İdam mahkumu Clarence Dixon, adım adım ölüme ilerledi! Son sözleri tüyler ürpertti

1978 yılında henüz 21 yaşında olan Deana Lynne Bowdoin, Arizona eyaletindeki evinde gizlice dairesini gözetleyen Clarence Dixon tarafından vahşice öldürüldü. Genç kadının apartmanın karşısında oturan Dixon yapılan incelemeler sonucunda tutuklanarak tek başına bir ölüm hücresine atıldı. İşlediği cinayetten dolayı yıllarca hapis yatan Dixon, idam edildi. Amerika’da bu yıl idam edilen 6. kişi olan Dixon’un son sözleri tüyler ürpertti.

Deana Lynne Bowdoin, Arizona Eyalet Üniversitesi’nde eğitim gördüğü sırada acımasız bir caninin hedefi oldu. Tempe’deki evine arkadaşlarıyla dışarıda zaman geçirdikten sonra geç saatte dönen Deana Lynne Bowdoin, dairesini gözetleyen Dixon’un zilini çalmasıyla hayatının kabusunu yaşadı. Erkek arkadaşının geldiğini düşünen Bowdoin kapıyı açtı ancak karşısında hiç tanımadığı bir adamı görünce şoke oldu. Dixon genç kızı yatak odasına götürerek önce tecavüz etti, sonrasında ise kemerle boğdu ve mutfaktan aldığı bıçakla parçalara ayırdı. Olay yerinden uzaklaşarak kendi evine giden Dixon yakalanmayacağını düşünüyordu.

Reklam
Reklam

YAKALANMASI UZUN SÜRDÜ

Bowdoin’in cansız bedenini erkek arkadaşı Mike Banes buldu. Banes’in durumu polise bildirmesi üzerine araştırmalar başladı. Polis ilk adımda cinayete dair herhangi bir iz bulamazken araştırmalarını genişlettiğinde Dixon’dan şüphelenmeye başladı. 1986 yılında Dixon ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Ancak 2001 yılında polisi davaya dair yeni bir DNA kanıtı bulmasıyla Dixon, 2008 yılında bu kez ölüm cezasına mahkum edildi. 2008 yılından beri ölüm hücresinde tutuklu olan Dixon, geçtiğimiz günlerde bu yıl ABD’de idam edilen 6. kişi oldu.

“HER ZAMAN MASUMDUM”

Eyalet hapishanesinde ölümcül iğneyle idam edilen Dixon için uygun damar bulunmayınca kasık bölgesinden ilaç enjekte edildi. İlaç verildiğinde Dixon’un ağzı açık kaldı ve vücudu hareketi bıraktı. Yaklaşık 10 dakika son nefesini veren Dixon’un ağzından, “Her zaman masumdum ve yine söylüyorum, yine masumum” son sözleri döküldü.

Reklam
Reklam

GAZETECİLER OLAYI TAKİP ETTİ

Sabah 07.45’te başlayan idam sürece saat 10.30’da sonuçlandı. Bu süreci izleyenler arasında üç basın mensubu bulunuyordu. Bu isimlerden biri de KTAR News muhabiri Taylor Tasler’di. Saniye saniye idamın arka yüzündeki gelişmeleri not alan Tasler, “Ceza İnfaz Kurumu beni ve diğer tanıkları alıp cezaevine götürdü. Hapishanede bir salona götürüldük. Uzun kontrollerden sonra cezaevinin büyük kapılarından ve güvenlikten içeri alındık. Ölüm evi olarak bilinen 9 numaralı lojmana doğru yürüdük. İşte o anda birinin ölümüne tanık olmak üzere olmam gerçeğiyle yüzleştim. Bunu düşününce midem bulandı.” notunu ekledi.

İdamın öncesinde mahkumu gördüğü zamandan söz eden Tasler, “Çok küçük olan bir odaya girdik. Burası Dixon'ın idam edileceği odaydı. Perdeler açıldı. Clarence Dixon'ı sedyede yatarken gördük. Turuncu bir tulum giyiyordu. Göğsünün altında bir çarşaf vardı. Tavana doğru bakıyordu. Odada üç monitör vardı. İki tanesi Dixon'ın vücudunun havadan görünüşünü gösteriyordu. Diğeri ise şırıngaların yakından görünüşünü gösteriyordu. Toplam 23 tanık vardı” dedi.

Reklam
Reklam

“SENİ TANIMIYORUM SENİ HATIRLAMIYORUM”

Saatler 09.57’yi gösterdiğinde sağlık ekibinin Dixon’un kasık bölgesine bir iğne yaptığını dile getiren Tasler, Dixon’un Bowdoin’a seslenerek, “Seni öldürmediğimi biliyorsun” dediğini belirtti. 7 dakika içinde ölüm fermanının okunduğu caniye son sözlerini söylemesi bir şans verildi. Dixon’un son sözleri ise “Her zaman masumdum ve yine söylüyorum, yine masumum. Haydi o zaman şu işi bitirelim. Belki diğer tarafta görüşürüz Deana. Seni tanımıyorum. Seni hatırlamıyorum” şeklinde dudaklarından döküldü.

Gazeteci Tasler'ın notlarındaki son cümle "Perdeler kapandı. Herkes tek tek odadan çıkartıldı." oldu.

Anahtar Kelimeler: