NEW YORK (İHA) - ABD'de 2008 Başkanlık seçimlerinde yarışan Demokratların güçlü başkan adayı New York Senatörü Hillary Rodham Clinton'ın Türk danışmanı Mehmet Çelebi, Clinton'ın, Ermeni iddialarının tanınmasıyla ilgili sözlerinin önseçimlerdeki bir taktik olduğunu söyledi.
Clinton'ın kampanya sözcülerinden Başkanlık Finans Komitesi Bölge Eş-Başkanı Mehmet Çelebi, eski First Lady'nin sözde Ermeni soykırımını tanıyacağı yönündeki açıklamalarıyla ilgili olarak, Türkiye'nin içinin rahat olması gerektiğini belirterek, bunun bir milyon Ermeni'nin yaşadığı ve başkan adayının kim olacağının belirlenmesinde önemli bir yeri bulunan California eyaletinde yapılacak ön seçim öncesinde atılmış bir adım olduğunu ifade etti.
Amerika'da Türk toplumun önde gelen isimlerinden biri olan Çelebi, başkan aday adaylarının seçim kampanyalarına katılma noktasında Türklerin eksik kaldığını söyledi. "Ermeniler için bir tek mesele vardır o da sözde soykırımdır" diyen Çelebi, Ermenilerin bu bağlamda seçim çalışmalarına çok daha aktif katıldıklarını belirtti.
Sözde soykırımla ilgili söz konusu açıklamanın biraz da bu durumdan kaynaklandığını söyleyen Çelebi, kendisi ve kampanya açısından bu haftanın çok zor geçtiğini anlattı. Clinton'ın, Türkiye ve Amerika için bir şans olduğunu ifade eden Çelebi, şöyle konuştu: "Çok çekişmeli bir başkanlık yarışı var. Seçim çok yakın. 5 Şubat'ta Ermenilerin ağırlıklı yaşadığı California'da bir ön seçim yapılacak. Buradan çıkacak toplam delege sayısı başkan adayının kim olacağını belirleyecek delegelerin yüzde 28'ine denk geliyor. Yani California'yı kazanan bir anlamda seçimi de kazanacak. Burası o kadar önemli ki, kalan 25 milyon dolarımızın 7 milyon dolarını her hafta buradaki seçimi almak için harcıyoruz, geri kalan parayı 21 eyalette kullanıyoruz. Bir milyona yakın Ermeninin yaşadığı, Türk nüfusun neredeyse hiç varlık göstermediği bir yerde bir başkan adayının nasıl bir tepki vermesini bekliyorsunuz?"
Ermenilerin, eski ABD başkanlarından Jimmy Carter'dan beri tüm başkan adaylarına formlar göndererek Ermeni soykırımı konusunda neler düşündüklerini sorduklarını anlatan Çelebi, ilk kez bu kadar ayrıntılı bir formun geldiğini, sadece Ermeni soykırımı değil Azerbaycan ile ilişkiler, hatta Darfur soykırımı meselesinin bile gündeme getirildiğini söyledi.
Clinton'ın buna cevabını, "Her başkan adayının verdiği cevabın aynısı" olarak niteleyen Çelebi, sözlerine şöyle devam etti: "Clinton ailesinin Türkiye'yi sevdiği konusunda kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye'nin içi rahat olsun. Biz rüyamızda bile Türkiye'yi bu kadar seven bir başkan adayı bulamayız. Şimdiye kadar başkanlık öncesi Türkiye'yi iki kez ziyaret eden başka bir başkan adayı olmadı."
Şimdiye kadar Amerika başkanlık tarihinde hiçbir zaman başkana yakın bir Türk kitlesi olmadığını belirten Çelebi, şöyle konuştu: "Şu an benim dışımda New York'ta Gökhan Bey'in yanında etkin bir Türk-Amerikan toplumu bulunmaktadır. Türkler, Clinton kampanyasında aktif rol almaktadır bu da Türkiye ve Türk-Amerikan ilişkileri için çok iyi bir başlangıç ve şanstır. Türkiye'nin içinin rahat olmasını istiyorum."
TÜRKLER BİZİ YALNIZ BIRAKTI
Amerikan siyasetinde etkin olmanın yolunun seçim kampanyalarına hem parasal olarak destek olmak hem de aktif olarak çalışmadan geçtiğini vurgulayan Çelebi, Amerika'daki Türk toplumunu bu konuda eleştirdi. Bu konuda bir şeyler yapmak isteyenler olarak yalnız bırakıldıklarını dile getiren Çelebi, şöyle konuştu: "Amerika'daki varlığımız birkaç Türkün sırtında. Bu haksızlıktır. Eğer Amerika'da yaşayan her Türk senede 100-200 dolar maddi katkı yapsa, ayda bir saatini bu işe ayırsa bizim de durumumuz böyle olmaz. Clinton'ın açıklamasının ardından yüzlerce telefon ve e-mail geldi. Hep hayal kırıklıklarını anlattılar. Ama ben 8-9 kez para toplama amaçlı toplantı yaptım. Bu toplantılara beni arayan, sitem edenlerin çoğu ısrarıma rağmen gelmemişti, katkı yapmamıştı. Zamanında neredeydi bu insanlar da şimdi gelip hesap soruyorlar? En az arayanlar ise bizzat katkı yapanlar oldu. Onlar işlerin nasıl yürüdüğünü iyi biliyor. Ben 100-150 bin dolar toplamak için Türkler dışındaki çevremi aramak zorunda kaldım. Ermeniler bir gecede milyonlarca dolar topluyor. Siz bir siyasetçi olsanız hangisini tercih edersiniz. Bu sıkıntıyı sırf ben değil Türk-Amerikan Dernekleri de çekmekte. Biraz da iğneyi kendimize batırmamız gerekir."
29 Ocak Salı günü eski Başkan Bill Clinton ile bir araya geleceklerini, ardından yine para toplamak için toplantı yapacaklarını ifade eden Çelebi, "Bakalım kaç Türk gelecek?" ifadesini kullandı.
Türk-Amerikan toplumunun bu konuda çok fazla söz söyleme hakkı olmadığını ifade eden Çelebi, siyasi yarışlarda etkin olarak çalışılmadığı sürece siyasette de etkin olunamayacağını söyledi.
Türkiye düşmanlarının sihirli sopaları olmadığını anlatan Çelebi, sözlerine şöyle devam etti: "Bu ülkede etkin olmanın bir tek yolu var o da maddi ve şahsi destektir. İkinci bir yol yok. Bu ülkede yasayan biz Türklerin çoğunun geliri Allah'a şükür iyi. Biz Türkiye'de yasayan vatandaşlarımız gibi Türkiye'ye vergi ödemiyoruz. Burada yaşayan Türkler olarak hepimizin sosyal sorumlulukları bulunmaktadır, hele de bu kadar aktif hasımlarımız varken. Maalesef tüm yük devletimize ve Türk halkına kalmaktadır ve bu bence büyük adaletsizliktir. Bu milli bir meseledir, milli bir mücadeledir, bu bizlerin ve çocuklarımızın geleceğidir. Biz bu sorumluluğu yerine getiremediğimiz için Cumhurbaşkanımız Gül, Başbakanımız Erdoğan ve bakanlarımız buralara kadar gelip bu konuyu savunmak zorunda kalmaktadır. Türkiye'yi meşgul eden onca önemli problem varken devlet büyüklerimizin herşeyi bırakıp bu konuyla ilgilenmek zorunda kalması kötü değil mi?"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözde soykırım konusundaki 'ortak tarih komisyonu' önerisini de değerlendiren Çelebi, şöyle konuştu: "Biz 80 yıllık bu kavgada göğsümüzü kabarta kabarta söyled'ziyaret eden başka bir başkaiğimiz şeye sahip olduk. Ermeniler bir toplantıda 'Türkler soykırım yaptı' dediği zaman haklı olarak Amerikalıların sempatisini kazanıyorlar. Ama biz bu tarih komisyonu fikrini ortaya koyunca Amerikalılar bize hak veriyor ve Ermeniler zemin kaybediyor. Bizim ne yapıp edip bunu tüm dünyaya anlatmamız lazım."
Clinton, başkan seçilmesi durumunda, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını resmen tanıyacağı sözünü vermişti. Clinton'ın Ermeni kuruluşlarına gönderdiği bu açıklama, Demokrat Parti'deki en güçlü rakibi Senatör Barack Obama'nın aynı yöndeki duyurusundan birkaç gün sonra gelmişti.
Clinton, senatörlüğü döneminde senatoya sunulan Ermeni tasarılarını imzasıyla desteklemiş, ancak geçen ekimde Boston Globe gazetesinin yöneticileriyle yaptığı bir görüşmede, Temsilciler Meclisi'ndeki son tasarının geçmesi ihtimaline ilişkin kaygısını dile getirerek Ermenilerin tepkisini toplamıştı.
Obama'da geçen hafta sonu yaptığı açıklamada, başkan seçildiği takdirde Ermeni iddialarını tanıyacağını ve kongrede hala bekleyen Ermeni tasarılarının geçmesini destekleyeceğini söylemişti.
Clinton ve Obama'nın son açıklamaları, Ermenilerin güçlü olduğu yerler dahil toplam 24 eyalette 5 Şubat ve öncesinde yapılacak başkanlık önseçimleri yaklaşırken gelmişti.
Hillary Clinton'ın eşi, eski başkan Bill Clinton ise görevde olduğu Ekim 2000'deki son dakika müdahalesiyle bir Ermeni tasarısının Temsilciler Meclisi'nden geçmesini engellemişti.
BEYAZSARAY'DA GÖREVLİ İLK TÜRK OLACAK
Clinton'ın başkan seçilmesi durumunda Beyaz Saray'da görev almaya en yakın isimlerden olan ve aynı zamanda delege adayı da olan Çelebi, 19 yıl önce Türkiye'den ABD'ye gelerek Chicago kentine yerleşti. Çelebi, çeşitli finans kurumlarında üst düzey görevlerde bulundu. Los Angeles merkezli, yapımcılık şirketi BMH'in kurucu üç ortağından biri olan Çelebi, uluslararası siyaset eğitimi aldı.
ABD'deki, çeşitli Türk derneklerinde 19 yıldır aktif hizmet veren Çelebi, bu organizasyonların üst düzey yönetimlerinde bulundu. Çelebi, halen İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Gençlik Forumunun Birleşmiş Milletler ve ABD temsilciliği ile Başbakan Erdoğan'ın İspanya Başbakanı Zapatero ile eş başkanlık yaptığı Medeniyetler İttifakı Projesi'nin bir parçası olan Medeniyetler İttifakı Gençlik Projesi'nin uluslararası danışma kurulu üyeliğini de yürütüyor.
Çelebi, ABD'nin önde gelen Türk Amerikan sivil toplum örgütlerinden biri olan Türk Amerikan Dernekleri Asamblesi'nin de (ATAA ) 6 yıl başkan yardımcılığını yaptı. Çelebi, son olarak dünyanın önde gelen üniversitelerinden Chicago Üniversitesi'nin bir çok dünya liderinin ve iş adamının üye olduğu Kamu Politikası Üst Okulu'nun "Dekanlar Uluslararası Konseyi" üyeliğine getirildi.