Miyom problemi yaşayan her kadına tedavi şart değildir. Hastaların birçoğu tedavi uygulanmadan sadece takip edilebilir. Fakat bu durum, kadınların miyom varlığında, bu sorunu göz ardı etmeleri gerektiği anlamına gelmez. Vücudunda farklılık hisseden ve miyomdan şüphelenen bir kadın bu alanda uzman olan bir hekime başvurmalı ve hekimin yönlendirmelerine uymalıdır.
Özellikle de hamilelik planlayan bir kadında, rahim iç tabakasına yerleşmiş miyomların önceden alınması gerekebilir. Aksi durumda bu miyomlar, tekrarlayan düşük, erken doğum gibi gebelik komplikasyonlarına yol açabilirler. Kadın Hastalıkları, Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. İlker Kahramanoğlu, miyom konusu hakkında detaylı bilgiler verdi.
Kadınların en çok merak ettiği konulardan biri, rahimlerinde miyom olup olmadığını nasıl anlayacakları konusudur. Büyüklüğüne, sayısına ve bulunduğu bölgeye göre her kadında farklı etkilerle varlığını hissettiren miyom şu şikayetlere neden olabilir.
Miyomlar için; ilaç (antieinflamatuar, implant, doğum kontrol hapı, hormonlu spiral vb.) rahim damarı embolizasyonu, cerrahi işlem gibi birçok farklı tedavi yöntemi uygulanabilir. İlaçlı tedavi uygulanan hastalarda amaç yaşanan problemlerin yani hastanın şikayetlerini gidermektir. Bu tedavi yöntemleri, myomları küçültmez veya sayılarını azaltmaz.
Miyom problemi özellikle Türkiye’de kadınların rahminin komple alınmasına yol açabiliyor. Bu da ileride evlat sahibi olmak isteyen kadınlar için üzücü bir olay olarak görülüyor. İşte bu şartları ve istekleri göz önüne alarak, biz cerrahlar bu hastalarda rahmin korunmasını sağlayan ameliyatlar gerçekleştiriyoruz. Operasyon sırasında rahme dokunmadan yalnızca miyomları çıkartıyoruz. Bu ameliyatı da “MYOMEKTOMİ” olarak adlandırıyoruz. Myomektomi ameliyatı, çok konforlu bir işlemdir. Uygun olan hastalarda laparoskopik (kapalı yöntem) myomektomi ile hasta aynı gün içerisinde taburcu oluyor. Bunun yanı sıra nekahat dönemi daha kısa sürerken, yara izi anlamında da daha estetik sonuçlar elde edilebiliyor.