Hüsamettin Cindoruk'tan "milli Merkez" Yemeği

Gülseli KENARLI-Yaşar KAÇMAZ/İSTANBUL, Toplantı öncesinde açıklamalarda bulunan Hüsamettin Cindoruk, günümüzde başkanlık sistemi tartışması, Cumhurbaşkanının tarafsızlığıyla ilgili tartışmanın iki önemli konu olduğunu belirterek, "Bu konularda arkadaşlarımızın fikirlerini almak istiyorum. Her iki konuda Türkiye'de rejimin kaderini tayin edecek önemde. 7 Haziran seçimleri de bu anlamda yükleniyor. Geçmişte bizim Milli Anayasa Forumu olarak gösterdiğimizin direncin benzerini ortaya koymak bence çok anlamlı ve faydalı olacaktır. Bu siyasetçi arkadaşların dışında dikkat ederseniz, yazar gibi siyasi düşünce önderleri olan arkadaşlarımızı da çağırdım. Fikirlerini alacağım. Ben dinlemek istiyorum. Ben düşüncülerimi kısaca anlatacağım sonra da onların fikirlerini alacağım. 7 Haziran seçimlerine çok dikkatli hazırlanmalı ve halkımızı uyarmalıyız. Dönüşü olmayan sonuçlar ortaya çıkabilir" dedi.

"TÜRKİYE İÇİN TEHLİKELİ BULUYORUM"
Hüsamettin Cindoruk, anayasa değişikliği konusunda değerlendirmelerde bulunarak, "Bizim Milli Merkez olarak, Milli Anayasa Forumu geçmişimiz var. Biliyorsunuz 2010'da ki anayasa referandumunda tavır aldık. Söyledik onları da. Yine aynı şeyleri söyleyeceğiz. Anayasa kolay değiştirilir bir anayasa olmamalı. Ben meclis başkanı olduğum tarihte 1993-1995 arasında çok önemli bir anayasa değişikliği yaptık. Ama o anayasa değişikliğini yapmadan önce 10 siyasi parti genel başkanı ortak toplantılar sonucunda bunu ortaya koydular. O genel başkanlardan bazıları hatırlatmak istiyorum; Demirel, Ecevit, Erbakan, Deniz Baykal gibi bugünde siyaset tarihimizde izleri süren arkadaşlarımız vardı, liderler vardı. Büyük bir lider kadrosu, 10 partiden çeşitli düşüncelere sahip olanlar geldiler. Uzun uzun tartışıldı. Uzlaşmaya varılan maddeler değiştirildi. Bugün de öyle olmalı. Tek bir cumhurbaşkanı veya tek bir partinin ortaya attığı baş atlığını yüklendiği bir anayasa değişikliğini ben Türkiye için tehlikeli buluyorum" dedi.

"BEN BAŞKANLIK SİSTEMİNE KARŞIYIM"
Cindoruk, siyasetin dışında kaldığını birtakım görüşlerinin olduğunu anacak güncel siyaseti kovalamadığını ifade etti. Başkanlık sistemi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Hüsamettin Cindoruk, "Ben başkanlık sistemine karşıyım. Bence cumhuriyetin değiştirilmesi hükümlerinin en başta gelenidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kurduğu bir devlet. Bu meclis hükümeti, bu meclis rejimidir" dedi.

"BURHAN KUZU'YA SORUN"
Toplantıya katılan milletvekili Süheyl Batum ise toplantı öncesi 'Anayasa değişikliği' ve 'Başkanlık sistemi' hakkında değerlendirmelerde bulunarak, "Türkiye'nin şuna ihtiyacı yok bence; başkanlık sistemi oyununu oynayan insanlara ihtiyacı yok artık. Tayyip Erdoğan bütün güçleri elinde toplamışken, sokakta hukuk fakültesi birinci sınıf öğrencisine sorsa 'bu kuvvetlerin birbirinden ayrılığıdır' diyen bir sistemi kabul eder mi? Burhan Kuzu'ya sorun bunu. En içlerinde bilimsel hüviyetli olan o da ondan söylüyorum. Öbürleri uyduruyor. Bunları hiç anlamayan adamlar. Parayı alıyor, uçakla falan gezeyim diye, Cumhurbaşkanının uçağında bunları anlatıyor. Ama en bilimsel görüntülü olan Burhan Kuzu ona sorun" dedi.
"MEVLA GÖRELİM NEYLER, NEYLERSE GÜZEL EYLER"
İlahiyatçı Zekeriya Beyaz da yemek öncesinde yaptığı açıklamasında Türkiye'nin olağanüstü bir dönemde geçtiğini ifade ederek, "Türkiye olağan üstü şartlardan geçiyor. Olağan üstü şartlara olağan üstü cevaplar ve hazırlıklar gerekir. Burada yapılan odur. Amerika PKK'ya silah vermeye başladı, dayanışmaya başladı. Büyük Ortadoğu projesinin Türkiye ayağı silahlarla halledilmek üzere karar verildiği anlaşılıyor. Vatanımız, milli birliğimiz, çocuklarımız, her şeyimiz felaketle karşı karşıya. Burada Türk milletinin yeniden bir Kuvayi Milliye'ye ihtiyacı vardır. Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler" diye konuştu.
Kemal Alemdaroğlu ise, Anayasada değişik nedeniyle daha aktif hale geçmek amacıyla toplantının düzenlendiğini belirterek, "Yoksa bu toplantının amacı yeni bir parti kurulması asla değildir. Yeni bir partiye Türkiye'de zaten gereksinim yok. Yanlış bilmiyorsam Türkiye'de 50'nin üzerinde siyasi parti var, 31 tanesinin Yüksek Seçim Kurulu tarafından seçime katılabilir onayı var" dedi.

(FOTOĞRAF)