Hilvan'da Kadınlardan Protesto

Mustafa UFAK/HİLVAN (Şanlıurfa), (DHA) - ŞANLIURFA'nın Hilvan İlçesi'nde, amcasının oğluyla zorla evlendirilmek istenince bunalıma giren 18 yaşındaki Mihriban C.'nin kendini asarak yaşamına son vermesi, siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri tarafından protesto edildi. Olay, geçen cuma günü öğleden sonra Hilvan'a bağlı Yukarı Kamışlı Mahallesi'nde meydana geldi. Daha önce Mersin'de yaşayan Mihriban C., babasının ölümünün ardından ailesiyle birlikte dedesi Hasan C.'nin yanına yerleşti. İddiaya göre, dedesi ve diğer yakınları Mihriban C.'nin, amcasının oğlu ile evlenmesini istedi. Bu isteğe karşı çıkan Mihriban C., ailenin kendisini zorla evlendireceklerini söylemesi üzerine yalnız olduğu sırada kendisini oturdukları odanın tavanına iple astı. Bir süre sonra eve gelen yakınları Mihriban C.'yi ipte asılı buldu. Genç kızın cesedi, jandarmanın evde yaptığı inceleme sonrası otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Mihriban C.'nin intihara götüren baskılara tepki gösteren HDP, DBP üyeleri ile çeşitli sendika ve STK üyesi kadınlar Hilvan'a gelerek basın açıklaması yaptı. Ellerinde kadınlara yönelik şiddeti protesto eden dövizler taşıyan kadınlar adına konuşan DBP Şanlıurfa İl Eş Başkanı Yasemin Kılıç, son zamanlarda kadınlara uygulanan şiddeti ve şiddet sonucu yaşanan intihar olaylarına dikkat çekerek şöyle konuştu: "Toplumda en yüksek artışa sahip toplumsal sorunların başında kadına şiddet ve kadın ölümleri yer almaktadır. Şanlıurfa ve ilçelerinde yaşanan intihar vakalarının yüzde 55.7 sini oluşturan kadınlar dikkat çekicidir. Hilvan'da ailesi tarafından zorla evlendirilmek istendiği için çaresizlik ve ümitsizlik içinde kendi eliyle canına kıyan çocuk yaştaki genç kız ve Siverek'te bıçaklanıp yol kenarına atılan genç kadın bunun en bariz örneğidir. Çoğu zaman ölümle sonuçlanan kadına şiddeti erkekler yapmakta ve devlet buna karşı sessiz kalmaktadır. Devlet ancak defin ruhsatı vermekten başka bir şey yapmıyor diyen Yasemin Kılıç, 'Kadına yönelik şiddet, kadının duygusal, fiziksel cinsel ve ekonomik açıdan zarar görmesine sebep olmaktadır. Bununla beraber temek hak ve özgürlüklerini, onurunu zedeleyen ve en önemlisi yaşam hakkını tehdit eden bir eylemdir. Kadının sokakta gezmesinden kahkaha atmasına, kiminle yaşayacağına, kaç çocuk doğuracağından ne giyeceğine, hangi okula gideceğinden ne iş yapacağına karar veren devletin en resmi temsiliyetlerinin kullandığı dil kadın katliamlarını meşrulaştırmaktadır." Kadınlar, basın açıklamasının ardından Yukarı Kamışlı Mahallesi'ne giderek intihar ederek yaşamına son veren Mihriban C.'nin mezarını ziyaret etti.