Saatler süren görüşmeler sert geçti, sonunda HSYK teklifi Meclis'te kabul edildi. Ancak oylama sonuçları da bir o kadar ilginçti. Çünkü teklife 210 vekil 'evet' derken, sadece 28 'hayır' oyu çıktı. HSYK yasa teklifine TBMM Genel Kurulu'nda sadece 28 red oyu çıkmasına ilişkin CHP, ''Biz grubu dinlendiriyorduk'' derken, MHP, BDP'yi suçladı. MHP'li Halaçoğlu, ''Destek vermiyormuş gibi görünüp desteklediler'' suçlamasında bulunurken BDP'li Kaplan da 'en sert muhalefeti' kendilerinin yaptığını iddia etti.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yapısının değiştirilmesine ilişkin yasa tasarısı hem Türkiye'de, hem de dünyada çok tartışıldı. TBMM'de temsil edilen tüm muhalefet partileri, HSYK yasa teklifine en üst düzeyde karşı çıktı.
Yasa teklifi gündeme gelir gelmez, muhalefetten de eleştiriler gelmeye başladı. Eleştiriler hep, bu yasa ile hükümetin yargıyı, yürütmeye bağlayarak, demokrasinin en önemli unsuru olan "kuvvetler ayrılığı" ilkesini hiçe saydığı yönünde oldu.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, HSYK'da yapılacak değişilik konusuna, yasa teklifi ortaya çıktığı andan itibaren hemen her grup konuşmasında değindi. Kılıçdaroğlu, "Anayasa'ya aykırı bir yasayı TBMM'den geçirmenin doğru olmayacağını" söyledi, yasanın "kuvvetler ayrılığı ilkesine'' aykırı olduğunu defalarca tekrarladı.
MHP lideri Devlet Bahçeli de grup toplantılarında yasa teklifini eleştirerek, "Başbakan ve hükümeti öyle bir noktadadır ki, HSYK'nın yapısını değiştirmek ve resmen Adalet Bakanlığı'na bağlı bir genel müdürlük haline getirmek için geceyi gündüze katmaktadır. Hakim ve savcılar hükümetin emrine sokulmak istenmektedir" demişti.
BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş da üç gün önce şöyle konuşmuştu:
"Biz Anayasa için yapılan görüşmelerde bağımsız, tarafsız bir HSYK yasasını destekleyeceğimizi belirttik. Anayasal düzeyde bu değişikliliği yapalım dedik. Ama AKP'nin Meclis'e sunduğu yasa tasarısı yargıyı AKP'ye bağlamak, Adalet Bakanı'na bağlamak için kurgulanmış bir tasarıdır. Bu tasarı mecliste görüşüldüğü zaman biz BDP grubu olarak kesinlikle muhalefet edeceğiz. Çıkmaması içinde elimizden gelen ne varsa yapacağız."
HSYK yasası ile ilgili eleştirilerin gündeme oturması üzerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de devreye girdi. TBMM'de grubu bulunan parti liderlerini tek tek Çankaya Köşkü'ne davet ederek, görüşlerini aldı.
Teklif komisyonda görüşülürken "uçan tekmeler" atıldı, tablet bilgisayarlar havada uçuştu.
Ve yasa teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda 16 saat süren, kavga-dövüşlü aralıksız oturumun ardından kabul edildi.
Ancak kabul edilmesine ilişkin oylama sonuçları çok ilginç... Çünkü 210 vekil teklif için "evet" oyu kullanırken, sadece 28 vekil "hayır" oyu verdi.
TBMM'de bir yasanın geçebilmesi için basit çoğunluk gerekiyor.
Yani, TBMM Genel Kurulu'nda oylama sırasında mevcut olan milletvekillerinin yarısından bir fazlasının oyu, yasanın geçmesini sağlıyor.
Oylamada, tartışmalı HSYK yasası için sadece 238 vekilin oy kullandığı ortaya çıktı.
TBMM'de toplam sandalye sayısı 550. Ancak iki üyenin vefat etmesi nedeniyle şu anda 548 vekil görev yapıyor.
TBMM'de mevcut sandalye dağılımı şöyle;
* AK Parti- 319
* CHP- 134
* MHP- 52
* BDP- 26
* HDP- 4
* Bağımsız- 13
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, HSYK yasa teklifine TBMM Genel Kurulu'nda sadece 28 red oyu çıkmasına ilişkin Hürrriyet'in sorusu üzerine, "TBMM tüm hafta sonu çalışacaktı. Öğleden sonra da torba yasa görüşmeleri vardı. Bu nedenle biz grubu ikiye böldük. Öğleden sonra Genel Kurul'da görev yapacak arkadaşları dinlendirdik" dedi.
Hamzaçebi, AK Parti grubunun da vekillerinin bir kısmını dinlendirdiğini belirterek, "Onlar da duruma göre önlem alıyorlar" dedi.
CHP grubu olarak, kimin yasaya ne oy verdiğinin somut olarak belirlenebilmesi için "elektronik oylama istediklerini" de söyleyen Hamzaçebi, "Kimin bu yasaya evet oyu verdiğinin tarihe geçmesini istedik" dedi.
MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, CHP ve MHP'nin sayısal olarak HSYK teklifini reddetmesinin mümkün olmadığını savundu. Ama BDP de bu teklife karşı olduğunu ve kabul edilmemesi için ellerinden geleni yapacaklarını söylemişlerdi, sorumuz üzerine ise Halaçoğlu, "Evet böyle söylediler ama onay vermiyor, kavga ediyor gibi görünüp destek verdiler" dedi.
Halaçoğlu, BDP'nin Ak Parti'ye gizli destek verdiği iddiasına şu örneği verdi:
"TBMM Genel Kurul oturumunda HSYK teklifi'nin görüşülebilmesi için salonda 184 milletvekilinin olması gerekiyor. Örneğin 20 CHP'li yoklama istiyor, sayım yapılıyor. O sayımda CHP hesaba katılmıyor. Biz Ak Partilileri sayıyoruz 182 çıkıyor. Ama orada da 2 BDP'li bulunuyor. Onların da katılımıyla 184'ü buluyorlar ve oturum açılıyor. Oysa o anda BDP destek vermese oturum açılamayacak ve teklif görüşülemeyecek. Bunun gibi birkaç kez BDP sayesinde oturumlar açıldı. Teklif görüşüldü. Dolayısıyla BDP'yi, CHP ve MHP ile birlikte muhalefetten sayamazsınız. Onlar muhalif görünmekle birlikte destek veriyorlar çünkü Demokratikleşme Paketi'ni bekliyorlar. O pakette kendilerinin istediği ana dilde eğitimden hapistekilerin çıkarılmasına hatta siyaset yapmalarına imkan verecek düzenlemeler yer alıyor. O nedenle BDP, Ak Parti'ye HSYK teklifinde karşı çıkmadı, gizli destek verdi."
BDP'li Hasip Kaplan da, HSYK yasasına parti olarak "en sert muhalefeti" kendilerinin yaptığını vurgulayarak, "görüşmeler sırasında her maddeye önerge verdik. En sert muhalefeti biz yaptık. Çünkü yasa, HSYK'nın Bakanlık vesayeti altına alınmasını içeriyordu" dedi.
Tüm muhalefet partilerinin yasaya karşı olmalarına rağmen, Genel Kurul'daki oylamada sadece 28 oy çıkması konusunda "Bu bir ölçü değildir. Fırtına koparmaya gerek yok" diyen Kaplan, "Yasa teklifi görüşmeleri saat 2'de başladı, ertesi sabah 10'a kadar sürdü. Kavgalı, gürültülü bir görüşmeydi. Her iki maddede görüşme yeter sayısı konusunda oylama yapıldı" ifadelerini kullandı.
Bir yandan seçim dönemi, diğer yandan tüm hafta sonu boyunca Genel Kurul'da görüşülecek diğer yasalar nedeniyle BDP'nin 6 vekili nöbetçi olarak orada bulundurduğunu anlatan Kaplan, "MHP'nin de 10-15, CHP'nin ise 30 civarında vekili vardı" dedi.
Kaplan, AK Partili vekillerin ise "hükümet tarafından görevlendirildiklerini, zaman zaman uyuduklarını" belirterek, "asker gibi, sıralarda uyuyarak, arada el kol kaldırıp oy kullanarak yasayı geçirdiler" diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM Genel Kurulu'ndan geçerek kanunlaşan HSYK kanun teklifini, Anayasa Mahkemesi'ne götürmek için hazırlıkları sürdürdüklerini, bugün veya yarın en kısa sürede kanunun iptali için müracaat edeceklerini söyledi.
Altay, TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Altay, ''TBMM Adalet Komisyonu'nda 1 hafta boyunda bir teklif uçan tekmelerle, atılan tabletlerle ve yumruklarla komisyondan geçti. Genel Kurul'da bir kısmı görüşüldükten sonra donduruldu. Daha sonra teklifin görüşmelerine apar topar yeniden başlandı ve 20 saat süren çalışmalar sonucunda AKP tarafından yasalaştırıldı. Bizce bu Anayasa'ya aykırı, bu kanun yok hükmündedir. AKP parlamentodaki sayısal çoğunluğuna güvenerek parlamentoyu şiddet ortamına çevirdi. İlgililerin buna seyirci kaldığını gördük. Komisyonda uçan tekmelerin yerini Genel Kurul'da yumruklar konuştu. Parlamentoda yaşananlar, Türkiye'yi bütün dünyaya rezil etti. Muhalefet milletvekillerinin TBMM'de can güvenliklerinin kalmamıştır” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bu değişikliğe müdahale ettiğini belirten Altay, Cumhurbaşkanı Gül'ün bu tavrını kanun Köşk'e gittiği zamanda sürdürüp sürdürmeyeceğini merak ettiklerini belirterek, Cumhurbaşkanı'nın bu kanunu onaylamasının bir hukuk garabeti olacağını ileri sürdü.
Altay, “Yasama, yürütme, yargı prensibini ortadan kaldıran bu kanunun Cumhurbaşkanı tarafından onaylanacağına ihtimal vermiyoruz. Cumhurbaşkanı Gül'ün bu kanunu onaylayıp onaylamama konusunda bir sınavdan geçecektir. Cebirle şiddetle Meclisten geçmiş bir yasa var. Cumhurbaşkanı'nın hukuka uygun bir tavır almaya davet ediyorum. Muhtemelen yarın ya da en geç öbür gün Anayasa Mahkemesi'ne başvurumuzu vereceğiz. Kanun numarası çıktığı andan itibaren müracaatımızı yapacağız" diye konuştu.