Hüseyin Çelik: Anter Anter başvurursa vatandaşlık verilecek-2

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın izniyle babası Musa Anter’in mezarını ziyaret eden Anter Anter’e vatandaşlık müjdesi verdi. Çelik, Başbakan Erdoğan’ın talimat verdiğini belirterek, “1972 yılında vatandaşlıktan çıkarılan Anter Anter’in İçişleri Bakanlığı’na başvurması halinde en seri şekilde vatandaşlık hakkı kendisine iade edilecektir.” dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmeler yaptı. Fransa’da kabul edilen yasayı eleştiren Çelik, “Biz Fransa’dan yeni Emile Zola’lar, filozof Alen’ler bekliyoruz. Fransız aydınları Sarkozy ve benzerlerinin emellerine teslim etmemeliler. Ümit ediyorum ki Sarkozy ve ekibi bir kez daha mahcup olacaktır.” diye konuştu.

HRANT DİNK TÜRKİYE’NİN DREYFUS DAVASINA DÖNÜŞMÜŞTÜR

Hrant Dink davasında yaşanan gelişmeleri değerlendiren Çelik, “Dink davası bir manada Türkiye’nin Dreyfus davasına dönüşmüştür. Fransa ordusunda Yahudi bir subay olan Dreyfuss’un rütbeleri sökülmüştü. Ama Dreyfus’u Yahudi olmayan Fransız aydınları savundular. Yargılamalar yıllar yılı sürdü. Dreyfus'un haklılığı ortaya çıktı. Adalet Dreyfus için tahakkuk etti ve bunu gördü. Ama Dink olayında adalet eninde sonunda tecilli edecektir fakat ne yazik ki Dink bunu görmeyecektir.” şeklinde konuştu.

HEM HRANTÇI HEM ERGENEKONCU OLAN İNSANLARI GÖRDÜĞÜMDE HAYRETLER İÇİNDE KALIYORUM

Dink’in katledilme sürecinde AK Partiye ve Hükümete yöneltilen eleştiri ve ithamlara tepki gösteren Çelik, “Aslında geriye gidip baktığımızda ulusalcı çevreler tarafından Dink için bir linç kampanyası başlatılmıştır. 301’den yargılanması esnasında bugün Ergenekon davasında tutuklu olan kişiler yargısız infaz yapmak üzere bu olaya dahil olmak istediler. Yumurta atan ve attıranlar da bu kişiler olmuştur. Bugün hem Hrantçı hem Ergenekoncu olan insanları gördüğümde hayretler içinde kalıyorum.” eleştirisinde bulundu.

KILIÇDAROĞLU’NA ELEŞTİRİ

‘Ergenekon örgütü nerededir’ diyen Kılıçdaroğlu’nun Dink cinayetinde örgüt var açıklamasını hatırlatan Çelik, Kılıçdaroğlu’nun bir biriyle çelişen açıklamasını şöyle yorumladı: “Olayın savcısı Din’i öldürenlerin Ergenekon örgütünün Trabzon ayağı olduğunu söylüyor. Dink’i katleden Ogün Samast ve Yasin Hayal’den ibaret olmadığını biliyorum. Beni buraya getiren deliller var.”

ZİRVE KİTABEVİ, RAHİP SANTORA VE DİNK CİNAYETİ AMAÇ İTİBARİYLE AYNI

Malatya Zirve Kitabevi, Rahip Santora cinayeti, Dink cinayetinin amacı ve şekli itibariyle aralarında maddi somut bağ olmasa bile birbirine benzeyen cinayetler olduğunu kaydeden Çelik değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

“Bireysel hedef Hrant Dink’tir. Dink yem olarak seçilmiştir. Asıl hedef AK Parti parti iktidarıdır. 6-7 Eylül olaylarını yapanlarla Hrant Dink’e saldırı düzenleyen aynı zihniyettir. Türkiye’nin istikrarına darbe vurulmak istenmiştir. Her tarafta apartman kiliseleri oluşturuluyor dendi. 300 tane Kuvayi Milliye Derneği kuruldu. Sanal ortamda gayrimüslimlere yönelik çok ciddi saldırılar yapıldı. Dink olayı kime hizmet etti. Bu olayları çok tesadüfi gerçekleşmiş bir olay olarak değerlendiremezsiniz.”

DİNK’İN EŞİ BAŞBAKAN’A MEKTUP YAZDI TEFTİŞ KURULU 4 İLDE ARAŞTIRMA YAPTI

Hükümetin Dink cinayetine ilişkin gerekli hassasiyeti göstermediğine dair eleştirilere 2007 yılından bu yana atılan adımları anlatarak cevap veren Çelik, Hrant Dink’in eşinin Başbakan’a mektup yazdığını, bunun üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun 4 ilde Dink cinayetiyle ilgili yeniden araştırma yaptığını belirtti. Çelik, ihmali bulunanlara ilişkin işlem yapılamasına İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nin müsaade etmediğini ve bu insanları korur tavır sergilediğini dile getirdi. Çelik, cinayetle ilgili özel yetkili savcı ve Cumhurbaşkanlığı DDK’nın da çalışmasını sürdürdüğünü kaydetti.