İade edilen dergilerden yola çıkılarak hazırlanan Devredergi projesi Türkiye'de de uygulanıyor.
Hasan Ertürk, Almanya'da öğrenciyken gördüğü satılmadığı için iade edilen dergilerden uyguladığı Devredergi Projesi'ni başarıyla yılardır sürdürüyor. Paylaşarak okumayı esas alan proje, hem çevreye hem de ekonomiye ciddi katkılar sağlıyor. 'Okunmamış dergi yeni dergidir' prensibiyle yola çıkan Devredergi projesi, eski dergileri bekleme salonlarının olduğu işyerlerine satıyor. Devredergi'nin kurucusu Hasan Ertürk projeyi www.haberekoloji.com sitesinde anlattı.
DEVREDERGİ PROJESİ NASIL GELİŞTİ?
Bundan yaklaşık 25 sene önce Augsburg şehrinden hemen hemen her haftasonu tirenle 50 km uzağımızdaki Münih şehrine giderek tiren garında bulununan büyük kitapçının ‘'uluslararası Yayınlar" standında Türkçe dergiler arıyordum. Daha sonra üniversite yıllarımda "DevreDergi/Lesezirkel" uygulamasıyla tanıştım. Öğrencilere biraz daha indirimli fiyatlarla üç ya da beş dergiden oluşan çeşitli standart programlar sunuluyordu. O günlerden sonra sürekli bu uygulamaya Türkçe dergiler dahil etmeyi hayal ettim. Öğrencilik yıllarımda başlayarak bir takım projeler geliştirdim. Daha sonra zorunlu olarak bu idealist hayallerimi uzun bir süre ertelemek zorunda kaldım. Bugün Almanya'ya sektörün en büyük yedi şirketinin yer aldığı "Oku Beni" projesi çerçevesinde her ay 22 çeşit dergi gönderiyoruz. Önce Almanya'da yaşayan vatandaşlarımızın içinde bulunduğu her bekleme anında ve her bekleme salonunda Türkçe dergiler okuyabilmelerini olanaklı kıldık.
Türkiye'de ne zamandır bu sistemi uyguluyorsunuz ve ne gibi sıkıntılar çektiniz?
Yaklaşık 13 senedir Türkiye'de sistemi bilinen büyük medya gruplarıyla paylaştım. Bu proje için yoğun çaba sarfetttiğimi söyleyebilirim. Projeyi ülkemize uyarlamakta büyün sıkıntılar çektim. Tiraj kaygılarını ortadan kaldıracak bu sisteme maalesef en çok tiraj kaygıları engel oldu. Okuma alışkanlıkları, iletişim çağının sunduğu olanak çeşitliliği, ekonomik koşullar ve ülke insanının demografik yapısına göre giderek azalırken her bekleme anında sunulan okuma olanağıyla tekrar teşvik ediliyor ve daha fazla insanın ilgi alanları dışında da yeni dergilerle tanışması olanaklı kılınıyor. Yayınevlerini ikna etmekte zorluklar yaşıyoruz. Projemize herkesimden çok fazla takdir almamıza rağmen konu aylık asgari 12,5 YTL bedel karşılığında iki dergi fiyatına adrese teslim 5 dergiye abone olmaya geldiğinde maalesef aynı duyarlılık sağlanamıyor. Paylaşarak okuma alışkanlıklarının çevre dostu olduğunu anlatmakta zorlanıyoruz. Türk insanının çok fazla mülkiyetçi olması da bir engel olarak karşımıza çıkıyor.
Gelecek için gündeminizde ne gibi projeler var?
Paylaşarak okuma alışkanlıklarının çevredostu olduğunu anlatmakta zorlanıyoruz. Türk insanının çok fazla mülkiyetçi olması da bir engel olarak karşımıza çıkıyor. Çok uzun edimli bir sistem üzerine inşaa edilmiş bir model olan DevreDergi uygulaması, zamanla Avrupa'da olduğu gibi hizmet sektöründe asgari standart hizmet olarak kabul edilecektir. Abone sayımız ülke genelinde 10 bin seviyesine ulaştığında projenin devamı niteliğinde DevreKitap uygulaması da zamanla hayata geçirilebilir.
Almanya'ya da dergi gönderiyor musunuz?
Bugün Almanya'ya sektörün en büyük yedi şirketinin yer aldığı "Oku Beni" projesi çerçevesinde her ay 22 çeşit dergi gönderiyoruz. Önce Almanya'da yaşayan vatandaşlarımızın içinde bulunduğu her bekleme anında ve her bekleme salonunda Türkçe dergiler okuyabilmelerini olanaklı kıldık.
Başka ne gibi etkinlikleriniz oluyor?
Biz, bu çevredostu abonelik uygulamasıyla Çekül Vakfıyla birlikte, "Dergiler Çöp Olmasın,Türkiye Çöl Olmasın" sloganıyla "7 Ağaç Projesi" kapsamında doğaya borcumuzu ödemenize ve böylelikle belki yıllar sonra birlikte pikniğe gideceğimiz bir "DevreDergi Ormanı" oluşmasına katkı sağlamak istiyoruz. Biz, nerede olursa olsun "Daha Fazla Okuyan bir Türkiye" için yola çıktık, bu yolculuğa abone, proje ve kooperasyon partneri olarak katılmayı sizin takdirinize bırakıyoruz. Bu projeye inanarak bize destek veren başta DB ve DPP / Yaysat olmak üzere Ekovitrin Medya Grubuna, Plus Medya'ya teşekkür ediyoruz.
"Hepimiz tek kanatlı melekleriz ve sadece birbirimizi kucaklarsak uçabiliriz".