İki Şehir Gülcan Anne Için Seferber Oldu

Antalya'da talasemili kızlarını hayatta tutmaya çalışırken bir yandan da yoklukla mücadele eden Gülcan Avşar'ın yardım çağrısına Türkiye seyirci kalmadı.

Anadolu Ajansı (AA) muhabirinin Antalya'da yaşayan ikisi talasemi hastası 3 çocuk annesi Gülcan Avşar'ın hikayesini anlatan haberi, pek çok kurum ve hayırseveri harekete geçirdi. Haberin ardından Antalya'daki bir tüp bebek merkezi, talasemili kardeşlerin dünyaya gelecek sağlıklı kardeşlerinden alınacak ilikle hayata bağlanmasını sağlamak üzere, ailenin tüp bebek işlemlerini ücretsiz karşılamayı taahhüt etti.

Anne Gülcan Avşar, Antalya Tüp Bebek Merkezi'ne gelerek işlemi gerçekleştirecek Opr. Dr. Kemal Özgür ile görüştü. Kayıt işlemleri yapılan ve hamileliğe uygun olup olmadığı muayene ile incelenen Gülcan Avşar'ın yeniden anne olmasında sakınca görülmedi.

Opr. Dr. Kemal Özgür, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gülcan Avşar'ın durumunun çok iyi olduğunu, tüp bebek yöntemiyle yeni bir bebek sahibi olabilmesi için önünde bir engel görünmediğini kaydetti. Gelecek bir ay içinde işlemlerin başlayacağını belirten Özgür, "Sonrasında 15-20 gün tedavi uygulanacak. Bunun ardından 9-10 gün içinde de sonucu öğreneceğiz. İnşallah her şey yolunda gider" dedi.

Özgür, tek bir işlemle iki kız kardeş için de ilik şansı doğabileceğine işaret ederek Özgür, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tüp bebek genelde çocuk sahibi olamayanlara yardımcı olan bir teknik. Ancak en anlamlı alan bu. Birilerinin hayatını kurtarıyorsunuz. Biz de buna büyük ilgi gösteriyoruz. Bize başvuran ve ekonomik durumu iyi olmayan hastalara işlemi ücretsiz olarak yapıyoruz. Sadece laboratuvardaki genetik ayıklama masrafı ve eczane giderlerini karşılamalarını istiyoruz."

Kemal Özgür, tüp bebek yöntemiyle dünyaya gelecek bebeğin dokusunun talasemili kardeşlere uyum sağlama ihtimalinin ise yüzde 50 olduğuna dikkati çekti.

Öte yandan Sağlık Bakanlığı yetkilileri, kız kardeşlerin tedavi gördüğü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ndeki uzmanlardan durumları hakkında bilgi aldı. Antalya Valiliği'nin talimatıyla ailenin yaşadığı Kepez ilçesi Kaymakamlığı, Sağlık İl Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü yetkilileri ile Antalya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı görevlileri, Avşar ailesinin ihtiyaçlarını tespit etti.

-Bursa'da "Maaşımdan 1 lira" kampanyası başlatıldı-

Ailenin hikayesi sadece Antalya değil, Bursa halkını da harekete geçirdi. Aile için Bursa'da başlatılan kampanyada, internet üzerinden yayın yapan bir radyo kanalında program sunan Gülşen Akarsu Özkan etkili oldu.

Özkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 10 Ocak'taki radyo programında günün konusunun, "Bana öyle bir şey söyleyin ki mutlu olduğunuza inandırın" olduğunu belirterek şöyle konuştu:

"İnsanlar öyle şeyler söylediler ki... Program esnasında gazetede bir haber gözüme çarptı. Antalya'da bir aile var. Ailenin en büyük derdi, çocuklarının sağlığının yerinde olmaması. Bu haber de günün konusuyla alakalıydı. Benim amacım, biraz ibret almak, feyz almaktı. Çok kısa bahsettim bu haberden. Anonstan 5 dakika sonra bir dinleyici aradı. Aslında bu kampanyanın isim sahibi de o. Kendisi, bizim yayınımızdan birkaç gün önce 'Maaşımdan 1 lira' diye bir kampanya başlatmayı düşünmüş. Haberi duyduktan sonra çok etkilendiğini, çalıştığı firmada bir yardım kampanyası başlatmaya karar verdiğini anlattı. 'Herkes maaşından 1 lira verse, aylık bir miktar para toplarım ve bu paraları Antalya'ya gönderirim' dedi. Ben de çok sevindim, çok duygulandım ve kampanyayı büyütmeye karar verdik."

Özkan, yayından çıkar çıkmaz AA'nın Antalya Bölge Müdürlüğü'nde haberi hazırlayan muhabirle görüştüğünü, daha sonra birlikte neler yapılabileceğini kararlaştırdıklarını söyledi. Anne Gülcan Avşar'ı da telefonla aradığını ve annenin öyküsünü bir de kendisinden dinlediğini belirten Özkan, "Daha sonra iki büyük kumbara oluşturduk. Bu kumbaraları çalıştığım kurumun danışmasına yerleştirdim. Burada cebimizde kalan bozuk paraları atacağız. Eleman açısından büyük bir kapasiteye sahip fabrikamız var. Bir kumbara da orada duracak bir ay boyunca. Bir tanesini de gezdirmeye karar verdik. Arayan firmalara götürüp bırakacağız. Bir gün bir firmada, ertesi gün başka bir firmada kalacak" dedi.

Ailenin tüp bebek masraflarının karşılanacağı haberinin kendilerini çok mutlu ettiğini vurgulayan Gülşen Akarsu Özkan, radyo yayınının ikinci gününde yurt dışından da telefonlar gelmeye başladığını anlattı. Gelen desteklerle aileye ev almayı planladıklarını kaydeden Özkan, Bursa'da bir mobilya fabrikasının evin eşyasını karşılamayı taahhüt ettiğini, bir konfeksiyonun aileye giyim yardımında, Antalya'daki bir firmanın da gıda yardımında bulunacağını açıkladığını söyledi.

Bir ayın sonunda paranın eksik kalması halinde iş adamlarını ziyaret ederek kalan kısım için destek isteyeceklerini ifade eden Özkan, "Topladığımız paraları Bursa Valiliği bizden alacak ve Antalya Valiliği'ne ulaştıracak. Antalya Valiliği de parayı aileye verecek" diye konuştu.

-"İçim içime sığmıyor"-

Yaşanan gelişmeler, talasemili Sümeyye ve Meryem kardeşlerin yanı sıra, hayattan umudunu kesen anne Gülcan Avşar'ı da hayata bağladı. Ekonomik güçlüklerle mücadele ederken çocuklarını hayatta tutabilmek için de savaşan Gülcan Avşar, uzun bir aradan sonra yeniden gelecek için ümit etmeye başladı.

Çocukluğundan beri zorluklarla mücadele ettiğini, yaşadıkları acılar karşısında hayatı boyunca bir daha gülmeyeceğine inandığını anlatan Avşar, "Ne çocukluğumu ne gençliğimi ne de anneliğimi anladım. Şimdiyse yaşanan gelişmelere inanamıyorum. Hem çok seviniyorum hem de bir yandan (Ya olmazsa) diye korkuyorum. İçim içime sağmıyor" diye konuştu.

Gülcan Avşar, çocuklarının iyi beslenmesi gerektiğini, ancak ellerindeki imkanlarla bunu sağlamakta güçlük çektiğini söyledi. Çocuklarının temiz bir ortamda büyümesi gerektiğini, ancak sağlıksız şartlarda yaşadığını belirten Avşar, "Başbakanıma sesleniyorum, sevgili Emine ablama sesleniyorum. Eğer sesimizi duyar ve bizi ararsa çok sevinirim. Bize bir el uzatsın, hayatımızı kurtarsın" diye konuştu.

Antalya'da bir gecekonduda yaşayan Gülcan ve İrfan Avşar çiftinin dünyaya gelen 3 kızından ikisinin talasemi olduğu anlaşılmıştı. Çocuklarının sağlık sorunlarıyla ilgilenirken bir yandan da ekonomik güçlüklerle mücadele eden ailenin öyküsünü AA muhabiri kamuoyuna duyurmuştu.