı açısından önemli bir sağlık sorunu olan hemofilinin, kişiye, ailesine ve topluma önemli sorunlar yüklediği belirtildi.

Reklam
Reklam

Türkiye'de kayıtlı yaklaşık 5 bin hemofili A (doğumsal faktör 8 eksikliği) ve bin hemofili B (doğumsal faktör 9 eksikliği) hastasının takip ve tedavi altında olduğu hatırlatılan açıklamada, Hemofili Federasyonu Kurucu Genel Başkanı Kavaklı'nın şu ifadelerine yer verildi:

"Bundan 20 yıl önce hemofili tedavi ürünlerinin ülkemize gelmeye başladığı yıllarda, hemen tüm hastalarda görülen kalıcı eklem sakatlıkları nedeniyle engelli bir nesil ortaya çıktı. 10 yıl önce ise hastaların sosyal güvencesi olmayan yarısında yine benzer durum devam ederken ilaç kullanma şansı bulanlarda ve koruma tedavisi (profilaksi) alanlarda hayat kalitesi ciddi oranda değişmeye başladı. Günümüzde hastaların tamamının sosyal güvence kapsamına alındığı ve çoğunun koruma tedavisi aldığı bir süreçteyiz. Artık yaşı 15'ten küçük olanlarda eklem problemi sıklığı oldukça azaldı. Genç hemofilikler artık okullarına ve eğitimlerine rahatça devam edebiliyor ve hayata karışabiliyor. Çok sayıda hemofili hastasının iş ve güç sahibi olduğunu ve ailesini kurduğunu memnuniyetle gözlemliyoruz. Türk toplumunda yaş ortalaması 35 civarındayken hemofilik gençlerde yaş ortalaması 24'tür. Artık yeni nesil daha çok üniversite tahsili yapmak isteyen ve hayatta aktif olarak yer almak isteyen kişilerden oluşuyor."

Reklam
Reklam

Fizyoterapiyle desteklenen korunma tedavisini aksatmadıkları takdirde hemofiliklerin birçok spor dalında aktif olarak yer alabildiğini vurgulayan Kavaklı, şöyle devam etti:

"Hemofilikler için en ideal spor aktiviteleri yüzme ve yürüyüştür. Hemofilikler, travma riski taşıyan çarpışmalı sportif aktivitelerden kaçınılmalıdır. Ancak bu durum koruma tedavisi alan hemofilili bir gencin futbol veya basketbol oynamasını engellemez. Burada önemli olan, arkadaşlar arasında yapılan ve sosyalleşmede önemli bir katkısı olan aktivitelerdir. Profesyonel veya mahalle arasındaki yaralanma riski yüksek futbol maçları tavsiye edilmemektedir."

Anahtar Kelimeler: