İSTANBUL (AA) - Mühendislik ve AR-GE çalışmalarını sürdüren Honda R&D, yapay zeka destekli yeni mobilite teknolojilerini ve makinelerini tanıttı.
Şirket açıklamasına göre, Honda'nın geliştirdiği bu yeni teknolojiler kapsamında insanların, makinelerin ve toplumun iş birliğini destekleyen orijinal yapay zeka olan Honda CI (iş birlikçi zeka) kullandı.
Testlerin, kasım ayı içerisinde Japonya'nın Ibaraki eyaleti, Joso şehrinde başlaması planlanıyor. Joso'daki testler, kasım ayında Mitsukaido Asunaro no Sato Kamp ve Konaklama Parkı'nda ve 2023'ün ilkbahar aylarında Tarım-Bilim Vadisi'nde gerçekleştirilecek.
Honda, insanların ve nesnelerin hareketliliğinin her yerde çarpışma olmadan ve stres yaşanmadan gerçekleşmesi amacıyla çalışmalarına devam ediyor. Bu amacı doğrultusunda da iki temel teknoloji üzerine odaklanıyor. Bunlar, mikro mobilite makinesinin yüksek hassasiyetli haritalara güvenmeden çevresini tanırken kendi kendini sürmesini sağlayan haritasız iş birlikçi sürüş teknolojisi ve mikro mobilite makinesinin diyaloglar ve jestlerle insan benzeri iletişim gerçekleştirmesini sağlayan kullanıcı amacını anlama ve iletişim teknolojisi olarak geliştirildi.
Bu temel teknolojilerin kullanıldığı CiKoMa binilebilir mikro mobilite aracının ve WaPOCHI mikro mobilite robotunun teknoloji testleri Japonya'da başlıyor.
Mikro mobilite makinesinin yüksek çözünürlüklü haritalara güvenmeden kameraları tarafından yakalanan bilgilere dayanarak çevresini tanımasını ve güvenliği sağlarken hedefe kendi kendine gitmesini sağlayan haritasız iş birlikçi sürüş teknolojisi, Honda mühendisleri tarafından geliştirildi. Gerçek zamanlı yol yapısını anlama işlevi, mekansal tanıma/yüksek hızlı sürüş haritası dönüştürme işlevi ve İnsan/çevre-iş birliği eylem planlama işlevi sunan bu yeni teknoloji sayesinde makinelerin günlük hayata adaptasyonu hız kazanıyor.
Honda mühendisliği ile geliştirilen bir diğer teknoloji ise kullanıcı amacını anlama ve iletişim teknolojisi mikro mobilite makinesinin söz ve jestleri insan benzeri bir anlayışa sahip olmasını, kendi başına düşünmesini ve önerilerde bulunmasını sağlıyor. Amaç-bilgi alışverişi işlevi, diyalog tabanlı kullanıcı tanımlama işlevi ve kullanıcı-makine görüşmesi/teklif işlevi bulunan bu teknoloji sayesinde makineler insan davranışlarına karşılık verme konusuna yönelik önemli gelişmeler kaydediyor.
MİKRO MOBİLİTE MAKİNELERİ: CİKOMA VE WAPOCHI
Honda R&D tarafından geliştirilen teknolojilerin kullanıldığı yapay zeka destekli binilebilir elektrikli yeni mikro mobilite araçlarından biri olan CiKoMa ile kullanıcılar aracı selamlayabiliyor. Sürüş sırasında, kullanıcı joysticki çalıştırarak CiKoMa'nın rotasını yönlendirebiliyor.
Bu sayede hem sürücü kendi istediği rotada ilerleyebiliyor hem de isterse CiKoMa'nın otomatik sürüş teknolojisine dayalı olarak iş birlikçi sürüşünü kullanabiliyor. Kullanıcıların ihtiyaç duyduklarında binebilecekleri ve istedikleri yerde inip bırakabilecekleri bir araç olarak geliştirilen CiKoMa'nın şehir içinde veya diğer alanlarda hızlı bir gezinti için rahat bir ulaşım aracı olarak kullanılarak popülerlik kazanması hedefleniyor.
CiKoMa'nın yanı sıra Honda tarafından tanıtılan diğer makine olan yapay zeka destekli elektrikli mikro mobilite robotu WaPOCHI, kullanıcının ayırt edici özelliklerini tanıyor, hatırlıyor ve kullanıcıyı kalabalıkta bile takip etmeye devam edebiliyor. WaPOCHI kullanıcıyı avuç içi damar doğrulaması ile tanımlıyor ve ardından kameraları tarafından çekilen görüntüler ile kullanıcının kıyafetleri, saçlarının rengi, boyu gibi ayırt edici özelliklerini algılayarak kaydediyor.
WaPOCHI, kullanıcı için çanta ve benzeri küçük eşyaları taşırken, kullanıcıyı bir evcil hayvan gibi arkasından takip edebiliyor. İlerleyen dönem için WaPOCHI'nin kullanıcıya yürüme kolaylığı konusunda yol göstermesini sağlayan işlevi üzerinde de çalışmalar devam ediyor.
Honda, hareket etmenin keyfini ve özgürlüğünü tüm bireylerin yaşayabileceği bir toplumu hayata geçirmek amacıyla CI destekli mikro mobilite teknolojilerinin geliştirilmesi üzerinde çalışıyor. Honda, CI destekli mikro mobilite teknolojilerini 2030 yılına kadar pratik uygulamalarla hayata geçirmeyi amaçlıyor. Ayrıca hem bireylerin günlük mobilitesini desteklemek hem de trafik kazalarındaki çarpışmaları sıfıra indirmek için çalışmalarına devam ediyor.