Hüzünlü bir aşk öyküsü.

"Celile Hanım" tarihi roman meraklılarını 1900'lerin başındaki İstanbul'a götürüyor.

Celile Hanım’le Yahya Kemal arasında yaşanan aşkı anlatıyor. Romanında edebiyat dünyamızın pek çok ismini bir araya getiren Aysel Hacır, Celile Hanım’le Yahya Kemal arasında yaşanan aşk hikâyesini romanına konu ediyor.Romanın öne çıkan karakterlerinden biri de Nazım Hikmet. Annesiyle Yahya Kemal’in tanıştığı dönemde henüz on üç yaşındadır Mehmet Nazım. Bahriye Mektebi’nde öğrenci olduğu dönemde Yahya Kemal’in derslerine de giren Mehmet Nazım, şiir yazmaya da bu dönemde başlar.Celile Hanım’ın Yahya Kemal’e olan aşkı, kopma noktasına gelmiş olan evliliğini bitirmesine yardımcı olur.

Reklam
Reklam

Yahya Kemal’le evlilik planları yaparak pembe düşlerle aşklarını yaşamaya devam ederler. Zaman geçer, Dünya Savaşı’ndan henüz çıkmış olan Osmanlı Devleti parçalanmanın eşiğine gelir. Osmanlı Devleti’nin son dönemine de tanıklık eden romanda âşıkların mutlu günleri de siyasi çalkantıların gölgesinde kalır. Celile Hanım’ın Yahya Kemal’le olan birlikteliği dedikodulara sebep olur, bu ilişki artık genç bir delikanlı olan Nazım’ı da rahatsız etmektedir. Hem yaşanan siyasi olaylar hem de nikâhları geciktikçe dozu artan dedikodular âşıkların mutlu zamanlarını çıkmaza sokar.

"Yollarda kalan gözlerimin nûrunu yordum,
Kimdir o, nasıldır diye rüzgârlara sordum,
Hulyâmı tutan bir büyü var onda diyordum,
Gördüm: Dişi bir parsın elâ gözleri vardı."
-Yahya Kemal Beyatlı-

Anahtar Kelimeler: