Olay, geçen yıl 9 Haziranda saat 22.00 sıralarında Rızaiye Mahallesi Şehit Astsubay Fatih Özmen Sokakta bulunun bir apartmanın 3’üncü katında meydana gelmişti. Ali Alpkılınç, (40), boşanma aşamasında olan 34 yaşındaki eşi Aslıhan Alpkılınç’ın (34) kaldığı kayınvalidesi Şule B.’nin evine gelmiş, 112 sağlık ekibi olarak kendisini tanıtıp evin içine zorla girmişti. Ali Alpkılınç, önce kayınvalidesi Şule B.’yi, bacağından bıçaklamış, ardından odadan gelen boşanma aşamasındaki Aslıhan Alpkılınç’ın boğazını keserek öldürmüştü.
Olayın ardından yakalanarak gözaltına alınan zanlı tutuklanıp cezaevine gönderildikten sonra ilk duruşmasına dün Elazığ Adliyesi 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde çıktı. Kasten öldürme suçundan yargılanan sanık Ali Alpkılınç, duruşmaya SEGBİS üzerinden katıldı. Yapılan incelemede sanığın eşini öldürmeden 3 ay önce Google üzerinden ‘Aldatan eşini öldürmek cezası', 'aldatma mesajları' ve 'hangi hastalıkların cezai ehliyeti yoktur’ aramalarını yaptığı ortaya çıktı.
Mahkemede ifadesi alınan sanık Ali Alpkılınç, olay günü 112 sağlık ekiplerini aradığını ve annesinin hasta olduğunu söylediğini kaydetti Sanık, "Markete gittim 5 litre su aldım. Evin önüne giderken ambulansın yukarıdan geldiğini gördüm ve adresi tarif ettim. Çocuklarımı görmek istediğim için sağlık ekipleriyle birlikte yukarı çıktım ve kayınvalidemin zilini çaldım. Kayınvalidem kapıyı açınca kapıyı iteledim ve kayınvalidem kapının arkasına düştü, içeri girerek kapıyı kapattım. Kayınvalidem bağırmaya başlayarak beyzbol sopası ile bana vurmaya başladı. Elimdeki bıçağı rastgele savurmaya başladım. O sırada eşim gelince bıçağı ona da savurdum ve kapıyı açıp çıktım. Aşağıda duran sağlık ekiplerini hemen yukarı yönlendirdim ve kaçmaya başladım. 20 metre kaçtıktan sonra yere düştüm, beni gören adam polis ve sağlık ekiplerini aradı. Gelen polis ekipleri beni tanıyordu ne oldu diye sordular ben de eşim ve kayınvalidem beni bıçakladı dedim. Olay bundan ibarettir. Benim öldürme kastım yoktu ilk başta onlar saldırdı" dedi.
Sanığın ifadelerini kabul etmeyen kayınvalide Şule B. şahsın cinayet günü kapıya gelerek zile bastığını dile getirdi. Şule B., "Kim o diye seslendim, 112 sağlık ekibi olduğunu söyledi. Kapıyı açtım, hemen kapıyı iteleyerek saldırmaya başladı ve bacağımdan bıçakladı. Aslı’ya seslendim kızımı da boynundan bıçaklamış o esnada bayıldığım için tam hatırlamıyorum" ifadelerini kullandı.
Olay esnasında evde olan kızı A.Ş. Alpkılınç ise "Kapı 2 defa çaldı. Anneannem kim o diye seslendi, ilk başta ses gelmedi 2’nci seslenmesinde ise 112 sağlık ekibi olduğunu söyledi. Anneannem kapıyı açtı, kapının açılmasıyla sanık Ali Alpkılınç, anneannemi bıçaklamaya başladı. Anneannem anneme çocuklar diye bağırdı annem geldiği esnada ise bıçağı annemin boğazına soktu. Annem yere düşünce karışmadı, geri dönerek anneanneme saldırmak istedi fakat komşular gelince kaçtı" cümlelerini kullandı.
Avukat Meltem Hekim, maktul Aslıhan Alpkılınç'ın 3 çocuğunun gözü önünde boşanma aşamasında olduğu Ali Alpkılınç tarafından boğazından bıçaklanarak vahşice katledildiğini söyledi. Avukat Meltem Hekim, "Bu dosyanın dün duruşması vardı. Bu duruşmada bizim de beyanlarımız üzerine sanık Ali Alpkınç’ın cezai ehliyeti noktasında cezai ehliyeti olmadığına dair alınan bir rapor vardı, fakat biz başka bir mahkemeden yine aynı sanıkla alakalı daha sonraki bir tarihte alınan cezai ehliyetinin tam olduğuna dair raporu mahkemeye ibraz ettik. Yeniden İstanbul Adli Tıp Kurumunda sanığın cezai ehliyetinin tam olup olmadığı noktasında karar verildi. Burada amacımız bir kadının hiçbir suçu günahı yokken eşi tarafından sadece boşanmak istiyor sebebi ile öldürülerek akabinde hiçbir ceza almadan kurutulmasını engellemek ve yine uydurma beyanlarla, vefat etmiş bir kadına iftira atmak suretiyle kendisini aldattığını iddia eden sanığın hiçbir cezai indirimden yararlanmasını istemiyoruz. Bunları engellemek adına bir hukuk müdahalesi sürdürüyoruz. Türk yargısına ve adaletini olan inancımız tam sanığın hak ettiği cezayı alacağına da tüm kalbimizle inanıyoruz. Kızı gözü önünde öldürülen müşteki Şule B. de yaralandı ve ölümden döndü. En azından onun ve 3 çocuğunun vicdanına bir nebze su serpmek adına bu davanın takipçisiyiz" diye konuştu.
Sanık tarafından dosyada sunulan bir bilirkişi raporu olduğunu da belirten Hekim, "Telefonundan yapılan incelemede sanığın olaydan 3 ay evvel mart ve mayıs ayında Google’den yaptığı aramalar var. Bu aramalarda 'Şizofren nedir', 'Hangi Hastalıklar cezai ehliyeti ortadan kaldırır' ve 'Eşine karşı aldatma mesajları' şeklinde birçok arama yaptığı tespit edildi. Bu evraklar zaten dosya içerisinde mevcut. Bunlar sanığın olayı çok önceden planladığını ve bu plan doğrultusunda da olaydan herhangi bir ceza almadan kurtulmaya çalıştığını ortaya koyuyor. Birçok sanığın daha önceden maktule karşı yapmış olduğu tehdit, darp ve boğazına bıçak dayamak suretiyle birçok saldırı mevcut. Uzaklaştırma kararları var ancak buna rağmen maalesef sanık maktulü öldürene kadar hiçbir şekilde gözaltına dahi, alınmadı ve tutuklanmadı. Olay neticesinde ise elim olay meydana geldi. Olayın takipçisiyiz sanığın hak ettiği en ağır ceza olan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması için tüm hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.
İHA