ROMA (İHA) - İtalya'da görülen bir mahkemede yargıç, İtalyan rahipten, Hz. İsa'nın (Jesus Christ) geçmişte yaşadığını ispat etmesini istedi.
İngiltere'de yayımlanan 'The Times' gazetesinin web sitesinde yer alan habere göre, Roma'nın kuzeyinde yer alan Viterbo kasabasında rahiplik eğitimini bırakarak ateist olduğunu söyleyen emekli tarım uzmanı Signor Cascioli, Rahip Enriko Rigi aleyhinde "İsa'nın gerçekliği" hakkında dava açtı. 'İsa'nın Efsanesi (The Fable of Christ)' adlı kitabın yazarı olan Cascioli, kitabında İsa'nın varlığının sorgulamasını Rahip Rigi'nin, 3 yıl önce bölge gazetesinde kınaması üzerine, söz konusu rahip hakkında yasal işlem başlattı. Viterbo hakimi Gaetano Mautone, ay sonunda bir ön duruşma günü belirleyerek Rahip Rigi'yi mahkemeye çağırdı.
Signor Cascioli'nin iddiası, daha önce de birçok internet sitesinde ve ateist kitaplarda yer almıştı. Cascioli, Hz. İsa'nın 1. yüzyılda Filistin'de yaşayıp öldüğünü ispatlayacak, İncil'e bağlı kitaplardan başka kanıtın bulunmadığını ileri sürüyor. Emekli tarım uzmanı Cascioli, bu nedenle Hıristiyanlık'ın temeli olmadığını savunurken, İncil haricinde Hz. İsa'nın gerçekte yaşadığını iddia eden kaynakların, 'yaşadığına inanılan İsa'nın zamanından sonra' dünyaya gelen yazarların eserlerinden oluştuğunu belirtiyor. Bundan dolayı Cascioli, kaynakların güvenilir olmadığını savunuyor.
Cascioli, en eski Hıristiyan yazarların Hz. İsa'yı, 1. yüzyılda Filistin'de yaşayan Roma karşıtı ihtilalci Gamalalı John ile karıştırdığını ileri sürüyor ve bu nedenle kilise yetkililerinin, 'Şahısları birbirinin yerine koyma' suçundan yasaları çiğnediğini de iddia ediyor. Romalı tarihçi Tacitus ve Suetonius'un yazılarında 'Christus' veya 'Chrestus'a yer verdiğini belirten Cascioli, ancak bu tarihçilerin Hz. İsa'nın yaşamından çok sonra yazmaya başladığını vurguluyor. Vatikan ise konuyla ilgili henüz bir açıklamada bulunmadı.
Cascioli'nin mücadelesi, geçen Nisan ayında yapılan duruşmada, Rahip Rigi aleyhinde, 'Halkın iyi niyetini istismar etmek' ve 'taklitçilik' suç duyurusu ile başvuruda bulunması ile başladı. İtalyan ceza hukukuna göre her 2 unsur da suç sayılıyor.