Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gürdal Ören, her insan vücudunun farklı gereksinimlerinin olduğunu belirterek, her gün en az 3 litre su içilmesi gerektiği bilgisinin doğru olmadığını söyledi.
Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gürdal Ören, hayatın her basamağında yer alan suyun insan vücuduna etkisi üzerine açıklama yaptı. Kanda, insan vücudunun her yerinde ve hücrelerin içinde dahi su bulunduğunu belirten Op. Dr. Ören, her gün en az 3 litre su içilmesi gerektiği bilgisinin doğru olmadığını söyledi.
"Çok su içmenin saptanmış herhangi bir yararı olmadığı yönünde"
Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Gürdal Ören, 1990’lı yıllardan itibaren bir çok kişi tarafından söylenen "her gün en az 3 litre su içilmeli" söylemi ile ilgili "Günün büyük çoğunluğunu evde geçiren bir ev hanımı ile bir maden işçisinin ihtiyacı aynı olabilir mi? Yürüme yetisini kaybetmiş tüm gününü yatarak geçirmek zorunda kalan bir hasta ile okula veya işe gitmek saatlerce yürüyen birinin? Cevabımız ortak sanırım, tabiki hayır. Hayat tarzı farklıysa ihtiyaç da farklıdır. Ancak bu farkın tek sebebi hareketli veya durağan olmaktan kaynaklanmıyor. Bilimsel çalışmalar da bu kadar çok su içmenin saptanmış herhangi bir yararı olmadığı yönünde. Bizler gün içinde, sadece terleme yoluyla ortalama yarım litre suyu dışarı veriyoruz. Ayrıca sadece nefes verirken bile, ağız ve burnunuzdan çıkan havayla günde ortalama 237 mililitre su kaybediyoruz. İdrar ve dışkılama yoluyla da her gün 1.4 litre suyu dışarı atıyoruz. Bu ortalamaları topladığınızda, yaklaşık 2 litreye eşit olduğunu görüyorsunuz. Yani vücudunuzun günlük su ihtiyacına" dedi.
"Yediğimiz sebzeler ve meyveler de aslında vücudumuz için sudur"
İşte buradaki su kaybının yerine koyulduğunda vücuttaki su dengesinin sağlandığını kaydeden Op. Dr. Gürdal Ören, "Üstelik günde iki litre su içerek değil aslında farklı yollardan da bunu zaten sağlıyoruz. Örneğin; yediğimiz sebzeler ve meyveler de aslında vücudumuz için sudur. Salatalığın, domatesin, marulun, elmanın, kayısının, incirin, kavunun, portakalın, karpuzun, hatta muzun bile neredeyse yüzde 90’ı sudur. Çaylar, kahveler de hesaba eklendiğinde elimizde su şişesiyle tüm gün gezmenin anlamsız olduğu sonucuna varabiliriz. Harcadığımız kadar su içmemiz yeterli, eksik kalanı ise vücut size ’susama’ olarak söylüyor" şeklinde konuştu.
Ezberlenen bir başka formülün de "Zayıflamak için bol su için" yalanı olduğunu kaydeden Op. Dr. Gürdal Ören, "Kilolu insanlar su içmeyi bilmedikleri veya yetersiz içtikleri için mi bu durumdalar; hayır. Etrafınızda günde sadece bir bardak su içtiğini söyleyen insanların hepsi mi kilolu; hayır. Bu yüzden tek çözüm sadece su içmek değil, alınan kalori alımını azaltıp harcanan kaloriyi arttırmak. Mide, bağırsak ve böbrek gibi sindirim sistemi organları, cilt ve saç gibi görsellerimizin sağlığı için su tüketmek tabiki çok faydalıdır. Ancak sadece su içimiyle bağdaşlaştırmak doğru değil. Her gün fiziksel aktivite yapmak, düzenli beslenmek, yemek seçimlerinde sağlıklı olanı tercih etmek aradığınız anahtardır" ifadelerini kullandı.