İhsanoğlu protestolara cevap verdi

Diyarbakır'da bulunan Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, cuma namazını kıldığı Ulu Camii'nde bir grubun tepkisine ilişkin konuştu.

İhsanoğlu, "Camide yapılan tepkide benim reaksiyonum, ben de onlar gibi aynı hislerdeyim. İbadet yerlerinde siyaset olmaz. Onun için ibadet ve siyaseti birbirine karıştırmamak lazım. En mukaddes, en ulvi meselemiz olan Filistin meselesinde de dahi her şeyin ayrı bir yeri vardır. Bundan dolayı gençlerimizin hissiyatına katılıyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Diyarbakır'da protestoyla karşılaşmasının ardından basın toplantısı düzenleyerek, protestolar ve Filistin için geçmiş yıllarda yaptıklarından söz etti. İhsanoğlu, Diyarbakırlıların gösterdiği ilgiden dolayı mutlu olduğunu söyledi. İhsanoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreterliği döneminde Filistin için çok önemli çalışmalar yaptığını kaydederek, Filistin'in BM'ye üye olmasında önemli rol oynadığını söyledi. İslam dünyasının bir arada birlik ve beraberlik içinde hareket ederse karşılaştığı problemleri çözeceğine vurgu yapan İhsanoğlu, İslam dünyasının bunu gerçekleştiremediğini kaydetti. İhsanoğlu, "Ben 9 yıl İslam İşbirliği Teşkilatı'nda genel sekreter olarak mümkün olduğu ölçüde, azamiye çıkartarak yapmaya çalıştım, çok önemli konularda muvaffak oldum. Mesela Filistin davasında BM üye olması bizim seferber ettiğimiz 55'ye yakın oyla oldu. BM'nin bir alt örgütü olan UNESCO üyeliği de aynı şekilde oldu. El Fetih ve Hamas arasında ilk ateşkesi 2006 yılında yaptığımız anlaşmadır. Kudüs'le ilgili yaptığımız eğitim ve sağlık, barınma sahasında yaptığımız konular var. Bunlar hepsi Filistin halkının taktir ettiği konulardır" diye konuştu.

Reklam
Reklam

"FİLİSTİN SORUNU TARİHİN EN BÜYÜK ZULMÜ VE MAĞDURİYETİDİR"

Filistin sorununun dünyanın çözülemeyen tek sorunu olduğuna dikkat çeken İhsanoğlu,sözlerini şöyle sürdürdü:

"İslam dünyasının dağınık halinden dolayı birleşik gücü ortaya çıkmıyor. Çünkü farklı siyasetler var. Çoğunluğu kınamakla yetiniyor. Kınaya kınaya kına evine dönüşüyor diyordu bir arkadaşım. Fakat kınamanın ötesine geçmiyor. Biz gençlerimizin heyecanını anlayışla karşılıyoruz. Bu heyecanla beraber, bütün İslam dünyası bu heyecana kapılıyor. Sadece İslam dünyası değil, dünyanın dört bir yanında herkes sokaklara dökülüyor ve yaşananları kınıyor. Kınamak iyi bir pozisyon teşhiridir ama çalışmak lazım. Bugün hoca efendinin hutbesinde söylediği gibi, Allah'ın ipine sarılıp, hep beraber hareket etmemiz lazım. Bu dünyanın çözülmeyen tek sorunudur. Tarihin en büyük zulmü ve mağduriyetidir. Elbette kınamaya devam edeceğiz. İçimizi boşaltacağız ama uluslararası siyaset, insani yardım, temin etmemiz lazım. Oradaki kardeşlerimizin arasındaki problemlerin çözümü için çalışmamız lazım. Onların daha iyi bir hayat yaşamasını temin etmemiz lazım. Komşularla olan ihtilafı çözmemiz gerekiyor. En başta barış sürecini sonuçlandırmamız lazım. Barış süreci geciktikçe Filistin tarafı daha çok kaybediyor.”

Reklam
Reklam

"CAMİDE YAPILAN TEPKİDE BENİM REAKSİYONUM, BEN DE ONLAR GİBİ AYNI HİSLERDEYİM"

Cuma namazını kıldığı Ulu Camii'nde bir grubun tepkisiyle karşılaşan İhsanoğlu, protestolara da cevap verdi. İhsanoğlu, kendisini protesto edenlerle aynı histe olduğunu belirterek, "Camide yapılan tepkide benim reaksiyonum, ben de onlar gibi aynı hislerdeyim. İbadet yerlerinde siyaset olmaz. Onun için ibadet ve siyaseti birbirine karıştırmamak lazım. En mukaddes, en ulvi meselemiz olan Filistin meselesinde de dahi her şeyin ayrı bir yeri vardır. Bundan dolayı gençlerimizin hissiyatına katılıyorum. Onlara diyebilecek bir şeyim yok. Onlar Allah'u ekber diyor, ben de namazda Alluh'u ekber dedim” şeklinde konuştu. (İHA)

‘BÖYLE BİR ŞEY OLUR MU?’
İhsanoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili de açıklamalarda bulundu

İhsanoğlu, kısaca şu ifadeleri kullandı:

Cumhurbaşkanlığı seçimi için üç aday ortaya çıktı. 10 Temmuz’da adaylık ilan edildi. 10 Ağustos’ta seçim yapılacak. Böyle bir dünyada böyle acayip bir şey olmaz. Bir ayda 76 milyon insana deniliyor ki başkanını seç. Bir yandan bütün devletin imkanları, başbakanlığın imkanları, destek veren işadamlarının, rantiye gruplarının destekleri, devletin uçakları, helikopterleri, polisleri destek veriyor. Selahattin Bey ve bendeniz bunların hepsinden mahrumuz. Devlet bize yardım etmiyor. Vatandaşın bize yapacağı katkıyı da sınırlamış. 9 bin lira. Siz mesela iki adaydan birine adaya 10 bin lira verirseniz siz de biz de ceza alırız.

Reklam
Reklam

'PENSİLVANYA, PANDİSPANYA...'
Böyle bir şey olur mu Allah aşkına? Dünyada böyle bir şey var mı? Böyle bir haksızlık olur mu? 553 dakika bir adaya veriliyor, iki gariban adaya da 4 dakika. Çok adil bir yarış. Ve hepsi bir ayda. Bu, birisinin ölçüsüne göre biçilmiş kaftan. Bu millet bu biçilmiş kaftanın hesabını görecektir. Onlar zannediyorlar ki vesayet, mağduriyet, haksızlık, ihanet, Pensilvanya, Pandispanya falan bunlarla ‘cambaza bak’ deyip, oy alınacak sanıyorlar. Bu olmayacak. Bu millet uyanacak, uyandı.

Bana önerilen teklif bir vatan görevidir. Ben bir partinin mensubu değilim. Biz sizi partinin değil, milletin adayı olmanızı istiyoruz dediler. Bana verilen destek milletteki arayışın sonucu. Millet ‘yeter artık’ diyor."

Anahtar Kelimeler: