Hüda Kaya serbest bırakıldı

Savcılık talimatıyla gözaltına alınan HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, ifadesini verdikten sonra serbest bırakıldı.

HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya hakkında 11 Ocak 2016 tarihinde DiyarbakırDemokratik İslam Kongresi’ndeki konuşmasının ardından soruşturma başlatılmıştı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan başlatılan soruşturma kapsamında ifade vermeye gitmeyen Kaya hakkında zorla getirme kararı çıkarıldı. İstanbul’da gözaltına alınan HDP Milletvekili Hüda Kaya talimatla ifadesinin alınması için Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na getirildi. Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu savcılarından Erdal Poyraz tarafından ifadesi alınan Kaya, ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

Reklam
Reklam

AMACIMIZ HİÇBİR EVE TABUT GELMEMESİ

Kaya savcıya verdiği ifadesinde Türk olmasına rağmen, partinin tüm halkların, tüm etnik yapıların ve inançların umudu olduğunu söyledi. Amaçlarının savaşın bitmesi ve kanın durması olduğunu söyleyen Kaya, “Ben de tüm partililerimiz gibi barışın Türkiyecoğrafyasında yeniden yeşerebilmesi, hiçbir eve tabut gelmemesi için elimden geleni yapmaktayım” dedi.

“BARIŞI POLİTİKA OLSUN DİYE SAVUNANLARDAN DEĞİLİM”

Suçlamaya konu olan konuşmasının barış için olduğunu söyleyen Kaya, “Konuşma bütün olarak değerlendirildiğinde terörle ilişkilendirilemez. Kişilik olarak barışı politika olsun diye değil bir yaşam tarzı olsun diye savunanlardanım” dedi.

Hüda Kaya kimdir

Başörtü mücadelesinin öncü isimlerinden biri olan Hüda Kaya'nın 28 Şubat döneminde yazdığı yazı nedeniyle kendisi ve kızları yıllarca hapis yattı. Halen Özgür Gündem gazetesinde köşe yazarlığı yapan Kaya, İstanbul doğumlu.

80 ÖNCESİ ÜLKÜCÜYDÜ

Muhafazakar entelijansiyasının tanınan ismi Kaya, 1980 öncesinde fikren ve fiilen sıkı bir ülkücü olarak kendisini tanımlamaktaydı. 18 yaşında ilk kez Kur'an ile tanışan Hüda Kaya, hayatına yeni bir yön çizmeye karar vererek başörtü takmaya karar verdi.

Iraklı bir Türkiye vatandaşıyla evlendi ve bu evlililkten üç kızı ile iki oğlu oldu. 9 yıllık evliliğini sonlandıran Hüda Kaya, boşandıktan sonra Malatya'da yaşamaya başladı.

MALATYA'DA BAŞLAYAN AKTİVİZM

Malatya'da küçük bir dükkan sahibi olan Hüda Kaya, aynı zamanda şehirde tefsir çalışmaları ile ilgilendi, sosyal, kültürel ve temel insan hakları ile ilgili gönüllü hizmetlerde bulundu ve yerel radyo programları çalışmaları gerçekleştirdi.

Hüda Kaya, kendi yaşamının merkezine koyduğu siyasi ideali, başörtüsü yasağı olarak tanımladı. Kaya, bunu sadece bir inanç meselesi olarak değil, kadınların tercihine yönelik bir zincir olarak da görüyor. Bu yasak konusunda da çeşitli dergilerde yazılar yazdı.

HÜDA KAYA VE OĞLU DGM'DE YARGILANDI

28 Şubat geldiğinde ise Hüda Kaya'nın artık sözleri bitirilmek istendi. Malatya'da İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin başörütü yasağı eylemlerinde ön saflarda yerini alan Kaya, kendi yazdığı "Ulusal Bir Heyecan Gecesi ve Başörtüsü" başlıklı yazısına açılan dava yüzünden işinden evine dönerken sokakta gözaltına alınıp tutuklandı.

Bir gün sonra ise Malatya’nın Akpınar Meydanı'nda gözaltına alınan 13 yaşındaki oğlu Muhammed Cihad da tutuklandı. Düşünce suçu olarak bilinen 312. maddeden DGM’de yargılanan Hüda Kaya, 20 ay cezaevinde kaldı.

İDAM İSTEMİYLE YARGILANDI

Hapis günleri bittikten hemen sonra aktivizm günlerine geri dönen Hüda Kaya, başörütüsü yasağına karşı eylemlere katıldı. Bu eylemlerden birinde, Malatya İHL son sınıf öğrencileri olan üç kızı da bulundu. 1999'da 16, 17 ve 18 yaşlarındaki kızlar, terörle mücadele ekipleri tarafından okulları basılarak gözaltına alındı ve Hüda Kaya bu sefer de 146. maddeden üç kızıyla birlikte idam istemiyle yargılandı. Bazılarından birlikte, bazılarından da ayrı ayrı üç kızı ile Hüda Kaya cezalar aldı.

DAVALAR YÜZÜNDEN TÜRKİYE'DEN PAKİSTAN'A KAÇTI

Cezaevi günleri ve yeniden yargılanmalar sebebiyle Malatya'daki tek geçim kaynağı olan küçük mağazasını kapatmak zorunda kalan Kaya, cezaevinden çıktıktan sonra Malatya'da kendilerine kiralık ev dahi verilmediğini gerçekleştirdiği bir röportajında belirtti.

Mecburen İstanbul'a dönen ancak eski hükümlü olduğu için geçimini sağlayacak bir iş bulamayan Hüda Kaya'nın hakkında daha onlarca dava bulunmaktadır. Kızı İntisar’ın 312. maddeden yargılandığı bir davadan ceza alması üzerine ülkeyi terketmeye karar vererek Pakistan'a kaçan Hüda Kaya, bir yıl Pakistan'da kaldıktan sonra İstanbul'a döndü.

Hakkında açılan davalardan ötürü Ağrı ve Malatya cezaevlerinde yatan Hüda Kaya'nın tahliyesinden bir ay sonra birbiri ardına kızları da Akşehir ve Bandırma cezaevlerine gönderildi. Kızlarından Nurulhak, tahliye edildikten kısa bir süre sonra trafik kazasında yaşamını yitirdi.

KANDİL'E GİDEREK PKK İLE GÖRÜŞTÜ

Mazlum-Der'in ilk üyelerinden biri olan Hüda Kaya, başörtüsü için verdiği mücadelenin daha geniş bir hak ve özgürlük mücadalesinin parçası olduğunu tanımladı. 2011'de oğlu Muhammed Cihad, bir PKK operasyonunda gözaltına alınıp tutuklandı ve yargılamanın sonucunda da beraat etmesi üzerine Hüda Kaya, oğlu ile birlikte 2013 yılının Ramazan ayında, Kandil'e gitti. PKK yöneticileriyle görüşürek dağa çıkanların hikayelerini dinleyen Kaya, döndükten sonra izlenimlerini uzun bir yazı dizisi olarak kaleme aldı. Hüda Kaya, aynı zamanda Özgür Gündem gazetesinde de köşe yazarlığı yapmaktadır.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLERDE SUNUM YAPTI

Hüda Kaya, pek çok kadın platformunu kurdu ve aktif olarak çalıştı. Yurt içi ve dışında kadın, Filistin, barış, inanç vb. konularda konferanslar veren Kaya, 2005'te Merve Kavakçı ile birlikte BM'de Türkiye'deki kılık kıyafet yasakları ve hak mücadelesi hakkında bir sunum yaptı.

Ürdün, Sudan, Pakistan, İran, Keşmir, Lübnan ve Filistin mülteci kamplarına giden Hüda Kaya, Kardelen Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği'ni kurdu ve halen başkanlık görevini yürütmektedir. Uluslararası Müslüman Kadınlar Birliği üyesi olan Hüda Kaya, aynı zamanda Uluslarası Müslüman Kadınlar Birliği'nin Türkiye delegesidir.

Anahtar Kelimeler: