Acıbadem Eskişehir Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Derya Gölgeleyen, kişilerin yüzde 90'ının yaşamında en az bir kez baş ağrısı görüldüğünü belirterek bu rahatsızlıkta stresin rolünü değerlendirdi ve tedavi yollarını anlattı.
Baş ağrısı, her beş kadından birinde görülmekle birlikte nöroloji polikliniklerine başvuru nedenleri arasında ilk sırayı alıyor. Kişilerin yüzde 90'ının yaşamında, en az bir kez baş ağrısı görülüyor. Bunlar arasında özellikle stres ve ruhsal gerilimin tetiklediği gerilim tipi baş ağrıları sıklığı ve önemi giderek artan bir sağlık problemi haline geldi. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Derya Gölgeleyen "Zorlu hayat koşulları ve olumsuz birçok dış uyaran neticesinde stres artık kaçınılmaz bir hale gelmiştir” dedi.
PSİKOLOJİK SORUNLARA ZEMİN HAZIRLIYOR
Dr. Derya Gölgeleyen, stresin belli düzeylerde, dış uyaranlar ile daha iyi mücadele gibi olumlu etkilerinin olmasının yanında, bireyin kaldırabileceğinden fazla yaşadığı takdirde kendisini yetersiz ve çaresiz hissetmesine neden olacağını söyledi. Dr. Gölgeleyen, yaşanan stres sonucunda kişide çökkün duygu durumu ve depresyon gibi birtakım psikolojik problemlerin yanı sıra baş ağrısı, uyku bozukluğu, yüksek tansiyon, ülser gibi hastalıklara da zemin hazırlandığını belirtti.
15 GÜNDEN UZUN SÜRÜYORSA DİKKAT
Gerilim tipi baş ağrısının süresi, şiddeti ve nedenleri kişiden kişiye farklılık gösterdiğine değinen Gölgeleyen, şunları kaydetti:
"Bu bazen günler süren şiddetli ağrılara dönüşebilir. Boyunda gerginlik, hassasiyet, başı çevreleyen sıkıntı ve ağırlık hissi şeklinde olabileceği gibi bazen migrende olduğu gibi tek taraflı da olabilir. Bulantı kusma genellikle eşlik etmez. Işık ya da ses hassasiyetinden herhangi biri bulunabilir. Hastada uyku bozukluğu sıklıkla vardır. Baş ağrısı stres faktörü azaldığında kendiliğinden düzelebileceği gibi, eğer sık tekrar ediyor, basit ağrı kesicilere tam yanıt vermiyor ve kişinin ayda 15 günden fazla ağrı kesici kullanmasına sebep oluyorsa, kronik günlük baş ağrılarına dönüşüm riski nedeniyle koruyucu tedavilere geçmek için uzman bir hekime başvurulmalıdır.”
BOTOKS YAPILABİLİR
Kişinin baş ağrısının altında yatan nedeni tespit etmenin her zaman kolay olmayabileceğini ifade eden Gölgeleyen, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bu nedenle koruyucu ilaç tedavilerinin yanı sıra bir psikolog yardımı almak ve bilişsel davranışçı tedaviler oldukça yararlıdır. Alternatif tedavi yöntemi olarak başı çevreleyen kaslara 3-4 ay ara ile botoks uygulanabilir. Hastaya yeterli zaman ayırıp, baş ağrısı sorununu detaylı bir şekilde dinleyerek tanı yanlışlıkları ve gereksiz tetkiklerden kaçınmak mümkündür. Kişi hastalığı hakkında bilgilendirilmeli, baş ağrısı günlüğü verilmeli, gerekli durumlarda koruyucu tedaviler eklenmelidir. Tüm bunlar ile birlikte baş ağrısını tetikleyen faktörlerden kaçınma, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz gibi günlük yaşam aktivitelerinde değişiklik yapılması uygulanan tedavinin başarı şansını önemli ölçüde arttırmaktadır.” (İHA)