Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesi Yenişehir Mahallesi'nde oturan ve ilk evliliğinden 3 çocuğu olan Hülya Elkoca, 7 yıl önce terzilik yapan Mehmet Arslan ile dini nikahla birlikte yaşamaya başladı. Bu beraberlikten 1 çocukları olan çift, son yıllarda birçok kez tartışıp, kavga etti. İddiaya göre, sık sık savcılığa başvuran Hülya Elkoca, Mehmet Arslan için uzaklaştırma kararı aldırdı. Son olarak 3 ay uzaklaştırma verilen Arslan, kararın sona erdiği 6 Mayıs'ta, Elkoca'yı evinde, down sendromlu çocuğunun gözü önünde tabancayla vurdu. Hülya Elkoca, kanlar içinde yere yığılırken, Mehmet Arslan da polisi arayarak "Karımı öldürdüm" dedi. Polis gelene kadar Elkoca'nın başında bekleyen Arslan, gözaltına alındı.
Sağlık ekiplerince hastaneye kaldırılan Elkoca ise hayatını kaybetti. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen ve sorgusunda çocuğunu göstermediği için Hülya Elkoca ile tartışıp öldürdüğünü belirten Mehmet Arslan, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı.
Cinayet sonrası Viranşehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca iddianame hazırlandı. Savcı, Arslan'ın 'kasten öldürme' ve 'belli haklardan yoksun bırakma' suçlarından müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. İddianamede, ifadesine yer verilen Arslan, kendisini 'cinnet' bahanesiyle savundu. Hülya Elkoca'nın başında 1 saat beklediğini, daha sonra ağabey Deniz Elkoca'yı aradığını belirten Arslan, bu sırada ağır yaralı kadına bir kez daha ateş ettiğini söyledi.
Deniz Elkoca ise ifadesinde, "Telefon ile kardeşimi aradım, Mehmet Arslan açtı. 'Bir sıkıntı yok' dedi sonrasında kardeşimin evine gittim, kapıda polisleri gördüm. Kardeşim daha önce bana sürekli ölüm tehditleri aldığını söylemişti. Bu durumu Mehmet Arslan'a söylediğimde, bana 'Şaka yaptım' demişti. Durumu geçiştiriyordu" dedi.
Tutuklu sanık Mehmet Arslan'ın ilk duruşması, 16 Ekim'de Viranşehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
(DHA)