ANKARA (ANKA) - Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 75 milyon vatandaşın tamamının ekonomik durumu ne olursa olsun, hak ettiği sağlık hizmetini mutlaka alması gerektiğini belirterek, "Parası olan hocaya gidecek değil. Hocanın yapması gereken bir ameliyatsa, bir müdahale ise benim en imkansız vatandaşım da bu hocanın, bu kurumun hizmetlerinden istifade edecek" dedi.
Bakan Müezzinoğlu, Sheraton Otel'de düzenlenen Zekai Tahir Burak Yeni Doğan Günleri programına katıldı. Müezzinoğlu, kurumların dışında çalışan ve o kurumun ihtiyacı olan hocalarla da sözleşme yapılabilmesi gerektiğini dile getirerek, şunları ifade etti:
"Hocalarımızın kurumla ilgili bir bağlantısı yok ama kurumun o hocaya ihtiyacı var o ihtiyacı giderebilmek için üniversitelerimiz kurumlarımızın yönetim kurulları ile dışarıdaki hocalarımızla sözleşme yapabilmeli. Üniversitelerimizin yarınlara daha güçlü gidebilmeli, bilimsel gelişme ve araştırmaları güçlü yapabilmeli ve gerek ülke düzeyinde gerekse dünya ölçeğinde marka olabilecek yolculuğu hem hocalarımızla hem de kurumlarımızla birlikte 2 ayaklı bir yürüyüşle sağlıklı yapabilmeli. Ondan sonraki kısımlar detay. Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) ve hocaların alacağı farklar detay. Başbakanımız bir kısmını salı günü deklare edecek bir kısmı izinde de yasal düzenleme gerekiyor. Maliyeyi ilgilendiren boyutlar var. Bunları da süreç içinde dinamik bir şekilde takip edeceğiz."
75 milyon vatandaşın tamamının ekonomik durumu ne olursa olsun, hak ettiği sağlık hizmetini mutlaka alması gerektiğini vurgulayan Müezzinoğlu, "Asla "Parası var mı yok mu' ikilemine gelmeyecek şekilde statüsü korunacak. Parası olan hocaya gidecek değil. Hocanın yapması gereken bir ameliyatsa, bir müdahale ise benim en imkansız vatandaşımda bu hocanın bu kurumun hizmetlerinden istifade edecek" dedi.
-"6 BİN ÇOCUĞUN YAŞATILABİLMESİ İÇİN EN ÖNEMLİ GIDA ANNE SÜTÜ"-
Anne sütü projesinin gönüllülük esasına dayandığını ve 20 milyon annenin gönüllülüğünü istediklerini kaydeden Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Annelerimiz diyor ki, "Ben bir inanç sahibiyim ve inancımın değerleri bu anlamda korunuyor mu?' Bu ister Hıristiyan ister Musevi olsun. Ama ülkemizin büyük bir çoğunluğu Müslüman. Bizim annelerimizin bu anlamda inanç duyarlılıklarında ne isteniyorsa bu isteklerin düzenlemesini yaparak gönüllüğünü en üst düzeye getirmemiz lazım. Süt kardeşliği bizim inanç değerlerimiz arasında önemli bir unsur ise süt kardeşliği sistematiğini kayıtlarımıza geçmemiz lazım. Bununla ilgili kamuoyundan gelecek tedbir önerilerine de açık olarak tedbirleri yasal düzenleme gerekiyorsa yasal düzenleme yönetmelik düzenlemesi gerekiyorsa yönetmelik düzeyinde yapacağız. Her yıl 6 bin prematüre denilen erken çocuklarımız doğuyor. Bu 6 bin çocuğun yaşatılabilmesi için en önemli gıda ve ilaç, anne sütü. Bunun ikisini bir arada veya ikisinin yerini ayrı ayrı tamamlayacak dünyada herhangi bir gıda yok. Doğum gramajı bin 500 gramın altında olan 22-24 haftalık bir çocuğun emme refleksi yok ve annesinin miadına yaklaşmadığı için sütü yok. Bu bebekler için diğer annelerin sütüne ihtiyacımız var ki o çocuğu yaşatabilelim. İhtiyacımız olan annelerimizin bu konuya duyarlılığıdır. Bu projeyi önümüzdeki günlerde bütün detayları ile olgunlaştırıp yasal düzenlemeleri ve kamuoyu ile birlikte uygulamaya sokacağız. Sağlık Bakanlığı'nın öncülüğünde İçişleri ve Adalet Bakanlarımız ile koordinasyonlu bir şekilde çalışacağız."