Türkiye Eczacılar Birliği Genel Başkanı Erdoğan Çolak, ilaç konusunda toplumun yeterli bilgiye sahip olmadığını, ilaçta reklam konusunun da bu olgu göz önüne alınarak düşünülmesi gerektiğini söyledi. Çolak, Türkiye'de 2006 yılında 'Ulusal Zehir Danışma Merkezi'ne yapılan 49 bin başvurunun ise, yüzde 67'sinin ilaç zehirlenmesi olduğuna dikkat çekti.
'Eczacılık Günü' kutlama etkinlikleri kapsamında Adana Eczacı Odası'nca Seyhan Oteli'nde 'İlaçta Reklam' konulu bir panel gerçekleştirildi. Yoğun ilgi gösterilen etkinliğe Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürü Saim Kerman, Türk Eczacıları Birliği Başkanı Erdoğan Çolak, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Eriş Bilaloğlu katıldı.
Reçetesiz ilaçlara reklam serbestliği ve 'ilaçta reklam' konusunun tartışıldığı panelde konuşan Erdoğan Çolak, hastalığın tedavisi noktasında kullanılan ilaçların faydalı olabilmesi için hekim tarafından, hastalığı teşhis edilmiş kişinin reçetesine yazılması, bu ilacın da uzmanı olan eczacı tarafından verilip, hastanın da söz konusu ilacı bilinçli kullanması gerektiğini vurguladı.
"TÜRK TOPLUMU İLAÇ KONUSUNDA YETERLİ BİLGİYE SAHİP DEĞİL"
Bugün gelinen noktada Türk toplumunun ilaç konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığını iddia eden Çolak, ilaçta reklamın bu olgu göz önüne alınarak, yeniden düşünülmesi gerektiği çağrısında bulundu. Amerika ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde reçetesiz veya reçeteli ilaçlarının reklamlarının serbest olduğu örneğini veren Çolak, "İnternet üzerinden, kapıdan, marketten ilaç satışı maalesef var. Dünyada ABD ve Yeni Zelanda'da reçeteli ilaçların bile reklamı yapılıyor. ABD'de reklamı yapılan bazı ilaçlar var, inanılmaz. Gerçekten kronik hastalıklarda kullanılan son derece ciddi ilaçların da reklamının yapıldığını görüyoruz" dedi.
"49 BİN ZEHİRLENMENİN YÜZDE 67'Sİ İLAÇ KULLANIMINDAN KAYNAKLI"
Çolak, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de halk sağlığını koruyan yasal çerçeveler bulunduğunun altını çizerek, "İlaçta reklam konusunda 1262 sayılı yasanın 13. Maddesi şunu söyler: 'Müstahzarları övme yolunda onlara malik olmadıkları şifa, hastaları atıf veya mevcut şifayet tesirleri büyütmek suretiyle sabit veya hareketli sinema filmleri, ışıklı ya da ışıksız ilan, radyo veya her hangi vasıtayla reklam yapılması memnudur.' Yani 1262 sayılı yasa, ilaçta reklamı kısıtlayan bir yasa" ifadesini kullandı.
Türkiye'deki istatistiklere bakıldığında; 2006 yılında Ulusal Zehir Danışma Merkezi'ne 49 bin zehirlenme başvurusu yapıldığı bilgisini de veren Çolak, başvuruların yüzde 67'sini ilaç zehirlenmelerinin oluşturduğuna işaret etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz