Hukuk ve Hayat Derneği: Kişilere özel yasa değişikliği yapılmamalı

Hukuk ve Hayat Derneği Genel Başkanı Mehmet Kasap, kişilere özel yasa değişikliği yapılmaması gerektiğini söyledi.
Kasap, yaptığı yazılı açıklamada, 6222 sayılı Sporda Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un 31.03.2011 tarihinde Türkiye Futbol Federasyonu, Kulüpler Birliği Vakfı’nın teklif ve desteği ile tüm siyasi partilerin ortak görüşüne uygun şekilde yasalaştığına dikkat çekerek, "Yasalaşmasının üzerinden daha 7 ay gibi kısa bir süre geçmişken ortada uygulamadan kaynaklanan hiçbir sorun yokken İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nca haklarında soruşturma yürütülen bazı kulüp yöneticilerinin de üyesi olduğu bir sivil toplum örgütünün baskısı ile kamuoyunda hiç tartışmaya açılmadan, ceza sürelerinde indirim yapmaktan başka bir yenilik içermeyen 6250 sayılı Sporda Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun süratle yasalaştırılmıştır. 6250 sayılı bu yeni yasa ile bazı kulüp yöneticilerinin tutuklanmasına gerekçe olan suçlar için yasanın eski halinde öngörülen ceza süreleri, kişilere özgü bir af anlamına gelebilecek şekilde azaltılmıştır." dedi.
Herşeyden önce bu yeni yasanın toplumun genelini ilgilendiren somut ve makul hiçbir gerekçesinin olmadığın ifade eden Kasap, değişiklik teklifinin kamuoyunda tartışmaya açılmadan süratle yasalaştırılmasının da şeffaflık ve yasama faaliyetlerinin çoğulcu ve demokratik denetimi açısından büyük bir eksiklik olduğunu dile getirdi. "12 Eylül 2010 tarihinde yasalaşan Anayasa değişikliği gereğince yapılması gereken yasama faaliyetlerinin daha tamamlanmamışken ve yine kamuoyunun büyük çoğunluğunu ilgilendiren pek çok yasa aylardır, sırada beklerken çok küçük bir azınlığın menfaatlerini ilgilendiren bu yasa değişikliğinin süratle tamamlanması kamu vicdanını zedelemiştir." diyen Kasap, "Son yıllarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin itibar ve saygınlığını korumak ve güçlendirmek konusunda sivil toplumda güçlü bir hassasiyet oluşmuştur; ancak Meclisimizin itibar ve saygınlığını korumak konusunda en büyük görev kendi üyelerine düşmektedir ki; maalesef Meclisimiz 6250 sayılı yasa ile ilgili süreçlerde saygınlığını koruma konusunda iyi bir sınav verememiştir. 6250 sayılı yasa ile öngörülen yeni cezalar, organize suç ile mücadele eden kolluk güçlerini ve yargı organlarını organize suç örgütleri karşısında zayıflatmıştır. Spor sektöründen çeteler yolu ile elde edilen haksız rantın pek çok başka yasa dışı faaliyetleri finanse ettiği kamuoyunda kabul gören bir kanaattir. Bu ceza süreleri, çok büyük bir ekonomik rant içeren spor sektöründe çeteleşme, yozlaşma ve yolsuzluğu önlemek konusunda, hiçbir şekilde caydırıcı olamayacaktır. 6222 sayılı yasa, 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’un şiddet ve düzensizliği önlemek konusunda yetersiz kaldığı gerekçesiyle çıkarılmışken bu yasayı da aynı şekilde şiddet ve düzensizliği önleme konusunda yetersiz hale getirecek şekilde bir ceza indirimine gidilmesinin gerekçesi kamuoyunca anlaşılamamıştır. Sayın Cumhurbaşkanından beklentimiz bu yasayı veto etmesidir." diye konuştu.