Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara ihbar mektuplarını yazan meçhul subayın, gizli soruşturmacı olarak görevlendirilmiş olabileceği öne sürüldü.
Milliyet'in haberine göre Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı, Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’in ıslak imzasının bulunduğu öne sürülen “İrticayla Mücadele Eylem Planı” belgesiyle, Çiçek’in bilgisayarının da aralarında bulunduğu hard disklerden kurtarıldığı belirtilen belgeleri Ergenekon savcılarına ilettiği iddia edilen ihbarcı subayın “gizli soruşturmacı” olabileceğini söyledi.
Avcı, Ergenekon savcılarına ihbar mektuplarını gönderen ve TSK’da görevli bir subay olduğu belirtilen meçhul kişinin, gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebileceğini belirterek, şöyle konuştu:
‘Bu yol ABD’de var’
“İhbar mektubunu gönderen kişi subaysa, TSK içinde illegal bir yapılanma olduğunu ifade ediyorsa ve suça karışmamışsa, Cumhuriyet savcıları ile görüşüp gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebilir. Bu yol, yasalarımızda örgütsel suçlarla ilgili meşru bir yol olarak öngörülmüştür. Bu yollar Amerika’da, Avrupa ülkelerinde de var. Bu kişi suç işlememek kaydıyla gizli soruşturmacı olarak görev yapabilir. İhbar mektupları cumhuriyet savcısı için hakikatin araştırılması açısından bir vaka. İhbar mektuplarının içe-riğine bakınca Çiçek imzalı ıslak belgeyi güçlendirdiği görülüyor. Cumhuriyet savcısı, ihbar mektuplarının içeriği ıslak imzayı güçlendirdiği için işin hakikatini araştırmakla görevlidir. İhbarcı kişi bu konuda savcılığa yardımcı olmakta kararlıysa, savcılık tarafından 139. madde işletilebilir.”
Gizli soruşturmacı nedir?
Gizli soruşturmacı görevlendiril-mesini düzenleyen Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 139. maddesi şöyle:
- Soruşturma konusu suçun işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka surette delil elde edilememesi halinde hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcısı kararı ile kamu görevlileri gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebilir.
- Soruşturmacının kimliği değiştirilebilir. Bu kimlikle hukuki işlemler yapılabilir. Kimliğin oluşturul-ması ve devamı için zorunlu olması durumunda gerekli belgeler hazırlana-bilir, değiştirilebilir ve kullanılabilir.
- Soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin karar ve diğer belgeler ilgili cumhuriyet başsavcılığında muhafaza edilir. Soruşturmacının kimliği, görevin sona ermesinden sonra da gizli tutulur.
- Soruşturmacı, faaliyetlerini izlemekle görevlendirildiği örgüte ilişkin her türlü araştırmada bulunmak ve bu örgütün faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili delilleri toplamakla yükümlüdür.
- Soruşturmacı, görevini yerine getirirken suç işleyemez ve görevlendirildiği örgütün işlemekte olduğu suçlardan sorumlu tutulamaz.
- Soruşturmacı görevlendirilmesi suretiyle elde edilen kişisel bilgiler, görevlendirildiği ceza soruşturması ve kovuşturması dışında kullanılamaz.
O mektup kimseye gitmemiş
Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”nın altında bulunan imzayla ilgili tartışmalar sürerken ortaya çıkan yeni mektup tartışma yarattı. Ancak liderler, kendilerine de gönderildiği öne sürülen mektup ve ekindeki belgeden haberdar olmadıklarını açıkladı.
Önceki gün ortaya çıkan ve ekindeki CD’de Genelkurmay’dan “kurtarılan” bazı belgeler olduğu söylenen mektubu yazan “meçhul ihbarcı”, kaybolmaması için mektubu çeşitli yerlere gönderdiğini belirtti. Söz konusu kişi, Ergenekon savcılarının yanı sıra mektubun Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Adalet Bakanlığı ve muhalefet liderlerine de gönderildiğini kaydetti.
Ancak ihbarcının “gönderildi” dediği isimler, böyle bir belgenin kendilerine ulaşmadığını kaydetti.
Önceki gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları ardından dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, “Hayır, bana gelmiş herhangi bir CD veya mektup söz konusu değil. Bugün (önceki gün) özel kalemime de sordum. Herhangi bir şey bize gelmiş değil” açıklamasını yaptı.