Geçici hıçkırık herhangi bir hastalığa bağlı olmadan kendi kendine ortaya çıkar ve kısa sürede geçer. İnatçı hıçkırık normalden daha uzun sürer. 2 gün-1 ay arası bir süre boyunca inatçı hıçkırığa maruz kalınabilir. Dirençli hıçkırık ise genelde 1 aydan daha uzun sürer. Kronik hıçkırığın ortaya çıkmasında bir hastalığın payı vardır ve diğer türlere göre daha uzun süre devam eder.
Hıçkırık, diyafram kasının belirli bir oranda kasılması sonucunda meydana gelir. Diyafram kasının kasılmasıyla vücuda daha fazla hava girer. Bu hava ses tellerine ulaşarak hıçkırık sesini ortaya çıkarır. Her yaştan insanda görülebilen bu problem genellikle kısa süre içerisinde kendiliğinden geçer. Başlangıçta herhangi bir sorun oluşturmasa da uzun sürdüğü takdirde rahat edici bir boyuta ulaşabilir.
Hıçkırığın genel olarak vücuda herhangi bir zararı bulunmaz. Fakat uzun süre devam eden hıçkırık önemli bir sağlık sorunun belirtisi olabilir. Çevresel ya da yapısal faktörlere bağlı olarak birçok insanda gelişen bu problemin çözümü çeşitli yöntemler mevcuttur.
Hıçkırık neden tutar? Hıçkırık çeşitli zamanlarda, çeşitli sebeplerle ortaya çıkarak gündelik hayatta ciddiye alınmayacak ölçüde rahatsızlık verebildiği gibi kimi zaman da merkezi sinir sisteminde meydana gelmiş olan bir problemin belirtisi olarak yaşanabilir. Bu sebepten ötürü görülen hıçkırıklar genellikle uzun sürelidir ve uzman bir doktor tarafından bu soruna kaynaklık eden durumun araştırılması gerekir. Aşağıda belirtilen ana etkenlerin yanı sıra acı, baharatlı ya da ekşi besinlerin çok fazla tüketilmesi de hıçkırığa neden olur.
İnsanlar genellikle stresli ya da mutlu oldukları zamanlarda daha fazla yemek yeme eğilimi içerisinde olurlar. Fakat çok fazla yemek yemek çeşitli sindirim problemlerini ve bu problemlere bağlı gelişen bazı semptomları ortaya çıkarabilir. Fazla yenilen yemek sonucu şişen mide, kendisine yakın bir yerde konumlanan diyaframı olumsuz etkiler.
Aşırı miktarda düzenli alkol tüketimi organlara belirli bir oranda zarar vererek bazı sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olur. Gazlı içecekler ise yoğun olarak asit içermesi sebebiyle hıçkırığı meydana getiren en önemli faktör olarak görülür.
Yoğun iş hayatı, zorlu yaşam koşulları ruh halini olumsuz bir şekilde etkiler. Bu açıdan sorun yaşayan insanların ortak sorunu ise strestir. Çok fazla stres altında olmak, birçok hastalığa davetiye çıkarmanın yanı sıra hıçkırığa da neden olan önemli bir ruhsal problemdir.
Vücutta diyaframla bağlantılı olarak yer alan sinirler birtakım sebeplerden ötürü yıpranıp zarar görebilir. Tümör oluşumu gibi ciddi sonuçları olan bu zararın aynı zamanda kronik hıçkırığa da sebep olması muhtemeldir.
Her hastalığın belirtisinin farklı olduğu gibi, her insanın aynı hastalığa gösterdiği tepki de değişkenlik gösterebilir. Özellikle merkezi sinir hastalıkları bazı insanlarda hıçkırık probleminin yaşanmasına neden olabilir.
Bazı hastalıkların vücutta yarattığı olumsuz etkiyi azaltmak ve hastalığı atlatmak için kullanılan ilaçların bazı yan etkileri olabilir. Bu yan etkilerden biri de belirgin bir şekilde hıçkırık problemi görülmesidir.
Uzun süre boyunca kahkaha atarak gülmek, fazlaca hava yutmaya sebep olur. Bu şekilde diyaframın havayla dolmasının sonucunda hıçkırık problemi ortaya çıkar.
Anne karnındaki bebek hamilelik süreci boyunca her geçen gün biraz daha büyür. Büyüyen bebek diyaframa baskı uygulamaya başlar. Diyafram baskıdan etkilenerek hıçkırığa sebep olur.
Genel olarak kısa süreli bir problem olan hıçkırık, uzun sürmesi halinde rahatsız edici bir boyuta ulaşabilir. Bazı yöntemler sayesinde hıçkırığın geçmesi sağlanabilir. Özellikle bitkisel yöntemler hıçkırığın geçmesinde etkili olur.
Nefes tutma: Yaklaşık olarak 10 saniye boyunca nefesinizi tutmaya çalışın. Nefesinizi 10 saniye boyunca tuttuktan sonra, yavaş yavaş nefesinizi verin. Tekrar nefes vermeden, 1 bardak su için. Birçok insanda kısa sürede etki göstermeyebilir. Fakat birkaç kere tekrarladığınız zaman hıçkırık sorunundan kurtulabilirsiniz. Kağıt torbaya nefes alıp, vermek de etkili bir yöntem olabilir.
Nane çayı: Nane içerisinde yer alan rahatlatıcı maddeler sayesinde, hem hıçkırığa hem de farklı sağlık sorunlarına iyi gelir. Nanenin tazesini direkt olarak çiğneyebilir ya da çayını yapabilirsiniz. Eğer geçmezse gün içerisinde birkaç kere içebilirsiniz.
Göğse baskı uygulamak: Yapılacak bir başka yöntem ise, göğse baskı uygulamaktır. Bunun için ilk olarak oturma pozisyonuna geçin ve dizlerinizi göğsünüze kadar çekin. Yaklaşık olarak 5 dakika boyunca bu pozisyonda kalın. Bir süre sonra kendi kendine geçebilir.
Gargara yapmak: Özellikle boğaz ağrısı olduğu zaman gargara yapılır. Fakat gargara bu tarz rahatsız edici bir sorunda da uygulanabilir. Gargara yaparken boğazınıza kaçırmamaya özen gösterin.
Limon: Limonu yuvarlak halka şeklinde kesin ve dilinizin üzerinde bekletin. Limonu bir süre emerek, sorunun geçmesine yardımcı olabilirsiniz.
Yukarıda bahsi geçen yöntemleri uygulamanıza rağmen hıçkırık probleminden kurtulamamışsanız ve uzun süredi bu problemle karşı karşıyaysanız mutlaka bir doktora başvurmanız gerekir. Çünkü altında yatan önemli bir sebep olabilir. Hıçkırığa kaynaklık eden sebebin tespit edilerek buna göre bir tedavinin uygulanması gerekir. Böyle durumlarda hastaya genellikle ilaç tedavisi reçete edilir. Doktorun sağlık durumu, yaş gibi çeşitli değişkenlere göre reçete edeceği ilacın doktorun önerdiği süre boyunca düzenli olarak kullanılmasıyla beraber hıçkırık sorununu tamamen yok etmek mümkün.
İnatçı hıçkırığı kendi kendinize uyguladığınız yöntemlerle yenmeniz pek mümkün değil, belki soruna sadece geçici bir çözüm üretebilirsiniz. Bunun için bu tür bir hıçkırık yaşanması halinde kas gevşetici ya da sakinleştirici türde ilaçların kullanılması yararlı olabilir. Ayrıca boyna masaj yapmak da etkili yöntemler arasında sayılır. Özellikle boyunda yer alan karotis damarına yapılan masaj rahatlama sağlar. Bu yöntemlerin işe yaramaması durumunda ise frenik, sinir cerrahi bir operasyon ya da ilaçla tedavi edilir. Psikolojik bir sebepten kaynaklanıyorsa, hipnoz, akupunktur ya da telkin gibi yöntemler denenebilir.