İbrahim Tatlıses'in Oğluna Tehdit

İbrahim Tatlıses, oğlunu öldüreceğiz diye aldığı telefonların ardından savcılığa başvurdu.

İbrahim Tatlıses, oğlunu öldüreceğiz diye aldığı telefonların ardından savcılığa başvurdu. 28 Haziran günü, İbrahim Tatlıses albüm dağıtım şirketi olan Esen Müzik'e gitti. Bilinmeyen bir numaradan arayan kişiler santral çalışanına "İbrahim Tatlıses'in oğlu İdo'yu öldüreceğiz" dedi ve telefonu kapattı. Sürecin başlamasının ardından Tatlıses'ler gerekli güvenlik önlemlerini alırken, İbrahim Tatlıses savcılığa başvuru yaptı.

Konser Güvenlik Önlemleri Altında Gerçekleşti

Bu telefonu alan çalışan, yetkililere gelen telefon hakkında bilgi verdi. Ardından avukatlar devreye girerek savcılığa şikayet dilekçesini sundu. Dilekçe de sadece İdo Tatlıses'in değil, İbrahim Tatlıses'in büyük oğlu Ahmet Tatlıses'in de defalarca ölümle tehdit edildiği belirtildi.

Dilekçede aynı zamanda İdo'nun Yalova konseri öncesi de tehditlerin devam ettiği, konsere yoğun güvenlik önlemleri altında çıkıldığı belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan başvuruda Tatlıses, oğlunun can ve mal güvenliğinin sağlanmasını talep etti. Başvurunun ardından savcılık soruşturma başlattı.

İbrahim Tatlıses'ten Açıklama

Olayın basına yansımasının ardından İbrahim Tatlıses cephesinden de yanıt gelmekte gecikmedi. Tatlıses, "Geçtiğimiz gün oğlum İdo ile ilgili yaşanan tehdit olayının basına yansımış olduğunu görmüş bulunmaktayım. Bu tehdit her baba gibi tabii ki de beni de üzmüş ve etkilemiştir. İbrahim Tatlıses olarak ben zaten bütün evlatlarımın can ve mal güvenliğini korumak için elimden geleni yıllardır yapıyorum. Fakat olayın basına yansıyan halinden bir aciziyet içinde olduğumuz izlenimi çıkmaktadır. Herkes şunu bilsin ki çakallardan, çapsızlardan gelebilecek her türlü tehdit ve saldırılara misliyle cevap verecek gücümüz ve kudretimiz her zaman mevcuttur. Biz kanun ve nizamlara olan saygımızdan dolayı yüce Türk adaletine bilgi vermeyi bir vatandaşlık görevi olarak gördük. Bu durumun yanlış anlaşılmaya mahal verecek şekilde haber yapılması bu açıklamayı zorunlu kılmıştır. Bu doğrultuda medya organlarından böylesine hassas bir olayın haberini yaparken daha dikkatli olmalarını rica ediyorum.'' şeklinde bir açıklamada bulundu.

Anahtar Kelimeler: