Hrant Dink cinayetinde şok iddia

Dink'in arkadaşlarından senarist yönetmen Sırrı Süreyya Önder ve Agos gazetesi yazarı Rober Koptaş'ın katıldığı yayında Dink davası avukatı Belen sıcak açıklamalarda bulundu.

Dink davası avukatı Bahri Belen, "Hrant Dink cinayeti ve istihbarat yalanları" kitabıyla ses getiren ve yazdıkları nedeniyle yargılanan gazeteci yazar Nedim Şener, Hrant Dink vakfı yöneticilerinden gazeteci Oral Çalışlar, Dink'in arkadaşlarından senarist yönetmen Sırrı Süreyya Önder ve Agos gazetesi yazarı Rober Koptaş'ın katıldığı yayında Dink davası avukatı belen sıcak açıklamalarda bulundu.

Son duruşmadan önce gelen emniyet istihbarat daire başkanlığından alınan Ramazan Akyürek'in gönderdiği belgedeki bazı noktalara dikkat çekti.Belen, Ogün Samast'ın İstanbul'a gelişinin emniyet tarafından 2 gün öncesinden bilindiğini söyledi. Devletin işkileneceğini bildiği cinayetleri engellemiyormuş bunları öğrendik dedi.

Reklam
Reklam

Avukat Bahri Belen : İddianamede ve bu davanın belgeleri içinde olmayan bir şeyi, bir önceki duruşma öncesi dosyaya gönderilen bir belge, ki bunu eski Trabzon emniyet müdürü, emniyet genel müdürlüğü istihbarat daire başkanı olan kişinin imzasıyla geldi, hiç bugüne kadar yok, dosyada görmedik yani. Diyor ki Ogü n Samast'ı İstanbul'a geldiğinde arkadaşları karşıladı diyor. Eğer emniyet Ogün Samast'ın İstanbul'a gelişini 2 gün önceden biliyorsa, ve bunu emniyet genel müdürlüğü istihbarat daire başkanı mahkemeye yazabiliyorsa,

1) Bugüne kadar neden söylemedi? son duruşmadan önce giren bir belge.

Yeni bir şey yani.

Bir başka bir şey daha var.

Bugüne kadar polis muhbiri olarak bilinen Erhan Tuncel, ilk tetikçiyi Zeynel Abidin'i Yasin'in görevlendirdiğini söylüyordu, sonradan o olmayacak denildi. Erhan Tuncel'in savunmalarına göre son ateş eden, ve ateş ettiği tartışmasız olan kişilerden biri, belki başka bir kişi daha vardı onu bilmiyoruz.

Ogün Samast'ın bu işle görevlendirildiğini bilmediğini söylemişti, ama Erhan Tuncel'i son duruşmada soru sorduğumda verdiği cevaplarda ağzından kaçırdı. Ogün Samast'ı evinde bildiğini, bunu bildirdiğini emniyet'e söyledi.

Reklam
Reklam

Nedim Şener : Üçüncü kişinin Ogün Samast olduğunu hiç resmi kayıtta görmedik ilk defa karşılaşıyoruz.

Avukat: İddianamenin içeriğinde böyle bir şey yok. Bu raporlar, Yasin'in, Erhan'ın veya oradaki bu cinayeti işleyecek kişilerin izlenmesiyle ilgili raporları istediğimizde, son gelen, işte eski Trabzon emniyet müdürü ve 1 ay öncesine kadar emniyet genel müdürlüğü istihbarat daire başkanı olan kişinin imzasıyla Ogün Samast'ın İstanbul'a geldiğinde otogarda tarafından karşılandığı yazılıyor..

Ahmet Hakan: Bu biz biliyorduk demek mi?

Avukat: Bu başka bir izahı olamaz.

Ahmet Hakan: Yani emniyet istihbaratı Ogün Samast'ın İstanbul'a geldiğini biliyordu, manşet bu mudur?

Avukat : Bir şey daha ilave edeyim. Erhan Tuncel'in savunma tanığı olarak..

Nedim Şener: Halkımızın deyimiyle ayaklarına dolanmış, yani adamlar kendi suçlarını itiraf etmişler. arkadaşlarıyla buluştuğunu biliyorlarsa, istihbaratın hangi bölümü takip ediyordu? Ramazan Akyürek bunu bilebilecek hangi verilere sahip? Neleri var elinde? Muhtemelen İstanbul stihbarat takip ediyor rapor mu geçtiler, yoksa Trabzon istihbarat onları zaten takip ediyordu, bakalım kimlerle buluşacak. Akyürek'in bunu yazmasının çok önemli bir nedeni var. Başbakanlık teftiş kurulunun raporu zaten onu ve Ali Fuat Yılmazer'i açık açık görevi ihmalle suçluyor. Bu yazan kişi mahkemeye gizli belgedir diye vermeyen kişi. bunu ayıklamaya çalışıyor üzerinden.

Reklam
Reklam

Oral Çalışlar: Bu ihmal ve kusura mı girer yoksa artık başka bir şeye mi girer. Ona giriyor bu.

Oral Çalışlar: Siz eğer cinayeti işleyecek bizzat kişiyi İstanbul'a indiği anda İstanbul'a geldiğini biliyorsanız, karşılandığını biliyorsanız, aslında siz cinayeti biliyorsunuz demektir. Bir devlet cinayeti biliyorsa ve cinayet işlenmişse o zaman bu nasıl ifade edilir?