ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, bugün yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında kabine üyelerine açıkladığı, usul kanunlarında yapılacak değişiklikler ve yargıda yeniden yapılanma kanun tasarıları hakkında basın toplantısı düzenledi.
Adalet Bakanlığı Kütüphane Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında Bakan Türk, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu Tasarısı, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunun Yürürlülük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun Tasarısı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tasarısı, İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı, İş Mahkemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemeleri Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Tasarısı hakkında bilgi verdi.
Türk, 'hukuk reformu' olarak adlandırdığı kanun tasarılarının ortak noktaları olarak istinaf mahkemeleri kurulması ve yargılamanın iadesi konularını gösterdi. Türkiye'de idari ve adli yargının iki dereceli olarak çalıştığını belirten Bakan Türk, bu durumun önemli bir eksiklik oluşturduğunu ifade etti. Kanun yolları arasına, temyizden önce istinafa yer vermeyi amaçladıklarını belirten Bakan Türk, istinaf mahkemelerinin, ilk derece mahkemesinin verdiği karara yapılan itirazı değerlendirerek, davayı yeniden görebileceğini bildirdi. İstinaf mahkemesi olarak çalışacak mahkemelere 'Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemesi' adı verileceğini kaydeden Bakan Türk, ilk etapta 15 ilde bölge idare ve bölge adliye mahkemleri kurulmasını planladıklarını bildirdi. Bakan Türk, istinaf mahkemelerinin kurulmasıyla Yargıtay ve Danıştay'ın içtihat mahkemesi olma görevini yerine getirebileceğini ve iş yükünün hafifletileceğini ifade etti.
Kanun tasarılarının Ulusal Program ve Avrupa Birliği (AB) müktesebatına uyum sürecinde yapılan değişiklikler olduğunu vurgulayan Adalet Bakanı Türk, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda değişiklik yapılmasının yargılamanın iadesi konusunu da gündeme getirdiğini söyledi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) ihlal kararlarının yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak kabul edildiğini bildiren Türk, kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan bir kararın AİHM tarafından İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya olan tazminatla giderilemeyecek sonuçlar doğurduğunun anlaşılması durumunda Adalet Bakanı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, AİHM'ne başvuran bulunan kişinin, Yargıtay Birinci Başkanlığı'ndan yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunabileceğini aktardı. Türk, bu istemin Yargıtay Genel Hukuk Kurulunca incelenmesinin, AİHM'nin kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılmasının öngörüldüğünü kaydetti. Bakan Türk, bu düzenlemenin Kanunun yayımı tarihinden bir yıl sonra yürürlüğe girmesi ve yürürlüğe girdiği tarihten sonra AİHM tarafından yapılan başvurular üzerine Mahkeme tarafından verilen kararlar hakkında uygulanmasının hükme bağlandığını açıkladı. Türk, PKK elebaşı Abdullah Öcalan hakkında AİHM tarafından verilecek olası bir ihlal kararının bu düzenleme kapsamında değerlendirilemeyeceğini vurgulayarak, Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihten bir yıl sonra yürürlüğe gireceğini ve bu tarihten sonra yapılacak başvurular için geçerli olacağını bildirdi.
TÜRK, ERKEN SEÇİM SONRASI PARTİSİ İÇİN UMUTLU KONUŞMADI Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, kanun tasarılarındaki yeni düzenlemeleri konu başlıkları ile açıkladı. 'Hazırlanan bu kanun tasarılarının erken seçimden önce Meclis'ten çıkarılabileceğini düşünüyor musunuz?' şeklindeki bir soruyu cevaplayan Türk, "AB ile ilgili kanun tasarılarının erken seçimden önvce Meclis'ten çıkarılması kararlaştırılmıştır. AB ile ilgili düzenlemeler yapılacaksa bu tasarıların da aynı kapsamda değerlendirileceğini umuyoruz. Bu gerçekleşmediği takdirde de bundan sonraki yasama döneminde bu tasarılar yasalaşabilir. Devlet hizmetinde süreklilik esastır. Bu bir bayrak yarışıdır. Her iktidarda olan yetkililer bu bayrağı teslim etmeye hazır olmalıdır. Bu bayrağı kimin teslim alacağı belli değil tabii. Bizim partimiz de olabilir. Ama ne olursa olsun kesintiye uğramamalıdır" karşılığını verdi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Tufan Algan'ın erken seçim için en az üç buçuk aya ihtiyaç olduğuna ilişkin açıklamasını değerlendiren Türk, TBMM'nin yetki vermesi durumunda gerekli yasal düzenlemelerin yapılabileceğini ve seçimin daha erken bir tarihte yapılmasının mümkün olduğunu bildirdi.