Her beş hastanın birinde beslenme tedavisi planlanmalı!

Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği (KEPAN) Başkanı Prof. Dr. Osman Abbasoğlu, 3 bin 521 hastanın beslenme durumu açısından değerlendirildiği araştırma kapsamında her beş hastadan birinde beslenme tedavisinin planlanması gerektiğinin ortaya konulduğunu bildirdi.

Dünya Nütrisyon Günü kapsamında düzenlenen basın toplantısında, KEPAN öncülüğünde gerçekleştirilen "Tedavide Beslenme Farkındalık Hareketi" sonuçları açıklandı.

Toplantıya, KEPAN Derneği Başkanı Prof. Dr. Osman Abbasoğlu, 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalından Prof. Dr. Selman Sökmen, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Medikal Onkoloji Anabilim Dalından Prof. Dr. Şuayib Yalçın, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Medikal Onkoloji Anabilim Dalından Prof. Dr. Erdem Göker, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalından Prof. Dr. Müge Akmansu, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Geriatri Anabilim Dalından Prof. Dr. Gülistan Bahat Öztürk, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Geriatri Anabilim Dalından Prof. Dr. Meltem Gülhan Halil katıldı.

Reklam
Reklam

Toplantıda konuşan Abbasoğlu, yetersiz beslenmenin hastalıkların tedavisini olumsuz etkilerken, hastanın yaşam kalitesini de önemli oranda bozduğunu belirtti.

Hastanede kalış süresini uzatan ve sağlık bakım maliyetlerini artıran bu durumun sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada önemli bir problem olduğunu aktaran Abbasoğlu, dernek olarak tedavide beslenmeye dikkat çekmek ve farklı alanlarda farkındalığı artırmak amacıyla, Türkiye genelinde 21 şehir ve 50 merkezde, genel cerrahi, geriatri, nöroloji, radyasyon onkolojisi ve medikal onkoloji polikliniklerlerine başvuran hastalardaki beslenme durumunu kesitsel olarak değerlendirdiklerini söyledi.

Prof. Dr. Abbasoğlu, toplam 3 bin 521 hastanın beslenme değerlendirmesi yapıldığını dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"Hastalık halinde, hayat kalitesini koruyarak tedaviyi tamamlamak ve başarıya ulaşmak ancak ekip çalışmasıyla mümkündür. Bu ekibin en önemli bileşenleri doktorlar ve diğer sağlık görevlileri yanında, hastanın ailesi ve bakımını üstlenen kişilerdir. Hastaların doğru beslenmesi ve yeterli besin desteğini alması tedavi başarısında büyük önem taşımaktadır.

Reklam
Reklam

Önerimiz, hastanelere başvuran tüm hastalarda beslenme durumunun ilk günden itibaren değerlendirilmesi ve eğer gerekiyorsa, olabildiğince erken dönemde beslenme desteğine başlanılmasıdır. Bu değerlendirme yapılmadan ve risk altındaki bireyler saptanmadan harekete geçmek mümkün değildir."

Abbasoğlu "Tedavide Beslenme Farkındalık Hareketi çalışmasında toplamda 3 bin 521 hasta beslenme durumu açısından değerlendirildi. Buna göre her beş hastanın birinde beslenme tedavisi planlanması gerektiği ortaya konmuştur. Beslenme ihtiyacı, cerrahi kliniklerine başvuran hastalarda, yüzde 15 iken, bu oran geriatri kliniklerinde yüzde 18, nöroloji kliniklerinde yüzde 6, radyasyon onkolojisi kliniklerinde yüzde 25 ve medikal onkoloji kliniklerinde yüzde 44 olarak tespit edilmiştir." değerlendirmesini yaptı.

"KANSERE BAĞLI MALNÜTRİSYON, HASTALARIN EN AZ YARISINDA MEVCUT"

Beslenme durumunun artarak bozulmasının kanser hastalarının ortak bir özelliği olduğunu belirten Prof. Dr. Şuayib Yalçın da kansere bağlı malnütrisyonun sadece kilo kaybı değil, çoklu mekanizmaların dahil olduğu bir sorun olduğunu aktardı.

Reklam
Reklam

Yalçın, "Kansere bağlı malnütrisyon, kanser hastalarının en az yarısında mevcuttur ve yüzde 40'a varan oranda ölüm nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kemoterapi başlamadan önce, kanser tanısı sırasında yüzde 5 ve üzeri kilo kaybı saptandığında tedavi yanıtının azaldığı ve mortalitenin arttığı saptanmıştır. Beslenme durumunun rutin taranması ve değerlendirilmesiyle kansere bağlı malnütrisyonun doğru ve erken teşhisi kanser hastalarının yönetiminde son derece önemlidir." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Selman Sökmen de cerrahi hastalarında, sıklıkla beslenme bozukluğunun ve buna bağlı kas ve kilo kaybı gelişebildiğini, özellikle kanser gibi hastalıklarda, hastanın organ işlevleri bozulduğu gibi beslenme sisteminin de zarar gördüğünü kaydetti.

Sökmen, "Cerrahi sürecinde bu durum tanınıp önlem alınmaz ise tedavi olumsuz etkilenir. Özellikle hızlı ilerleyen veya yayılmış hastalıklarda erken dönemde beslenme durumunun değerlendirilmesi, ölçülmesi ve yerine koyma tedavisi yapılmalıdır. Beslenme bozukluğu cerrahi sonuçlarını bozmakta, yara iyileşmesini uzatmakta, ağır enfeksiyon gelişimine yol açmakta dolayısıyla komplikasyon ve hasta kaybını arttırmaktadır." diye konuştu.

Reklam
Reklam